Fuat YILMAZER

Fuat YILMAZER

[email protected]

YARIN DÜN GİBİ OLMAYACAK

18 Mayıs 2020 - 02:33

YARIN DÜN GİBİ OLMAYACAK

Bilim adamları bu ve buna benzer cümleleri tekrarlıyorlardı, yarın dün gibi olmayacak. Dünyayı sarsan ve Türkiye’de de etkili olan COVİD 19 Virüsüne karşı mücadele iyi yapıldı ve etkili olundu, fazla hasarımız olmadan (en azından şimdiye kadar) bu noktaya gelindi. Bunda baştaki etken Sağlık bakanının önemli bir karar alarak Bilim Kurulunu faaliyete geçirmesi ve kendinin de soğukkanlı inandırıcı bir şekilde konunun organizeli takipçisi olması. Canını ortaya koyarak fedakârca çalışan sağlık ordumuzun, Emniyet teşkilatımızın ve Silahlı kuvvetlerinin ilgili birimlerinin unutulmayacak cansiperane hizmetleri nu unutmak mümkün değil.

Hükümette Bilim Kurulundan çıkan kararlarının getireceği sıkıntıları hiç düşünmeden karara dönüştürmesi de önemliydi. Sağlık Bakanlığının bu konuda yürüttüğü politikanın içinde sırıtan ve olmaması gereken bir kararını da yazmamak mümkün değil. Virüs tedavisi gerekli olan ilaç ve aşı çalışmaları yapacak bilim adamları ve kuruluşların araştırmalarını bakanlık iznine bağlaması bilim içi bir karar olmamıştır.. Yanlış olan bu karar bilim adamlarının çalışmasını kısıtlamaya girer.

Bunun dışında birey ve toplum olarak sıkıntılarımız oldu. Olması gerekenlerdi.  Evde sıkıntı çekilmeseydi enfekte olacak, hastanede, yatarak yoğun bakım da veya entübe olarak acı çekilecekti.

DSÖ de ülkemizin konu ile ilgili başarısını teyit etti.

Covit 19 virüsü ile ilgili dünyada çok değişik söylentiler var. Bu henüz yüksek perdeden seslendirilmese de ilerde bu konu çok konuşulacak gibi. Virüs ün üretim eseri olduğu, belli bir grup tarafından hazırlandığı ve dünyada ki emellerine ulaşmak için piyasaya sürüldüğü şimdilik bir söylenti. Bu şimdilik ispatlanmayan ama ispatlanamaz diye de reddedilmemesi gereken bir sav, olma ihtimalide yüksek olan bir iddia.

Buda işin bir başka cephesi. Asıl bizim aklımızdan çıkarmamamız gerekenler başka. Bundan sonra hayatımıza çok ama çok dikkat ederek yaşamak durumundayız. Çok ıslak ve nemli yerlerden hapşırıktan, öksürükten, yakın nefesten kaçınmakta yarar var. Bilim adamları bu konuda insanları uyaran bilgilerini çeşitli ortamlarda dile getiriyorlar. Islak ve nemli ortamların virüsü bulundurmak gibi bir özelliği olduğunu onun için banyodaki fayans yüzeylerine, halka açık tuvaletlere ve hamamlara çok dikkat edilmesi gerektiğini tembih ediyorlar.

Bir başka üzerinde ısrarla durdukları hapşırık ve öksürüktür. “ Hapşırık anında 30.000 tükrük zerreciğinin 300 km bir hızla ortama yayıldığını, öksürük anında ise 3000 tükrük zerreciğinin 80 km hızla ortama yayıldığını” söylüyorlar. Sadece bir nefeste bile “ 50-5000” zerreciğin havaya yayıldığını belirterek tehlikenin büyüklüğüne dikkat çekiyorlar.

Tehlikenin büyüklüğünü bilerek akılımızı kullanıp düşünerek hareket edip AVM ler de kuyruk olmasak veya şimdilik yasak olan şeyleri yapmasak bizim içinde, gelecek nesillerimiz içinde ve tüm insanlık içinde iyi olmaz mı?

Muhabbetle…

Fuat YILMAZER