Celil ALTINBİLEK

Celil ALTINBİLEK

[email protected]

Memleketin Ahvali

14 Ağustos 2020 - 08:12

                                                         Memleketin Ahvali        
     Memleketlerin rahat ve huzur içinde oldukları devrelerin bir özelliği bulunmaktadır ki bu insanlarının boğaz derdinin, geçim derdinin olmadığı zamanlardır. Geçim dedin mi akan sular durur, kendisinin çoluğunu çocuğunun boğazından helalinden geçen bir lokma, herkese sonsuz şükür ve nimettir.
    Tok açın halinden anlamaz diye bir atasözü vardır. Bundan daha güzel ve kıymetli olan söz ise, bizim kültürümüzde komşusu açken tok yatan bizden değildir düsturu üzerinedir. Bu söz de birlik ve beraberliği millet olabilmeyi ifade eder. Millet deyince de atalarımızın bazı gelenek ve uygulamaları akla gelir.
     Türk devlet geleneğinde topraklar devletin arazisidir ve buna miri rejim denir. Miri rejimde fertlere belli şartlarda kullanım hakkı verilse de mülkiyet devlete aitti. Toprağı işleyen reaya onu belli şartlara kullanırdı, arazi genelde babadan oğula geçerdi, eğer şartlara uymaz ve toprağı işlemez ise toprak ondan alınırdı. Kullanım hakkı olarak belli oranlarda devlete vergi verirdi. Selçuklu’da İkta, Osmanlı’da Timar sistemi bu uygulama kaynaklıydı.  Bu sistem sayesinde ülkede yaşayanlar güçlü olanın, idarecilerin, beylerin zulmünden korunmuşlardı.  Devlet, feodal güçlü beylerin hâkim olduğu sistemdeki gibi, reayayı güçlü sınıfların eline bırakmaz ve ezdirmezdi.
     Selçukludan Tanzimat’a kadar miri malı toprak rejimi devam etmiştir.
     Osman Turan,” dünyada başka milletlerin bilmediği bu miri rejim sayesinde, Anadolu’nun iskânı ve Türkleşmesi meselesinin halledildiğini, sosyal düzenin, askeri ve mülki idarenin kurulduğunu,” ifade etmiştir.
     Devlet güçten düşmeye başlayınca, değişim başladı ve on sekizinci yüzyıldan itibaren “Ayanlar”, topraklarımızda güçlü bir şekilde idareyi ele aldılar.
      Dünya değişmekte, yeni gelişmeler ortaya çıkmakta, güçlü olanlar ülkelerine ve dünyaya hâkim olmaya çalışmaktadırlar. Dünyaya hükmeden ailelerin, onun emrindeki devletlerin, çeşitli ülkelerdeki işbirlikçilerinin, ağalarının,   güçlünün ve her istediğini yapanın karşısında, geleneği olan, ilmi yanına alan, milli ve prensipli devletler durur. Bu yüzden kendini ve kültürünü tanımak, toprağımıza ve insanımıza sahip çıkmak elzemdir.
Celil Altınbilek                                   13.08.2020  
 
                 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum