Türkiye, Suriye'yi kaosa sürükleyenlere savaş açtı

Suriye'deki mücadele henüz bitmedi ve Türkiye'nin bölgede hegemonik bir jeopolitik güç merkezine dönüşmesi bazı dış güçleri ciddi şekilde endişelendirmeye başladı... Dolayısıyla Esad rejiminin kalıntılarını kullanarak bu ülkede kaos dönemine geri dönmeye çalışıyorlar ve bu durum Suriye'yi uzun vadeli bir iç savaşa sürükleyebilir...

Elçin XALIDBEYLİ,
Siyaset uzmanı,
"Yeni Musavat" Medya Grubu


Suriye krizi bir kez daha Ortadoğu'nun temel sorunlarından biri haline geldi. Ancak Esad rejiminin devrilmesinin ardından Suriye'nin yeni koşullarda varlığını sürdürmesi için uygun ortamın oluştuğu öne sürüldü. Hatta Suriye'nin yeniden inşası için barışçıl yeniden yapılanma süreci bile başlatıldı. Ve bu sürecin, onlarca yıldır Esad rejimi tarafından ezilen Suriyeliler için barış içinde normal bir yaşam fırsatı yaratması bekleniyordu.

Ancak şimdi tüm bu beklentiler büyük risk altında. Dolayısıyla Esad rejiminin kalıntıları Suriye'de silahlı ayaklanma girişiminde bulunuyor. Son gelen haberlere göre, devrik Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın Rusya'ya sığınan silahlı terör örgütlerinin kalıntıları, Suriye'deki geçici hükümet güçlerine karşı saldırılar düzenlemeye başladı. Suriye'nin bazı şehirlerinde yoğun sokak çatışmaları yaşanıyor. Ve Suriye hükümeti silahlı ayaklanmayı bastırmak için sınırlı kaynaklarını kullanmak zorunda kaldı.

Mesele şu ki Suriye hükümeti, daha önce Esad rejimine destek veren terör örgütlerine karşı geniş çaplı bir terörle mücadele operasyonu başlattı. Suriye kaynaklarına göre, ülkenin iç ve güney bölgeleri de dahil olmak üzere birçok bölgede çatışmalar yaşanıyor. Esad rejimine bağlı silahlı terör örgütlerinin son dönemde ciddi biçimde faaliyet gösterdiği bölgeler bunlardır. Esad'a bağlı teröristler ise sivillerin güvenliğini tehdit ediyor ve ülke içindeki durumu istikrarsızlaştırıyor.
Suriye hükümet güçleri, eylemlerinin yalnızca terör tehdidini ortadan kaldırmayı ve kanun ve düzeni yeniden sağlamayı amaçladığını söylüyor. Bu nedenle Suriye ordusu silahlı isyancılara karşı terörle mücadele operasyonlarını sürdürme niyetini gizlemiyor. Başka bir deyişle, Suriye'nin yeni hükümeti, ülkenin Esad rejimi dönemindeki iç kaos dönemine geri dönmesine izin vermeyeceğini vurguluyor. Ve bu yönde en sert adımların atılacağı yönünde kararlı mesajlar veriyor.
Ayrıca Ankara'nın, Esad rejimine bağlı teröristlerle mücadelede Suriye hükümetine desteğini gizlemediğini de belirtmek gerekir. Bu nedenle bazı haberlere göre Türkiye, Suriye'de barış ve istikrarı sağlamak ve Esad rejimine bağlı silahlı teröristleri etkisiz hale getirmek amacıyla İdlib'e asker gönderme kararı aldı. Türk ordusuna ait büyük bir askeri konvoyun, Suriye'nin İdlib bölgesine Bab el-Hava Sınır Kapısı'ndan girdiği de bildiriliyor.

Ankara, Türk ordusunun harekete geçirilmesini, Suriye'de ve bölgede istikrarın sağlanması ve Esad rejimiyle bağlantılı terörist grupların etkisiz hale getirilmesi açısından çok önemli bir adım olarak değerlendiriyor. Suriye kaynakları, sivillerin güvenliğinin sağlanması ve yeni bir şiddet dalgasının önlenmesi açısından önemli bir askeri operasyon olarak değerlendirilen İdlib'de Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kilit bölgelerdeki mevzilerini güçlendirdiğini bildirdi. Ve resmi Ankara'nın Suriye'de yaşananlara karşı bu sert ve kararlı tepkisi, aslında bu ülkede yeni bir kaos yaratmak isteyen dış güçlere yönelik ciddi bir uyarı mesajıdır.
Suriye hükümetine yakın kaynaklar, Esad rejiminin kalıntılarının terör eylemlerine yönelmesinin kesinlikle tesadüf olmadığını vurguluyor. İddiaya göre, Esad rejimine bağlı silahlı teröristlerin son dönemdeki davranışları doğrudan yabancı istihbarat örgütleri tarafından kontrol ediliyor. Ve bu iddiaların açıklanmasında öncelikli olarak Rusya ön plana çıkıyor.
İlginçtir ki, Rus askeri üsleri konusu şu anda Suriye hükümeti ile Kremlin yetkilileri arasında ciddi bir tartışma konusu. Son dönemde Rus temsilcileri bu konuyla ilgili olarak birkaç kez Suriye'ye ziyarette bile bulundular. Ancak şimdilik Suriye'deki Rus askeri üslerinin gelecekteki kaderi belirsizliğini koruyor. Doğrusu, yeni hükümet Suriye'deki Rus askeri üslerinin derhal çekilmesi konusunda ısrarcı değil. Ancak resmi Şam yönetimi çok sıkı şartların yanı sıra özel bir ödeme de talep ediyor. Ve Kremlin henüz buna razı olmak istemiyor.

Dolayısıyla bazı varsayımlara göre Suriye'de iç kaosu yeniden körükleyen ilginç bir dış güç rolünü Rusya üstlenmiş olabilir. Ayrıca Esad rejimine bağlı teröristler, daha önce Rus istihbaratının kontrolünde olan bölgelerde giderek daha fazla faaliyet göstermeye başlamış ve buralardaki halkın desteğini almayı başarmışlardır. Bir diğer önemli nokta ise şu anda en ciddi silahlı çatışmaların Rus askeri üslerinin konuşlandığı kentlerde yaşanıyor olması. Bütün bunlar Rusya'nın intikam almaya karar verdiği yönünde ciddi şüpheler doğuruyor.
Son olarak Suriye yetkilileri yakın zamanda Rusya'dan devrik Devlet Başkanı Beşşar Esad'ı teslim etmesini talep etmişti. Kremlin bu talebe yanıt vermedi. Başka bir deyişle Rusya, savaş suçlusu Beşşar Esad'ı koruyor ve onu Suriye'ye iade etmek istemiyor. Bu da Kremlin'in Beşşar Esad'a ilişkin planlarının hala geçerli olduğu anlamına geliyor. Ve Rusya, Suriye'nin suçlu eski diktatörünü kullanmaya devam etmeyi planlıyor.
Bütün bunlar Suriye mücadelesinin henüz bitmediğini gösteriyor. Suriye'nin yeniden inşası sürecinde öncü bir konuma sahip olan Türkiye'nin bölgede hegemonik bir jeopolitik güç merkezine dönüşmesi, bazı dış güçleri ciddi şekilde kaygılandırmaya başladı. Dolayısıyla Esad rejiminin kalıntılarını kullanarak bu ülkede kaos dönemine geri dönmeye çalışıyorlar. Bu durum Suriye'yi uzun vadeli bir iç savaşa da sürükleyebilir.

Kaynak: