Orda bir köy var uzakta..! Yazan: Enes Şengönül
18 Haziran 2019 - 21:24
Orda bir köy var uzakta..!
Necip El-Kiylani’nin Türkistan Geceleri isimli önemli eseri dilimize çevrildikten sonra ancak birkaç baskı yapmayı başardı.
Abdurreşid İbrahim’in hatıratının gördüğü ilgi alanen ortada.
Asya’da Beş Türk namlı kitap gereken alakaya mazhar olamadı.
İklil Kurban’ın Doğu Türkistan için Savaş isimli kitabının her Türk Milliyetçisinin, hatta Doğu Türkistan konusuyla ilgilenen herkesin başucu kitaplarından birisi olması gerekirken içeriği bırakın, kitabın ismini duyan neredeyse yok denecek kadar azdır.
Bu örnekleri uzatmak mümkün.
Nurmuhammed Tohti çile dolu günlerini tamamlayarak Hak'kın rahmetine kavuştu.
Bu kara haberi "Dünyaca ünlü yazar Çin zulmüne yenik düştü" şeklinde duyduk.
Peki hangimiz, hangi eserini okuduk, hangi eserinden haberdarız?
Edebiyatı olmayan dava olmaz. Edebiyatı da var ancak haberimiz yok, çünkü okumuyoruz. Davamız da ideolojilerimiz de slogan milliyetçiliğini dahi aşan bir fetişizme sürükleniyor.
Tarafımızı belirlemiş, sadece arabesk bir acı, melenkolik bir özlem çekiyoruz.
Fikirlerimizin içi boşalıyor, duygularımızı besleyecek selin suyunun kaynağı ise belirsizleşiyor.
Nurmuhammed Tohti kalemiyle duyuramadıklarını cansız bedeniyle duyurmak zorunda kaldı.
Kimse kusura bakmasın ama bu cinayetin tek sorumlusu Katil Çin değil.
Necip El-Kiylani’nin Türkistan Geceleri isimli önemli eseri dilimize çevrildikten sonra ancak birkaç baskı yapmayı başardı.
Abdurreşid İbrahim’in hatıratının gördüğü ilgi alanen ortada.
Asya’da Beş Türk namlı kitap gereken alakaya mazhar olamadı.
İklil Kurban’ın Doğu Türkistan için Savaş isimli kitabının her Türk Milliyetçisinin, hatta Doğu Türkistan konusuyla ilgilenen herkesin başucu kitaplarından birisi olması gerekirken içeriği bırakın, kitabın ismini duyan neredeyse yok denecek kadar azdır.
Bu örnekleri uzatmak mümkün.
Nurmuhammed Tohti çile dolu günlerini tamamlayarak Hak'kın rahmetine kavuştu.
Bu kara haberi "Dünyaca ünlü yazar Çin zulmüne yenik düştü" şeklinde duyduk.
Peki hangimiz, hangi eserini okuduk, hangi eserinden haberdarız?
Edebiyatı olmayan dava olmaz. Edebiyatı da var ancak haberimiz yok, çünkü okumuyoruz. Davamız da ideolojilerimiz de slogan milliyetçiliğini dahi aşan bir fetişizme sürükleniyor.
Tarafımızı belirlemiş, sadece arabesk bir acı, melenkolik bir özlem çekiyoruz.
Fikirlerimizin içi boşalıyor, duygularımızı besleyecek selin suyunun kaynağı ise belirsizleşiyor.
Nurmuhammed Tohti kalemiyle duyuramadıklarını cansız bedeniyle duyurmak zorunda kaldı.
Kimse kusura bakmasın ama bu cinayetin tek sorumlusu Katil Çin değil.
FACEBOOK YORUMLAR