Ömer ERDEM

Ömer ERDEM

[email protected]

Kolay düşman icat etmek…

06 Eylül 2022 - 19:31

Cellat ile ona görev veren güç sahibi ezelden beri ortaktırlar. Güçlü kutsal elini cellat ile aynı seviyede gösterip lekelemek istemez yine de. Cellat da karanlık elinin sadece bu yolla kabul gördüğünü bilir. Birbirlerine karşı çıkar kadar mecburiyet bağı içindedirler. Daha doğrusu mecburiyet çıkarın saklı gerekçesidir. İktidar sahibi herkesin cellatlığa yanaşmayacağının ayırdındadır. Cellat da kendisinin görev kabul etmesiyle güç sahibinin isteğinin toplumsallaştığını görmüştür. Bu arada infazı izleyen seyircilerden pek azı hak, hukuk ve adaletle ilgilenir. Cellat ile güç sahibinin yazdığı ilgi çekici oyun ilkel zamanlardan beri seyirci bulmuştur. Ölüm kapma oyunudur bu. Temaşadır aynı zamanda, şamatası desen hiç eksik kalmaz.

Celladın bazen bir şafak vakti bazen gün ortası büyük bir meydanda canını çektiği özne bir vasıtadır çokça. Öldürme, ortadan kaldırma tutkusu güç oyununun kurban ayini gibidir. Yok edilenin bilindik olması eylemin kitlesel etkisi için tercih edilir. Cellatlığın tarihi üzerine çalışmak aynı zamanda gücün tarihini de deşmektir. Gün dönüp çağ farklılaştıkça cellat ve güç sahibinin iş görme yöntemleri de değişir. Mümkün olduğunca gizlilik içinde, iyilik hatta kurtarıcılık söylemiyle sürer bu kadim işbirliği bugüne yaklaştıkça. Cellat daha törpülenip inceltilir, kara kıllı ellerinden arındırılır, kostümler içinde çekici bir yaşam efektine dönüştürülür. Güç sahibinin celladın eylemleri ile alakasının izleri silinir. O, ömrünün bakiyesini topluma ve iyiliğe adamış büyük bir fedakardır.

İşlerin kolayca yürümesi, güç sahibinin piyasa ve iktidar alanının genişlemesi için artık tek bir cellat yetmez. Zaten onun gücünün özü sayılan kutsal varlığına karşı görünen ve görünmeyen odaklar tarafından sürekli saldırılar yapılmaktadır. Eğer kolay düşman icat etme yolları açık tutulur da cellatlar her an teyakkuzda kalırlarsa biraz olsun hayat hakkı doğacaktır toplum için. Güç sahibinin istediği hayat ve egemenlik hakkı zaten artık şahsının etrafında toplumsallaşmış bir semboldür. O yüzden, kolay düşman icat edilirken de sembollerden koyulmak, sembole karşı sembolle yanıt vermek gerekecektir. İnsanoğlunun modern zamanlarda yarattığı bu yeni tipoloji belki yeri geldiğinde güç sahibi olma iddiasına da kalkışacaktır, kesin. Böylelikle ona her hangi bir emir veren olmaksızın inançla harekete geçecek ve elbette kendi cellatlarını da seçmeye başlayacaktır.

Çok uzağa, mağaralara, halı altlarına, orman derinliklerine, aşılmaz dağ geçitlere gitmeye gerek yok. Şimdinin kolay düşman icat edicileri ve onların cellatlık hamleleri herkesin gözü önünde yapılmaktadır. Biraz sosyal medyada dolaşmak, internette gezinmek, ekranlara bakmak, sokak afişlerini özenle okumak yeterlidir. Bir siluet halinde bazen bir afişte, sahte hesaplarla sosyal medyada, falanca kimlikle ekranlarda aynı işi yürütürler. Kim ki kendi ismi, cismi ve kişiliğiyle bir yerden konuşmuyor, yazıp söylediklerini meçhuliyetin ve gizemin perdesiyle kapatıyorsa o güç sahibi ile ortak yeni tip bir cellattır. Eski zamanlarda Azrail’e hak bilinirdi can almak. Şekli şemali bir kabustan koparılmışçasına çarpık celladın yüzüne bakmazmış kimse. Mezarları bile ayrı kurulan bu varlıkların tekrar yeşerip kent çatılarına, gökdelenlere, cam kafesli ofislere, cilalı masalara inivermesi ilginç bir dönüşüm hikayesidir. Çoğu kişi bir cellatla yan yana yürüdüğünün onunla dost olduğunun bile ayırdında olmayabilir.

Cellat, az önce sabunla yıkadığı elleriyle yüksek fiyatla traş edilmiş başını okşar, kravatını gevşetir, bilgisayar ekranını açar sonra da beyninin kıvrımlarını en çevik ve akla gelmez buluşlar için harekete geçirir. Önceden toplum için pıhtılaştırılmış şablonlar, kalıplar, şampiyonluk hikayeleri, büyük savaşlar, kutsal kapılar, ölümsüz cengaverlerin göz yaşartıcı kahramanlık belgelerini önüne serer. Şimdi patron için ufukta kim rakip, kim engel hatta kim boyun eğmez önce ondan kolay ve bilinir bir düşman icat etmesi gerekir. Düşman icat etmenin en kestirme yolu kutsiyetle ilişkilendirmek, yeni düşmanı işbirlikçi veya gaflet içinde göstermektir. Ne kadar çok düşman icat edilirse güç sahibinin varlık gerekçesi o denli pekişecektir.

Kolay düşman icat edici çağdaş cellatlar bugün insan psikolojisinin çıkmazlarıyla değil, güç ve iktidar istencine bulanmış ebedi kötülük antropolojisi ile açıklanmaya muhtaçtır.. Çünkü onların üreme sayıları görülenlerle hesaplanamaz.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum