Muammer AZMAK

Muammer AZMAK

[email protected]

DEĞERLENDİR BENİ?

04 Kasım 2016 - 14:23 - Güncelleme: 04 Kasım 2016 - 20:03

DEĞERLENDİR BENİ?

Bir olay, durum, varlık ya da kişi hakkında görüş ifade eden cümlelere değerlendirme cümleleri denir. Değerlendirme cümleleri, genellikle kişisel görüş ifade eder, öznel cümlelerdir. Yorumlama, görülüp duyulanlardan anlatıcının kendince bir anlam çıkarması, açıklama yapmasıdır. Yorumlama, bu özelliğiyle kişisel, öznel bir değerlendirmedir.

Değerlendirme, ölçme sonuçlarını uygun ölçütlerle karşılaştırmak yoluyla bazı değer yargılarına ulaşmaktır. Değerlendirme sürecindeki en önemli öğe ölçüttür; çünkü hem ölçme sonuçlarının kendi başlarına fazla bir anlamı yoktur hem de kullanılan ölçüte göre değer yargısı ve dolayısıyla karar değişecektir. Bu kadar değişken ile kesin sonuç nasıl elde edilir meraktayım, bir an önce değişkenler ile değerlendir beni…

Yapıp-etmeleri yok sayarak daha kötüsü; oyunlaştırmaları, fıkraları, hikâyeleri, aktarılan tecrübeleri ve benzerlerini görmezden gelerek daha da kötüsü eleminasyonsuz karşımıza dikilenlere yaptığımız telkinleri yok hükmüne taşıyıp paydaşların noksanlıklarını, eksiklerini de bana sayarak değerlendir beni.

Evden, mahalleden, televizyondan hatta internetten, kısmen okuldan kaptığı virüslerin tamamının sebebi beni görerek değerlendir beni. Özgürlükleri arttırma adına ödevleri unutturanları, vazifenin şuurunu, erdemini yok sayanları, kutsalları bir kenara bırakanları, çıkarları önceleyenleri, köşe dönmeyi teşvik edenleri, görmezden gelerek değerlendir beni…

Ayrılıkçılara dokunmadan bölücülere laf etmeden karınca kararınca zorlayıp adam etmeye çalışanları, denemeyip imtihan edenleri, devlet olmadan milletin var olmayacağını dillendirenleri bihakkın hepsini gözdağı vererek değerlendir beni…

Kıymet ayrımı oluşturmadan renk, şekil, fizyoloji, psikoloji, biyoloji daha nice özellikleri dikkatlerden uzak tutarak gözlerimin içine bakarak telefonda ‘sevgili öğretmenim, kıymetli öğretmenim’ diye mesaj atarak zamlarımı kısarak dinlenmeyi okula gitmemek olarak anlayarak en fazla tatili siz yapıyorsunuz diyerek değerlendir beni…

Çay-simit ile sağlıklı beslendiğini zannedenler hatta geleceğe hazırlananlar, sıralara kaynak yapanlar, sokağa tükürenler, argo konuşmayı dil sananlar ile değerlendir beni…

Hak aramayı öğreticiye ‘diklenmek’, küfür etmek, laf yetiştirmek, karşılık vermek olarak telakki edenlerle, sınıfta uyumayı fazilet sayanlarla, hatta kahraman geçinenlerle değerlendir beni…

Soruya, susma hakkımı kullanmak istiyorum diyen aymazlarla, telefonu hayatının vazgeçilmezi yapanlarla, dil becerisini köreltmeyi marifet görenlerle, deneme yazılılarının kendisine sağlayacağı faydaların ayrımını yapamayanlarla değerlendir beni…

Görev yapmaktan imtina edenlerle, sınıf içi problemlerle baş edemeyenlerle, illa bir baş olacağım diyenlerle, tayin hakkını fırsata çevirme derdi olanlarla, marifetsiz iltifat kapanlarla kısacası aklına her gelenle değerlendir beni…

Saat başı talimat, yönerge, yönetmelik, fıkra, kanun değiştirerek yaramazlık yapanları cezalandırmayı fırsat bilerek bazılarını ayak bağı görerek hatta birilerini öteki bilerek değerlendir beni…

Son halkanın kolay erişilebilirliğinden yararlanarak bütün günahlarının vebalini yükleyerek felaketin sebebi bütün bütün bu güruhtur diyerek değerlendir beni… 02.11.2016 Muammer AZMAK