Naci YENGİN

Naci YENGİN

Genel Yayın Yönetmeni
[email protected]

ŞEHİR VE YAŞAM ALANLARI

26 Eylül 2011 - 10:50

ŞEHİR VE YAŞAM ALANLARI

Aylardır Manisa sokakları adeta şantiye alanı.

            Manisa’nın her mahallesi ve her sokağı yok ki bir çalışma, düzenleme çalışması görülmesin.

            Tamam güzel. Ancak insan yine de bu işin uzadığını düşünmeden edemiyor!

            Belediye’nin nasıl bir ihale sistemi ile çalıştığını bilemem ancak konuştuğum bazı firmalar İzmirli! Evet İzmirli! Bunda şaşılacak bir durum yok belki ancak ya Manisa da bu işi yapacak firma yok ya da yeterli gelmiyor Manisa firmaları…

            Neyse biz asıl konumuza dönelim…

            Manisa aylardır kazılıyor, deliniyor, gömülüyor…

            Parke taşları, asfaltlar, parklar, kaldırım taşları… Nerede ne varsa eskiye dair yeniden yapılıyor. Çalışmalar bittiğinde ortaya çıkan eser göze hoş görünüyor. Evet, bu doğru ancak sanırım atladığımız bir gerçek var. Çalışma alanları sokaklar, mahalleler… Kısaca insanların yaşadığı yerler. Yazın çocukların oynadığı sokakları, evlerinin önleri, parkları… Onların oyun ve yaşam alanlarını onlardan mahrum edebilirsiniz ancak bu durum bu en azından şık değil. Çocukların zaten okul döneminde ders ve müfredat yükünden sokağa, parka çıkmaya mecali kalmıyor. Bari yazın onların tek özgür olacağı alanları boş bırakabilmeliyiz diye düşünüyorum. Bırakabilmeliydik!

            Daha somut örnek vereyim. İki hafta önce İstanbul Üsküdar Belediyesi Fen İşlerinin çalışmalarını inceleme ve bir süre takip etme imkânı buldum. O sırada Üsküdar Doğancılardaki Öğretmenler parkı çalışmaları vardı. Görevliden aldığım bilgiye göre parkın yapımı en fazla iki hafta içinde bitirilecekmiş!

            Niçin bu kadar aceleci davrandıklarını sorduğumda verdikleri cevap bu yazının da konusu aslında:

“Parklara öncelik veriyoruz. Malum şehirlerde çocukların başka alanları yok ya da sınırlı. Biz de o yüzden parkların başlama ve bitirilme ihalelerini bir önce tamamlamalarını istiyoruz ihaleyi kazanan firmalardan!”

Şimdi sevgili Manisalılar bu şehrin neyi eksik diyeceksiniz. Hatta fazlalıkları var eksiği yok büyük şehirlerimizden.

Ancak gerçekler öyle değil…

 İstasyonun alt tarafında 1526. Sokağın bulunduğu Cevher Konutları, Hünkâr Evleri, Bilim Sanat Merkezi, Sultan Evleri ve Galericiler sitesinin arasında kalan geniş ve atıl bir alan vardır. Bilenler hatırlayacaklardır.

Burada bulunan ve 6 yıldır park yapılacağı söylenen alan İzmirli bir şirkete park yapılması için ihale edilmiş.

Ramazan ayının başında başlayan park çalışmaları günde birkaç kişinin çalışmasıyla bu günlere kadar geldi. Yani anlayacağınız iki aydan fazladır adeta taşları tek tek dizerek bu günlere kadar gelindi. Sanırım daha bir ay kadar da sürecek gibi. Bir de 3 yılda üçüncü kez kazılan ve bir yıl önce döşenen kaldırım taşları tekrar çıkarılarak…

Ne güzel değil mi?

Mahalleye park kazandırılıyor olması elbette sevindirici. Ancak mahallenin çocukları ne yapıyor dersiniz? Parka gelen kum ve çimento yığınlarının içinde oynuyor! Mahalleli toz topraktan illallah etmiş durumda. Balkona çıkmak, kapı pencere açma imkânı zaten yok da çocukların sokaktan geçerken halini bir görseniz içiniz sızlar…

Şimdi İstanbul Üsküdar Belediyesinin çalışma hızı ile Manisa Belediyesinin çalışması arasında fark ne? Fark anlayışta. Fark çocuklara ve mahalleye kazandırılan yaşam alanının önemini kavramakta…

Daha ne olsun!

Zaten demezler mi düşüncelerini değiştir göreceksin dünya değişecek diye… Öncelikle düşünce devrimi gerekiyor her alanda… Mahalleden, sokağına kadar her yerde geçerli olması gereken tek ölçü insana yapılacak yatırım ve insanların yaşayacağı yaşam alanlarının ivedilikle bitirilmesinde yatıyor…

Park yapımına devam ediyor. Çocuklar park kenarında kum, çimento ve ustaların peşi sıra bozulmaya başlayan parke taşlarının arsında oyunlarına devam ediyor…

Taşra kentleri dendiğinde kızıyor bazı belediyeler ancak bu kadar sahipsizliği görünce başka bir isim bulmakta zorlanıyor insan.

Anadolu’nun sahipsiz şehirlerinden birisi de Manisa anlayacağınız… Hem de çoktandır sahipsiz bir şehirde yaşamak gelene ağam gidene paşam demekle olmuyor… Gördüğümüz eksiklikleri, hataları hatırlatmak gerekiyor anlayanlara vesselam…

Son olarak mahallelinin en önemli isteğinin yapılan parka “ ŞEHZADE PARKI” ya da “ANAFARTALAR PARKI” isimlerinin verilmesi… ve mümkünse bir şehzadenin büstünün park kenarına iliştirilmesi. Belediye yetkililerine duyurulur…