FİKRİYE'NİN AŞKI: SEVİM YEGİN

Uzun bir bekleyiş… Ömürlük bir sevda ve sonunda yitirilen bir hayat…

FİKRİYE'NİN AŞKI: SEVİM YEGİN
25 Eylül 2013 - 15:25 - Güncelleme: 25 Eylül 2013 - 15:33

                                                        FİKRİYE’NİN AŞKI

            Uzun bir bekleyiş… Ömürlük bir sevda ve sonunda yitirilen bir hayat…

 

            Fikriye’nin hayatını özetleyen kelimeler belki de bunlar... Ne olursa olsun paşasının yanından ayrılmayan, Mustafa Kemal’i Mustafa Kemal olduğu için seven bir kadın Fikriye... Sevgisi karşılıklı mıydı bilinmiyor tam olarak... Kimilerine göre evet, seviliyordu Fikriye. Kimilerine göre hayır tek taraflıydı aşkı...

            Mustafa Kemal de seviyordu bence. Âşık değildi belki ama Fikriye’nin yanında olmasından hoşnuttu. Niye olmasın ki? Ankara’da Direksiyon Binası’nı da Çankaya Köşkü’nü de, dönemin kahramanları için sıcak bir yuva haline getiren oydu. Kurtuluş kahramanları vatanı kurtarırken, o, evde oturup onların söküklerini dikiyor, yemek hazırlıyordu. Köşkün hanımefendisiydi. Hepsini seviyordu Fikriye ama birinin yeri onda ayrıydı. Paşası Fikriye’nin göz nuru idi.

            Hayalleri vardı Fikriye’nin… Bir gün Mustafa Kemal’in eşi olmak gibi. Mustafa Kemal’in Fikriye ile evlendiğini söyleyenler var. Hala tartışılan bir konu bu. Aslında Fikriye’nin tüm yaşamı tartışılıyor. Fikriye hep karanlık kısımda. Bir şekilde örtülmüş üzeri… Ya gerçekler?  

            Latife Hanım ile Fikriye Hanım arasındaki farklılıklar? Mustafa Kemal’i seven ve onun tarafından sevilen iki kadının arasındaki zıtlıklar? Ve Fikriye’nin hayal kırıklığı…     

            Neden hep gizlenmiş? Arka planda kalmış ya da bırakılmış Fikriye? Çok sevildiğinden mi? Hiç sevilmediğinden mi? Latife Hanım’ın yersiz hırçınlıklarına karşı Fikriye’nin mahzun bir duruşu var. Hâlbuki bir kadının alabileceği en büyük darbeyi almış… Terk edilmiş... asıl onun hırçın olması gerekmez mi? Peki Fikriye’yi durduran ne? Çok zor değil bu sorunun cevabı… Paşasına duyduğu karşılıksız sevgi…

            İnsan düşünmeden edemiyor. Peki, bu yoğun sevginin neresinde Mustafa Kemal? İki kadın tarafından paylaşılamamak Mustafa Kemal’i nasıl etkiliyor? Her zaman olduğu gibi buna da açıklık getiriyor ulu önder: ‘’Beni iki kadın çok sevdi. Biri ben olduğum için Fikriye, diğeri şanım ve makamım için Latife...’’

            Hep söylenir ya Latife Hanım yeniyi, Fikriye Hanım eskiyi temsil ediyor diye. Bence bu gerçeklerin üstünü örtmek için bulunmuş bir bahane… Tek korkulan Fikriye’nin büyük aşkı. Kimse Fikriye’nin, hayatını Mustafa Kemal ve arkadaşlarına adadığını bilmez. Çünkü ikinci kadındır o. Mustafa Kemal’in eski sevgilisi.  Kim biliyor Fikriye’nin ölümünün Mustafa Kemal’i görmek uğruna olduğunu? Fikriye ikinci bir reddedilişi kaldıramadığı için kıydı canına. Gerçi kendini mi vurdu yoksa vuruldu mu orası muamma... Tek bilinen, hastanede, boşaltılan  koridorun odalarının birinde, Fikriye’nin çığlıklarını duyan bir hastanın olduğu..

            “Hainler vurdular beni’’

            Bilmem yeterli mi bu? Bu çığlıkları attıktan yaklaşık on gün sonra zatürreden ölüyor Fikriye. Sırtındaki kurşun yarası ile. Bir insan kendini nasıl sırtından vurabilirse artık?

 

            Geriye kalan sır gibi bir ölüm ve sonsuz bir aşk…

                                                                                                   Sevim Yegin

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum