Fuat YILMAZER

Fuat YILMAZER

[email protected]

ŞEN OLASIN HALEP ŞEHRİ

12 Nisan 2020 - 22:40 - Güncelleme: 12 Nisan 2020 - 23:30

ŞEN OLASIN HALEP ŞEHRİ

Yıllardır Irak, Suriye, Libya, İsrail, ABD, Rusya, Türkiye, Yunanistan, Çin, Almanya, İngiltere gibi devletlerin isimleri dünyanın gündeminde ilk sıralarda. Bunlarla berber Bağdat, Halep, Afrin, Şam, Kut-ül Amare, Trablus gibi şehir adları da sık sık duyuluyor.

Son acı olaylarla adı duyulan bu şehirlerin tarihte çok önemli işlevleri olduğu bilinmektedir. Bağdat ilim, âlim yuvası, kültürel cephanenin bol olduğu önemli bir merkezdi. Bu gün, insanlıktan nasibini almayanlarca, hunharca katledilen harabe bir şehir var ortada. Yalnız Bağdat değil ismini yazdığım veya yazamadığım pek çok şehir tarihte önemli yeri olan şehirlerdir. Bu toprakların bir başka önemi de yakın zamana kadar Türk toprağı olmasıdır. Türklerin idaresinden ayrıldıktan sonra bu topraklarda istikrar sağlanmamış, kan ve gözyaşı dinmemiştir.

Bunlardan biride Halep’tir. Tarihte Roma, Bizans, Arap, Emevi, Abbasi ve kısa bir süre Büyük Selçuklu Devleti ve daha sonra Osmanlı Türk şehri oldu. 1.Dünya savaşına kadar da Osmanlı Türk devletinin hâkimiyeti altında huzurlu ve gelişmiş bir şehir olarak yaşadı. 1.Dünya Savaşından sonra kısa bir süreliğine Fransızların kontrolünde kaldı, daha sonra Suriye adıyla bir devlet kurulunca bunun sınırları içinde bırakıldı.

Türkiye sınırına 40 km mesafededir. Nüfusunun yarıya yakınını Türkler (Türkmen) ler oluşturur. Savaştan önce Halep’te önemli oranda Türk izleri görülürdü. Şimdi büyük oranda şehir tarumar edilmiş hayalet şehir haline getirilmiştir. Bu güzel şehir “2006 İslam Kültür başkenti” unvanını alan önemli bir şehirdi.

Halep Osmanlı Türk devletinin en önemli şehirlerinden biriydi. Edebiyatımızda ve kültürümüz de Halep şehri iz bırakmıştır.  Pek çok hikâyemizde kervanların “Şam’dan gelip Halep’e, Halep’ten Şam’a” ticari mal taşınması işlenmiştir. Halk arasında Âşık Ömer kaynaklı “İşte geldim gidiyorum, şen olasın Halep şehri” sözü sık kullanılan sözlerdendir. Âşık Kerem’in, sevdalandığı Aslı’nın ateşiyle Halep’te ki yanma hikâyesi de meşhurdur. Gençler arasında pek bilinmese de bir önceki nesil âşıkların birbirlerine Kerem ve Aslı örneğini verdikleri de hatıralardadır. Şimdi o güzeli Türk İslam şehrinden geriye harabe bir görüntü kalmıştır maalesef. İran’ın Şii milisleri ve Rus destekli Esat’ın rejim güçlerinin bombalarıyla oluşan kahreden görüntü ortadadır. Kısaca bu savaş şehri tanınmaz şehir haline getirmiştir.

Halep’in bir diğer özelliğini de gözden kaçırmamak gerekir. Atatürk bu şehirde ordu kumandanlığı yapmış ve bu şehirde üstlerine yarınki yapacağı büyük mücadelenin fitilini meydana oluşturan, “20 Eylül 1917 uyarı bildirgesini” kaleme almıştır.

Bu önemli uyarıyı bir başka yazımızda sizinle paylaşacağım.

Türk dünyanın pek çok yerinde vardır. Bugün nerede kimler var, nasıl gitmişler tam olarak bilinmese de, bunun bilinmesi gerektiğine inanan insanlar yönetimde söz sahibi olduğunda tarih dünyamızın içine bu bilgileri ve hikâyelerini de ekleyeceklerdir.

Yarınlara ümitle,ülküyle bakmak dileği ile….

Fuat YILMAZER