Şöyle bakıp geçmek
Ecdat yadigârı ve insanlığın ortak mirası olan tarihi eserlere ne kadar hassasız. Zaman zaman defalarca önünden gelip geçtiğimiz eserler bize ne ifade ediyor, onları ne kadar kanıksamışız.
Manisa’daki tarihi eserlerin özellikle camilerin etrafı neredeyse minare boyuna ulaşan ağaçlarla dolmuş bulunmakta. Ağaçlar tarihi eserin manzarasını neredeyse yok etmiş.
Örnek olarak Manisa Muradiye Camisine bir bakın, yetmezse Sultan Camisinin kıble tarafının üç beş metre önünde sıra halinde dizilmiş zeytin ağaçlarına bir bakın, belki de zeytin ağaçları bir ihtiyaç meselesidir.
Camilerin etrafındaki yapılanma da ayrı bir yazı konusu…
Bunlar yetmezmiş gibi bir de tırabzan( tutamak) lar çıktı ortaya Tarihi Camilerin önlerine tırabzanlar dikiliyor bilet gişesi gibi, insanları sırayla içeri alacaklar sanırım.
Şehri güzelleştirmek eskiyi, tarihi değeri olan eserleri yok etmek olmamalı, Ulu parktaki tarihi anıtın yok edilip atılması gibi
Çok önemli gördüğümüz bir konu da tarihi eserlerin ve binaların üzerinde eserin ruhuna aykırı çeşitli tadilatların yapılmasıdır.
Bizim gibi düşünen duyarlı olanlar az değil zannımca…
Tarihi eserlere, çevresine böyle müdahaleler o kadar kolay olmamalı
Nedendir bilmem: bazen de işte bu manzaralara şöyle bir bakıp geçemiyor insan…
Celil Altınbilek