Naci YENGİN

Naci YENGİN

Genel Yayın Yönetmeni
[email protected]

Kubbealtı/İlim İrfan Yuvası

07 Eylül 2021 - 09:12

Kubbealtı/İlim, İrfan Yuvası

Kubbealtı denildiğinde içimi bir hüzün ve özlemle karışık tarifi imkânsız duygular kaplar!
Kubbealtı deyince ilkin akademi gelir aklımıza. Hatta bir üniversite, adı resmileşmeyen bir üniversite gelir!
Ekrem Hakkı Ayverdi ve Samiha Ayverdilerin mayasını atarak güzel insanların insanüstü gayretleriyle bu günlere gelen bir mektep, düşünce harmanı, Türkiye’nin birikimi. 
Kubbealtı’na adımımı attığımda çiçeği burnunda, bıyıkları yeni şekillenmiş bir üniversite talebesiydim. İlk kez orada gördüm simasını, ilk kez orada işittim sesini. Samiha Averdi Hanımefendiye karşı olan saygı ve sevgim şimdilerde Kubbealtı’yla devam ediyor.
Kubbealtı uzun yıllar her hafta tertiplediği sohbetlerle üniversite yıllarımda en çok uğrayıp ve uzun süre zaman geçirdiğim mekânlardan birisiydi. Fakültede göremediğimiz, konuşamadığımız hocalarımızı orada yakından tanıma ve konuşma bahtiyarlığına erişir değerli sohbetlerinde birçok sorumuza cevaplar arardık. Ülke, sanat edebiyat ve insanlık adına birçok birikimimizi o kutsi mekânda sahip olduk dersek abartmış olmayız.
Kubbealtı’na karşı yakınlık beslememde elbette mazinin anısını yabana atamam. Ancak  bir o kadar da bu kutsi mektebi çekip çeviren ve bu günlere taşıyan çok değerli şahsiyetlerin varlığıdır Kubbealtı’nın hususiyeti diye düşünürüm.
Kubbealtı’na doğru her yaklaştığımda adımlarımın hızlandığını fark ederek kendimi frenlemeye çalışırım.
Küçük Ayasofya’dan Sultanahmet Meydanına oradan da Divan Yolundan Kubbealtı’na giderdik çoğu zaman.
/“Kendimden güç almalıyım. Gücüm kendime yeter olmalı. Gücüm yetmezse hayatı okuyamam. Toprağın üstünden çok toprağın altındakiler sesleniyor çoktandır rüyalarımda. Kapının ardındalar, beni bekliyorlar. İbrahim edasıyla boynunu vuramam hayatın. Vuramam gerçeklerin gergefinden geçen rüzgârlı kelimelerin kanadına konmuş gülücük besleyen cümlelerin ortasına bıçağımı!”/
Kubbealtı birçok güzelliğe hizmet etti etti yıllarca. Kurslar, sohbetler,  kitaplar ve yıllardır çizgisini değiştirmeden yayın hayatına devam ettiren Kubbealtı Akademik Mecmuası! Ta ki Haziran 2021’deki son sayısına kadar.
Ancak gel gör ki Kubbealtı Akademik Mecmuası yayın hayatına son verdi! İlk duyduğumda inanmak istemesem de Kubbealtı dergisinin yayınlanmayacağını kendileri de beyan ettiler.
50 yıldır yayım hayatını sürdüren Kubbealtı Akademik Mecmuası Haziran 2021’de 200. Sayısıyla yayım hayatına son verdi. “Bitirirken” sayısıyla aramızdan ayrıldı. Ancak gönlümüzden asla! Böyle olmamalıydı. Birçok çevrenin benimle aynı fikirde olduğuna eminim. Yarım asrı bulan yayıncılık hayatına son vermek durumunda kalan bir dergiyi yaşatmak gerekiyordu.
Her ne kadar mecmua yayın hayatına son vermek zorunda kalsa da Kubbealtı ilim irfan dağıtmaya, insanlara ışık saçmaya devam edecektir inancındayız.


 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum