Tamer BÜKÜLEN

Tamer BÜKÜLEN

[email protected]

YAZAR KİMİN İÇİN YAZAR

06 Haziran 2018 - 12:33 - Güncelleme: 06 Haziran 2018 - 21:44

YAZAR KİMİN İÇİN YAZAR

 

                                                                                                          Yazarımız Osman Özbaş’a İthafen

 

Yazmayan yazanın hâlinden nasıl anlasın.

Yazmayan yazamadığı hâlde habire konuşur, boş vakti nede çoktur.

Bilmez ki nice hakikatler kalemin ucundadır.

Sen yaz ey kalem ehli biz bu meydandayız, kimse olmazsa bizim için yaz.

Apaçık semada aniden oluşan bulutlarla yağan rahmet gibi “korkma bir değerbilirler ordusu” her zaman yazarın yanı başında bitiverir.

Er veya geç yazılıpta yerine ulaşmayan bir fikir yoktur.

Yazara zaman zaman bir hüzün hâli çöküverir biliriz. Yazar onu yine kalemi ile bertaraf edecektir.

Yazar hâlden anlamayanlar için yazmaz en başta kendisi için yazmalı değil mi?

O hâlde kendimize küsmek niye?

Biz kalemimizle var oldukça sesimiz her daim evrende yankılanacak değil midir?

Moralini seni anlayan ve yanlarında olunca bahtiyar olduğun insanlarla birlikteliğini arttırarak yükselt.

Unutma, biz ne halde olursak olalım bülbül güle duyduğu aşktan şakımalarına hiç ara vermez. Arada ki suskunluğu daha fazla güç toplamaktan başka bir şey değildir.

Biz bize yakışanı yapalım bu kâfi, bizi anlamayan kendi mecrasında debelenip durdukça, bize düşen onlar için değerbilirlik ışığını bir an önce bulmaları için dua etmektir.

Sevgili yazar arkadaşım Naci Yengin’in dediği gibi “Eğilip bükülmeden dimdik yürüyerek ve gür sesimizle bazılarının kulaklarının zarını patlatmalı, gözlerini kör etmeli ve kalplerinde ki paslı kilitleri çözmek zorundayız."

Yazmak kutsal bir görev değil midir?

Kuran-ı Kerim’imizde kaleme ve kitaba yemin edilmiştir, bundan öte yol olur mu?

 

 

Emre Hanzade

[email protected]