Padişahların Dinlenme ve Eğlenme Mekânları: İstanbul Bahçeleri

Osmanlı bahçeciliğinin örneklerini başta İstanbul ve Edirne olmak üzere eski bir başkent olan Bursa, birer şehzade sancak merkezi olan Manisa ve Amasya ile İzmit ve Halep’te görmekteyiz.

Padişahların Dinlenme ve Eğlenme Mekânları: İstanbul Bahçeleri
07 Ocak 2023 - 11:15 - Güncelleme: 07 Ocak 2023 - 11:26
Padişahların Dinlenme ve Eğlenme Mekânları: İstanbul Bahçeleri

Murat Yıldız/Namık Kemal Üniversitesi

İSTANBUL BAHÇELERİ | Büyük İstanbul Tarihi
Eski Saray ve bahçesi (Matrakçı Nasuh) (Kaynak: https://istanbultarihi.ist/143-istanbul-bahceleri, 07.01.2023, 11.22)

İstanbul, kurulduğu tarihten günümüze kadar cazibe merkezi olabilmeyi başarmış sayılı şehirlerden birisidir. Eski karaların iki büyük denizi arasında stratejik bir yerde bulunan şehir, Akdeniz havzasına hâkim olmak isteyen devletlerin almayı hedeflediği öncelikli şehirlerden birisi olmuştur. Birtakım riskleri de barındıran coğrafi konumun sunduğu avantajlar, şehrin birçok alanda gelişimine katkı sağlamış; özellikle canlı ticaretinden dolayı şehir her dönemde gelişmiş bir ekonomiye sahip olmuştu. Ekonomiye paralel olarak şehrin mimarisi de gelişmiş, tarihî süreçte şehrin silueti şekillendirecek birçok yapı inşa edilmiştir. Bu yapıların bir kısmını bahçeler oluşturmaktaydı. İstanbul, sahip olduğu iklim, bitki örtüsü, topoğrafya, iki imparatorluğa başkentlik yapma, zengin ve zevk sahibi insanların yaşam merkezi olma gibi faktörlerden dolayı çok sayıda bahçenin inşa edildiği bir şehir olmuştur. Şehrin iklim ve bitki örtüsü, bahçelerdeki bitki tür ve çeşitliliğinin zengin olması; topoğrafyası, bahçelerin fiziksel yapısı; başkentlik özelliği, en güzel bahçe örneklerinin burada oluşturulması; zengin ve zevk sahibi zümrenin varlığı ise estetik değeri yüksek olan büyüklü küçüklü çok sayıda bahçenin meydana getirilmesi üzerinde etkili olmuştur. Söz konusu bahçeler hem devlet idarecileri hem de sivil halk tarafından saray, yalı, kasır, köşk, çiftlik ve ev gibi yapıların birer parçası olacak şekilde inşa edilmiştir. Ancak ne Bizans İmparatorluğu ne de Osmanlı Devleti dönemi bahçelerinden orijinalliğini korumuş bir şekilde günümüze intikal eden bahçe örneklerinin bulunduğunu söylemek mümkün değildir1 . Söz konusu bahçelerin görselliği hakkındaki bilgilerimiz, ancak günümüze intikal edebilmiş az sayıdaki minyatür veya gravürlerin bize sundukları ile sınırlıdır.

Siyasî, idarî, askerî, kültürel ve mimarî bakımından kendisinden önceki Müslüman Türk devletlerinin bir devamı niteliğinde olan Osmanlı Devleti, Bizans’tan devraldığı İstanbul’da birçok mimari yapının yanı sıra, ait olduğu Türk-İslam kültürünün bir yansıması olan bahçeler de inşa etmiştir. Bilindiği üzere Türklerin İslamiyet’i kabulünden sonra, ilk örneklerine daha çok Afganistan, Özbekistan ve Hindistan coğrafyasında rastladığımız Türk bahçeciliğinin kimliği, Selçukluların Anadolu’ya yerleşmesinden sonra burada şekillenmeye başlamış2 ; Osmanlılar döneminde ise kendisine özgü biçimini almıştır3 . Su unsuruna önem verme, süsten çok, fayda ve mantıkı esas alma4 , çiçek kadar meyveli ve meyvesiz ağaçlara da değer verme5 , mimarî ve hendesî ölçülere sıkı sıkıya bağlı kalmama, üzerinde bulunduğu arazinin fiziki yapısına fazla müdahalede bulunmama gibi karakteristik özelliklere sahip olan Osmanlı dönemi Türk bahçeleri mermer havuzlar, meyveli ve meyvesiz büyük ağaçlar, sarmaşıklı ve salkımlı çardaklar, set ve merdivenler, fıskiye, selsebil, çeşme, ağzından su akan arslanlar, gülistanlar, lâlezarlar ve çemenzerlardan meydana gelmekteydi6 .


Manisa, Saray-ı Amire Has Bahçesi.1901

Osmanlı bahçeciliğinin örneklerini başta İstanbul ve Edirne olmak üzere eski bir başkent olan Bursa, birer şehzade sancak merkezi olan Manisa ve Amasya ile İzmit ve Halep’te görmekteyiz. Bu bahçelerin her birisi yukarıda da ifade ettiğimiz gibi saray, köşk, kasır, yalı, ev veya çiftliklerin birer parçası olarak inşa edilmiştir. Bunların önemli bir kısmı devlet görevlileri tarafından inşa edilirken bir kısmı da sivil halk tarafından inşa edilmiştir. Bu çalışmamızda söz konusu bahçelerden sadece devlete ait ve çoğunluğu padişahların kullanımına tahsis edilmiş olan İstanbul’daki bahçeler hakkında bilgi vereceğiz. Bu bahçeler başta Yenisaray (Topkapı) ve Eskisaray’da olmak üzere, Boğaziçi’nde, Haliç’te, şehrin Marmara kıyılarında, İstanbul-Edirne, İstanbul-İzmit ve İstanbul-Bursa yolları üzerinde yer almaktaydı.
Saray-ı Amire ile ilgili gerçekler - www.tarihistan.org
Manisa Saray-ı Amireden kalan Fatih Kulesi. 1902

 Kaynak: Murat Yıldız, Osmanlı İstanbul’u II, “Padişahların Dinlenme ve Eğlenme Mekânları: İstanbul Bahçeleri”, s. 637,638,639, https://www.academia.edu/32520478/Padi%C5%9Fahlar%C4%B1n_Dinlenme_ve_E%C4%9Flenme_Mek%C3%A2nlar%C4%B1_%C4%B0stanbul_Bah%C3%A7eleri_The_Rest_and_Entertainment_Places_of_Sultans_%C4%B0stanbul_Gardens?email_work_card=title, (ss.637-673 arası), (07.01. 2023, 11.15)

Dipnotlar:
 “İstanbul’un Has Bahçe ve Bahçeleri”, Belgelerle Türk Tarihi Dergisi, sayı 90 (2004), s. 102.
1 Muzaffer Erdoğan, “Osmanlı Devrinde İstanbul Bahçeleri”, Vakıflar Dergisi, c. IV (1958), s. 149.
2 Gönül Aslanoğlu Evyapan, Eski Türk Bahçeleri ve Özellikle Eski İstanbul Bahçeleri, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Ankara 1972, s. 11; Gönül Evyapan, “Bahçe”, Türkiye Diyanet Vakfı Ansiklopedisi (DİA), Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları, Ankara 1991, c. IV, s. 478; Scott Redford, Anadolu Selçuklu Bahçeleri (Alaiyye/Alanya), çev. Serdar Alper, Eren Yayıncılık, İstanbul 2008, s. 83-87, 129-155; D. Fairchild Ruggles, Islamic Garden and Landscapes, University of Pennsylvania, Philadelphia 2008, s. 171; Nurettin Gemici, “Osmanlı’da Çevre Anlayışının Bir Tezahürü Olarak Bahçe ve Mesire Yerleri”, Çevre ve Din Uluslar Arası Sempozyumu Bildiri Metinleri, c. II, İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, İstanbul 2008, s. 383.
3 İpek Ekmekçibaşı, “XVI.-XVII. Yüzyıl Osmanlı Minyatürlerinde Bahçe Teması”, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul 1996, s. 3-4; Nurhan Atasoy, Hasbahçe - Osmanlı Kültüründe Bahçe ve Çiçek, Koç Kültür Sanat Tanıtım, İstanbul 2003, s. 63-65; Nurhan Atasoy, 15. Yüzyıldan 20. Yüzyıla Osmanlı Bahçeleri ve Hasbahçeler, Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul 2005, s. 35-36;
İlkden Tazebay-Nevin Akpınar, “Türk Kültüründe Bahçe”, Bilig, sayı 54 (2010), s. 247; Sanem Çınar-Simay Kırca, “Türk Kültüründe Bahçeyi Algılamak”, Journal of the Faculty of Forestry, Istanbul University, 60 (2) (2010), s. 61.
4 Türk bahçelerinin işlevselliklerine dair bk. Gönül Aslanoğlu Evyapan, Tarih İçinde Formel Bahçenin Gelişimi ve Türk Bahçesinde Etkileri, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Ankara 1974, s. 44-45.
5 Heba Nayel Barakat, Between Eden & Earth, Garden of The Islamic World, The Islamic Arts Museum Malaysia, Kuala Lumpur 2003, s. 92. 6 Muzaffer Erdoğan, “Osmanlı Devrinde İstanbul Bahçeleri”, s. 151; Muzaffer Erdoğan, “İstanbul’un Has Bahçe ve Bahçeleri”, Belgelerle Türk Tarihi Dergisi, sayı 90 (2004), s. 102.

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum