Korku edebiyatının tünellerine yolculuk

Türk edebiyatının korku türünde başarılı eserler veren Mehmet Berk Yaltırık'ın son romanı "Karanlığın Şahidesi" raflardaki yerini aldı. İthaki Yayınları'ndan çıkan kitap, kitabevlerinin raflarına çıkmadan ikinci baskıyı gördü.

Korku edebiyatının tünellerine yolculuk
12 Eylül 2022 - 19:29

Yeni nesil korku ve fantastik öykü yazarları arasında önemli yer edinen Mehmet Berk Yaltırık, "Anadolu Korku Öyküleri-2, Güçoburlar, Seyfettin Efendi ve Esrarengiz Hikâyeleri-1" gibi çalışmalarda yer aldı. Yaltırık'ın son romanı "Karanlığın Şahidesi", 1800'lü yılların başlarındaki İstanbul'un eğri büğrü sokakları ve türlü türlü ahşap evleri arasında, kâh insanların kâh cinlerin âleminde savrulup duran Periveş'in serüveni… Roman, hayata gözlerini "esirenin kızı" olarak açan Periveş'in "kız harami"ye ve hatta "zorba azrail'i"ne dönüşmesinin, kaderinin hem fettan hem de cazgır Ecelyandı Ateş Behiye'ninki ile hemhal oluşunun hikâyesini anlatıyor.

İlk romanı "Yedikuleli Mansur"da (İthaki Yayınları) roman kahramanı Mansur aracılığıyla Kırım Tatarı bir genç olarak okuyuculara Kırım'ı hatırlatan Yaltırık, ikinci romanı "Istrancalı Abdülharis Paşa"yı da 2019'da okurun beğenisine sundu. Mehmet Berk Yaltırık'ın son öykü kitabı "Gölgeli Öyküler", Yenisey Yayınları tarafından yayınlandı.

Akademisyen Seçkin Sarpkaya ile birlikte hazırladığı "Türk Kültüründe Vampirler-Oburlar, Yalmavuzlar ve Diğerleri" (Karakum Yayınevi) adlı araştırma kitabı da 2018 yazında okurlarla buluştu. En son 2022 Ekim ayında "Uluslararası Gençlik Edebiyat Festivali-Tirana Gate 2021" festivaline katılmak üzere, Bölgesel Kültürel Çeşitlilik Ağı'nın (READ) "2021 READ Residency Programı" çerçevesinde ekim ayı boyunca Arnavutluk'un başkenti Tiran'da ağırlandı. Şu sıralar YouTube üzerinden kendi yayınlarını sürdüren yazar, yeni kitap projeleri ve senaryo denemeleri üzerinde çalışıyor.

Yayınevinin Türk edebiyatından spekülatif kurgu eserleri bir araya getidiği "Pangea Kitaplığı"nın 25'inci kitabı olan "Karanlığın Şahidesi"nin yayın yönetmenliğini Alican Saygı Ortanca, sanat yönetmenliğini Hamdi Akçay, editörlüğünü ise Ceyhan Usanmaz üstlendi. Kapak tasarımını Hamdi Akçay'ın, sayfa düzenlemesini B. Elif Balkın'ın yaptığı kitabın kapak resmi Ebrahel Lurci tarafından çizildi.

Öte yandan yazar Yaltırık'ın son romanı Karanlığın Şahidesi için ilk imza ve söyleşi tarihi de belli oldu. Mehmet Berk Yaltırık, 18 Eylül Pazar günü 15.00-16.30 saatleri arasında Kadıköy Bahariye Caddesi üzerindeki Penguen Kitabevi'nde okurlarıyla buluşacak ve Karanlığın Şahidesi'ni imzalayacak.

İthaki Yayınları Tel:(0216) 348 36 97

***

Huzurlu hayatın yol haritası

Araştırmacı yazar Mehmet Rıza Özacar, "Kırmızı Çizgi" adlı kitabında yer verdiği yaşanmış ibret verici hikayelerle insanlara hayat yolculuklarında doğru rota izlemeleri konusunda yeni ufuklar açıyor. Mehmet Rıza Özacar neden bu hikayeleri yazdığı sorusunun cevabını şöyle veriyor:

Tüm semavi kitaplarda insanın huzur ve saadeti hikâyeler anlatılır. Geçmiş insanların başlarına gelenler sebepleri ile beraber zikir edilir. Bu hikayelerle insanlara adeta iki yol sunulur:

1) Şunları yaparsanız bir benzerini yaşamak sizin için de mukadder olabilir.

2) Şunları yaparsanız şayet sizin için daha hayırlıdır.

Sonuç itibari ile bir insanın cenneti hükmünde olan aile hayatımız her geçen gün "hasar" görmektedir. Sebepleri ise hikâyelerde not edildi. Yüzlerce hikâyeden (saha çalışması) sadece dokuz hikâyeyi yazabildim. Hikâyenin herbirisi kendi başına bir roman niteliğindedir. Ancak biz özet niteliğinde olsun ve fazla hikâye olsun istedik. Bu hikâyeler eminim önceden ikaz görevini görürler.

İşte size iki yol, istediğiniz yolu tercih edebilirsiniz.

Adetullah (Sunnetullah) kanunları vardır. Cevaz verdiği ve yasak kıldığı haller gibi. Biz bunlara, yasak bölge, yasak alan anlamına "kırmızı çizgiler" diyoruz.

Çizgilere riayet edenler riayet oranında hayatlarında rahatlık (Huzur) bulurlar. Hem de her alanda. , kişinin kendi hayatında olduğu gibi, aile hayatında, okulda, kurumlarda hatta devletin tüm kademelerinde kırmızı çizgileri olanlar bu çizgilerini uyguladıkları ölçüde başarı kazandığı bir hakikattir.

Lokman Hekim kırmızı çizgileri olmayanların hallerini şöyle Sıralar: Sebepsiz yere öfkelenir, Faydasız (gelişi güzel) söz söyler, Herkese güvenir, Lüzumsuz sorular sorar, Dostunu düşmanından ayıramaz.

Netice itibari ile denilebilir ki bir insanın huzur ve saadeti, başarısı bu kırmızı çizgilere bağlıdır. Bu çizgiler; Yapılması tavsiye edilenler ve kullanımı mahzurlu görülenler larak iki başlık altında toplanabilir. Hikâyelerde görüldüğü gibi kırmızı çizgileri ihlal edenlerin akıbeti hep hüsranla neticelenmiştir.

Şayet, yaşanmış bu hiyalerden dolayı tek bir aile bile ibret alır, felah bulur ve kurtuluşa ererse tüm emeğimin karşılığını almış ad ederim kendimi. "kırmızı çizgileri olan ve aile saadetine de sahip olanlardan olmak" temennisi ile hayırlı okumalar.

Berikan Yayınevi Tel: (0312) 232 62 18

***

HAFTANIN KİTABI

Soydaşların diyarlarında

Ahmet Kanlıdere'nin yayına hazırladığı "Türk Dünyası Uzmanlarıyla Söyleşiler", Türk dünyasının tarih, dil, edebiyat başlıklarındaki çeşitli meselelerine bilimsel mesailerini hasreden yirmi üç Türk bilim adamının yetişmesini ve çalışma alanlarına kendilerini hazırlayan eğilimlerini, entelektüel meraklarını biyografileri bağlamında merkeze alan ve doktora öğrencilerinin gerçekleştirdiği bir dizi mülakatın bir araya getirilmesi sonucu ortaya çıkmış bir derleme.

Mercek altına aldıkları konulardan önce sosyal bilimciyi ve onun sosyal çevresini tanımanın önemini ortaya koyan bu söyleşiler, gerek bu alanlara dâhil olma niyetindekiler gerek entelektüel bir ilgiyle okuyacak olanlar için öğretici birer rehber niteliği taşımakta.

Çalışma, aynı zamanda bölgeye ve Türk Dünyası'na ilgi duyan araştırmacıların da elinin altında bulundurmaları gereken bir başvuru kaynağı

Ötüken Neşriyat Tel:(0212) 251 03 50

***

Sovyetler tarih olurken

Sumgayıt olayları üzerinden SSCB içerisindeki milletlerin birbirlerine karşı nasıl entrika çevirdiklerini ve komplolar yoluyla politik emeller gerçekleştirmeye kalkıştıklarını, Aslan İsmayılov "Sumgayıt: Sovyetler Birliği'nin Çöküşünün Başlangıcı" adlı kitabıyla gündeme taşıyor. Ermenilerin bu komplolarda başrol oynadıklarını veciz bir biçimde anlatan Aslan İsmayılov Sovyetler Birliği'nin son zamanlarında savcılık ve yargıçlık yapmaktaydı. Aslan İsmayılov, bu çalışmasında sadece Azerbaycan'ın Sumgayıt şehrinde 1988 yılında ortaya çıkan olayların gerisinde yatan Ermeni ve Sovyet Rus komplosunu açığa çıkarmakla kalmayıp, aslında günbegün çöken Sovyet imparatorluğunun içine düştüğü çaresizlik ve çürümüşlüğün tarihini de ortaya koyuyor.

Nestor Yayınevi Tel:(0212) 232 23 28

***

KÜTÜPHANEMDEN

Türk tarımını bitiren politikalar

Bu hafta, Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı'nın 10 yıl önce yazdığı ve Türk tarımı hakkında kırmızı alarm niteliği taşıyan "Türkiye Tarımı Üzerine Notlar" kitabını dikkatinize getirmek istiyorum. Prof. Mustafa Kaymakçı bu kitabında AKP iktidarı döneminde uygulanan dışarıya bağımlı yanlış politikalarla çöken Türk tarımı konusunda hayati tespitlerini ve çözüm yollarını sunuyor. Tarımın hemen her konusuna değinildiği kitap 285 sayfa ve Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Yayınları arasında 2009'da yayınlanmış. Türkiye tarımı zor günler yaşıyor. 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra uygulana gelen tarım politikaları Türkiye'yi yeterince üretemez duruma getirdi. Çiftçi, giderek yoksulluk sınırının altında bir yaşam savaşını sürdürüyor. Borçlarını ödeyemeyen çiftler, topraklarını yabancı bankalara bile satmaya başladılar. Kentlere göç hızlandı. Kentte yaşayanlar da çiftçinin ucuza kapatılan ürünlerini en yüksek fiyata tüketiyor. Ülke gıda egemenliğini yitirdi ve tarım ürünleri ithalatçısı oldu. Gıda egemenliği için toplumdaki bütün bireylerin tarım ve köylü sorunlarına yabancı kalmaması gerekiyor. Çünkü açlık, sofuluğu bozacak.Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı; "Türkiye Tarımı Üzerine Notlar" kitabında, tarımımızın içinde bulunduğu durumu açıklayan nedenleri gün ışığına çıkartıyor ve sorunları günlük gelişmelerle açıklıyor. Ancak salt sorunları değil, çözüm yollarının neler olabileceği konusunda önermelerde de bulunuyor. Kaymakçı, Türkiye'de tarımın çökertilmek istenmesinin arkasındaki gerçeğin, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde uygulanan tarım politikalarından kaynaklandığını belirtiyor.

(Ahmet Yabuloğlu)
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/kitap-haberleri-56hk.htm

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum