Celil ALTINBİLEK

Celil ALTINBİLEK

[email protected]

Demokrasi İdeal Rejim midir?

05 Nisan 2014 - 22:25

Demokrasi İdeal Rejim midir?

 

İnsanoğlu devirler boyunca çeşitli yönetim şekillerini gördü. Gâh derebeylikler, gâh monarşiler yaşadı.

 

Gün geldi, hep insanı istismar eden, kullanan, zulmeden, bu değişik idare tarzlarından sonra insanlığı kurtaracak bir sihirli tılsım bulundu, bunun adına da demokrasi denildi.

 

Demokrasinin tarifi ise, milli iradeye, hür seçime dayalı yönetim şekli olarak tanımlandı.

 

Böyle bir idare cennetinde herkes çok mutlu ve bütün rütbeler aynıdır. Çünkü dizginler hep halkın elinde ve kişiler kendini çok değerli hissederler, çünkü idareye hükmedecek bir oyları vardır.

 

Bu düzende okuyan, düşünen, ilim ve irfan sahibi olanla, kendi köşesinde inzivaya çekilmiş sade bir vatandaş veya beğenmediğimiz kötü işlerle uğraşan bir grup insan da aynı haklara sahiptir. Bu ideal bir yönetim tarzı olabilir mi?

 

Peki; 

 

Demokrasilerde kimlerin düşüncesi ve oyu önemli olabilir dendiğinde, şunlar aklımıza gelebilir mi?

 

Menfaat üzerine hareket eden, iyiyi kötüden ayırt edemeyen şuursuz halk kitleleri.

 

Belirli şekillerde yönlendirilmiş, sloganlarla hareket eden kalabalıklar.

 

Alışkanlıklarının ve kazançlarının değişmesini istemeyenler.

 

Başka niyet taşımasına rağmen aynı inanç ve temel değerlere sahip görünen takiyyeciler.

 

Arkasında kimlerin ve niyetlerinin ne olduğu tam belli olmayan basın yayın,  medya iletişim araçlarının tazyik ve yanıltmasıyla karar verenler.

 

Particilik adına insanları ayrıştırıp, bölerek, seçime zorlanan ortalıkta toz duman altında kalanlar.

 

Kendi halkını köleleştirip, hür iradesini yok eden, gerektiğinde silah dayayarak seçmeye zorlayan ve ondan sonrada halkın temsilcisiyim diyenler.

 

Biat eden, uzaktaki tehlikeyi görmeyen, başkasına hürmet etmeyenler.

 

İşte bu saydıklarımız;

Diğer bazı etkenlerle birlikte bir partiyi iktidara taşıyabilirler.

Bu şekilde demokrasi sayesinde bir halk zulmü başlayabilir.

 

Demokrasiyle iktidar olunduktan sonrada işler vahim olabilir. Oy aldığı kütle için genel menfaate

aykırı kararlar almak, kanunları kendisi için yapmak, iktidardan nimetleşip, kazanç kapılarını açmak, Toplumu baskı altında tutmak, görüşüne yaşayışına saygı göstermemek veya destek aldığı çevreleri memnun etmek için  memleket zararına hareket edilebilir.

 

Olgun bir demokrasi devleti, kendi içinde bir fikir sistemini ve ideallerini barındıran bir devlet olmalıdır.

 

Demokrasilerde; memleketin hayrına, uzağı gören, gizli emellere karşı koyabilecek, kültür, ilim ve kalkınma yolunda hareket edebilecek ahlaklı, çalışkan ve de en önemlisi eğitimli insanlara ihtiyaç vardır. Böyle insanların yönetime seçilmesi yetmez, ancak ve ancak bu düşünceler bir devlet sistemi haline gelir ve gelen ile gidenin temel prensibi halinde olursa, demokrasi bu temeller üzerinden devam ederse maksat hâsıl olur…

Celil Altınbilek