As. Prof. Dr. Dr. Senem KARAGÖZ

As. Prof. Dr. Dr. Senem KARAGÖZ

[email protected]

MUSTAFA KEMAL'İN ANLATIMI İLE NUTUK'TA SİVAS KONGRESİ'NE GİDEN YOL

03 Eylül 2019 - 23:13 - Güncelleme: 04 Eylül 2020 - 15:55

MUSTAFA KEMAL’İN ANLATIMI İLE NUTUK’TA SİVAS KONGRESİ’NE GİDEN YOL

Sivas Kongresi, 1919 Eylülünün 4’üncü Perşembe günü saat 14.00’da açıldı. Öğleden önce temsilciler arasında bulunan ve öteden beri şahsen tanıdığım Hüsrev Sami Bey yanıma gelerek şöyle bir haber getirdi: «Rauf Bey ve diğer bazı kimseler Bekir Sami Bey’in evinde özel bir toplantı yapmışlar ve beni başkan yapmamaya karar vermişler.» sözleri ile Nutuk’ta Sivas Kongresi’ni anlatmaya başlayan Mustafa Kemal’e göre daha ilk etapta toplanan kongrede kimin başkan olacağı hususunun kongrenin öneminden ve alınacak kararlardan daha mevzubahis olduğunu arkadaşlarının bir gece önce yapmış oldukları toplantıdan öğrendiğini ifade eder. Ona göre Rauf Bey’in de bu grupta olması mümkün görünmez iken kongre salonuna girmeden önce koridorda Rauf Bey’in kendisine: “Sen başkan olmamalısın.” sözünün ardından Hüsrev Sami Bey’in yukarıda bahis olunan mevzunun doğruluğuna inandığını ve üzüldüğünü satırlarına ekler.

Bu anlamda kongre başkanlığı için Nutuk’ta isim vermeden beyân ettiği (İsmail Fazıl Paşa) ve o kişi tarafından kongreye sunulan “her il ya da isminin baş harfi esas alınarak alfabetik olarak sırayla başkanlık yapılması böylece eşitlik ilkesine riayet edileceği düşüncesi” oylamaya sunulur. Çoğunluk tarafından reddedilen bu önerinin ardından yapılan gizli oylama ile Mustafa Kemal üç oy muhalefete karşın başkan seçilir.

Mustafa Kemal kongre başkanlığı için yaşanan bu durumu “Efendiler, ben, vatanın, teklif sahibi ile birlikte bütün milletin ve hepimizin bir felâket çıkmazında bulunduğumuzu göz önüne getirerek, kurtuluş çaresi olduğuna inandığım teşebbüsleri, sonsuz güçlük ve engellere rağmen, maddî, manevî bütün varlığımla bir sonuca ulaştırmaya çalışırken, benim en yakın arkadaşlarım daha dün İstanbul’dan gelmiş ve tabiî olarak işin içyüzünü bilmeyen, saygı duyduğum yaşlı bir zatın diliyle, bana şahsiyattan söz ediyorlar.” şeklinde çok sert bir dil ile eleştirir.

SİVAS KONGRESİ HAZIRLIKLARI

Mustafa Kemal Sivas Kongresi hazırlıkları sürer iken bir yandan Karahisar Fırka Kumandanı’nın 20 Temmuz 1919 tarihli telgrafnâme ile Sivas kongresi için delege seçimine dair beyanname yayınlamıştı. Mustafa Kemal bunu ihtiyatsızlık olarak değerlendirmese de artık  “Ya ihtiyatkâr olunmalı ya da yapılacak iş hemen açığa vurulmalıdır. Bu durumu “… ikisinden birini yapalım.” diyerek de ne yönde olursa olsun atılacak adımların netleştirilmesinden yana olduğunu işaret etmektedir. 

SİVAS VALİSİ REŞİT PAŞA’NIN MUSTAFA KEMAL’E TELGRAFI

Bu arada 20 Ağustos günü öğleyin, Sivas Valisi Reşit Paşa’nın korku ve endişelerini kendilerine ulaşan telgraftan öğrenen Mustafa Kemal, Reşit Paşa’nın “Cizvit papazlarıyla beraber İstanbul’dan evvelki gün Sivas’a gelerek daha önce kendi makamlarını ziyaret eden Fransız zabitlerine iade-i ziyaret için yanlarına gittiğini, Fransız Binbaşılarından Jandarma Müfettişi Mösyö Brunot ile yaptığı hususi görüşmede “Mustafa Kemal Paşa ile Kongre Heyetinin Sivas’a gelip burada da bir kongre yapacaklarını işittiklerini, bunu da İstanbul’dan gelen Fransız zabitlerinden öğrendiklerini söylediğini aktarır. Hatta binbaşının böyle bir haberden kendilerine bahsedilmemesinden duyduğu teessüfü vurgulamasının aralarındaki samimiyete dayandığını ifade eder. Reşit Paşa; binbaşının biraz okşama biraz tehdit dolu şu sözleri ifade ettiğini belirtir. “Mustafa Kemal Paşa’nın Sivas’a gelip burada bir kongre akdi girişimi olursa beş on gün zarfında buraların da işgâle mukarrer olacağına vâkıfım, sizin şahsınıza karşı beslediğim hürmet icabı bunu haber veriyorum. İnanmazsanız, emrivaki halini aldığında kanaat edersiniz. Olvakit vatanınızın baisi felâketi olanlar meyanına siz de girmiş olursunuz." sözlerini sarf etti. Fransız binbaşının ertesi gün yine kendi makamlarına geldiğini, Dâhiliye nezaretinden de bu anlamda telgraflar aldığının altını çizen Reşit Paşa; Fransız binbaşının “Nihayet şuna karar verdim ki; eğer Mustafa Kemal Paşa ile Kongre Heyeti, Sivas Kongresinde İtilâf Devletleri aleyhine tahrikâtta bulunmazlar ve onlar hakkında mütecavizane bir dil kullanmazlarsa kongrenin gerçekleşmesinde hiçbir mahzur yoktur. Binbaşının, bizzat kendisinin General Frachetd Esperey’e yazarak Mustafa Kemal Paşa hakkındaki tevkif emrini geri aldırır ve kongrenin gerçekleşmesine muhalefet olunmaması hakkında Dâhiliye Nezareti’nden size emir verdiririm. Fakat şu şartla ki, siz de benden hiçbir hususu saklamayacaksınız ve samimî dostluğumuzdan dolayı daima yekdiğerimize karşı açık bir lisan kullanacağız. Yalnız kongrenin tarihi inikadını öğrenmek lâzımdır.” dediğini aktardıktan sonra Reşit Paşa tüm bunlara dayanarak korku ve endişesini şöyle dile getirir: Eğer zaruri değilse bu kongre toplanmamalı, eğer illa gerekiyorsa da Erzurum ya da Erzincan gibi daha güvenli bir yerde toplanmalıdır. 

MUSTAFA KEMAL’İN REŞİT PAŞA’YA CEVABI

Sivas Valisi Reşit Paşa Hazretlerine 20 Ağustos 1919’da yolladığı cevapta Sivas Kongresi’nin toplanma kararının yeni bir mesele olmadığını, aylar önce dünyaca malûm olmuş bir teşebbüs oluğunu vurgular. Belki Reşit Paşa’yı teskin etmek belki Fransızların blöfüne birilerini teslim etmemek ki hele bu bir vali ise en ufak bir kopmaya dahi izin vermemek adına Reşit Paşa’ya; Sivas’ın işgalinin öyle beş on gün içerisinde olacak kolay bir şey olmadığını, daha önce İngilizlerin de bu gibi tehditlere mazhar olduğunu hatta Batum’daki askerlerini Samsun’a çıkarmaya karar verdiklerini ve kendisini tehdit için bir tabur dahi çıkardıklarının anlatır. Mustafa Kemal bu gibi tehditlere boyun eğilmeyeceğini, başlayan hareketin meşru olduğunu, daha önce İngilizler tarafından Samsun’da da işaret edilen aynı tehdit girişiminin halkın azim ve kararlılığı görülünce vazgeçildiğini hatta Samsun’a çıkarılmış olan askerlerin geri çekildiğini ifade ederek Sivas’ta kongrenin toplanacağını, tehditlerden korkulmaması gerektiğini vurgular.

REŞİT PAŞA’NIN MUSTAFA KEMAL’E CEVABI

Mustafa Kemal’in bu telgrafı üzerine Reşit Paşa, kendi üzerine düşen sorumluluk gereği Sivas’taki durumu ifade ettiğini, kendisine ve kongre kararlarına itaat edeceğini bildirir.

Sivas valisi Reşit Paşa ile telgraflaşma bittikten ve Sivas’ta kongrenin toplanacağına hâiz olunduktan sonra 29 Ağustos 1919’da Erzurum’dan yola çıkılır. Sivas yolunda Amasya’dan, Erzurum’a gelirken, Erzincan Boğazı yakınlarında otomobiller jandarma ve zabitlerince tevkif edilir. Bunun nedeni olarak Dersim Kürtlerinin boğazı tuttukları, tehlikeli olduğu için boğazdan geçilemeyeceği bildirilir. Mustafa Kemal’e göre geri dönmek hem Sivas’a varışı geciktireceği hem millette uyanmaya başlayan heyecanı olumsuz etkileyeceği için bu tehlikenin göze alınması gerekmektedir ve öyle de yapılır. 2 Eylül 1919 günü Sivas’a halkın yoğun tezahüratı içinde varılır.

Ve Sivas Kongresi, 1919 Eylül’ünün dördünde, Perşembe günü öğleden sonra saat 14:00’da açılır.

KONGRE’NİN İLK ÜÇ GÜNÜ

Mustafa Kemal “Kongrede ilk üç gün, İttihatçı olmadığımızı teyit için yemin etmek lüzumuyla ve yemin formülü hazırlamakla; padişaha ariza yazmakla ve kongrenin küşadı münasebetiyle gelen telgraflara cevap vermekle ve bilhassa kongre siyasetle iştigal edecek mi, etmeyecek mi zemininin münakaşasıyla geçti. Bu yemin ve kendilerini açıklama ve tanıtma için üç gün boyunca kongrenin konusu olmasını Mustafa Kemal “İçinde bulunulan mücadele ve faaliyet, siyasetten başka bir şey değil iken bu son zemini münakaşa şayanı hayret değil midir?” sözleri ile ilk günlerde yaşananları eleştirmektedir. Ona göre bu durum ülkenin ve milletin içinde bulunduğu durumda mevzubahis olunacak durumlar değildir, bunlar tartışılması gereken en son şeylerdir yapılacak başka işler vardır. 

Nihayet, kongrenin dördüncü günü asıl maksada temas ettik diyerek alınan kararlar değerlendirilir ve zabta geçirilir.

KONGRE KARARLARININ LATİN HARFLERİNE AKTARILMIŞ BİÇİMİ:


 

            KONGRE KARARLARININ ORİJİNAL BİÇİMİ: 11 EYLÜL SENE 335

Dr. Senem KARAGÖZ

KAYNAKLAR:

http://www.sivas.gov.tr/basin-blteni-4-eylul-1919-sivas-kongresi-kararlari

Kemal Atatürk. (1970). NUTUK, 1919-1920, C.1, Türk Devrim Enstitüsü, MEB Devlet Kitapları, İstanbul: Milli Eğimim Basımevi, 10. Baskı, 60-89.