Türk Dünyasında TURAN Ordusu Neden Kurulmuyor?
14 Şubat 2025 - 10:15
"Dünyayı bölmek isteyen küresel güçlere karşı koymak için Türk dünyasının kendisi küresel bir güç haline gelmelidir."
Siyaset Bilimci Natig Miri, günümüz gerçekleri çerçevesinde Türkiye ve Azerbaycan'ın moderatörlüğünde bir "Türk NATO'su" veya "Turan" askeri ittifakının oluşturulmasının önemini ele alırken Qaynarinfo'ya şunları söyledi:
Meclis Başkanı Miri, Rusya'daki bu tür şovenist paylaşımlara anladıkları dilde cevap verilmesinin önemli olduğunu söyledi:
"Bu, bir propaganda makinesinin harekete geçirildiği anlamına gelir ve buna yanıt verilmelidir. Çünkü propaganda uzun vadeli olursa, halk yavaş yavaş bu yalanlara inanmaya başlar. Bu nedenle, gerçek söylenmeli ve bu propaganda, Azerbaycan ve tüm Türk dünyasının medya kuruluşlarında eğitimsel analizler, araştırmalar ve bilgiler şeklinde düzenli olarak sağlanmalıdır. Başka bir deyişle, bilgi alanı boş bırakılamaz."
Muhataplarımız, Türk dünyasının entegrasyonunu sözle değil, pratik eylemle güçlendirmesi gerektiğini, eylem planının planlı bir şekilde adım adım hayata geçirilmesi gerektiğini kaydediyor:
"Bugün dünya, özellikle Trump'ın ABD başkanı olmasından sonra, her zamankinden daha tehlikeli bir yer haline geldi. ABD, Ukrayna ve diğer savaşları bitirme bahanesiyle dünyadaki hegemonik varlığını sağlamak, bir dizi bölgede etnik temizlik yapmak ve herkesi boyunduruk altına almak istiyor. Bu bağlamda, şu anda Rusya ve ABD arasında gizli görüşmeler devam ediyor. Bu ciddi anlamda tehlikeli bir olay ve sadece dünyadaki savaşı sonlandırmakla kalmayacak, aynı zamanda kutuplaşmayı artıracak ve daha büyük savaşlara yol açacak bir durum yaratacak. Böyle bir durumda Azerbaycan ve diğer Türk devletleri için tek çıkış yolu birlik olmaktır."
Uzman, mevcut durumdan çıkış yolunun Türk dünyasının küresel bir güç haline gelmesinden geçtiğini belirtiyor:
"Bu nedenle, çok geç olmadan, dünyayı bölmek isteyen küresel güçlere karşı koymak için Türk dünyasının kendisi küresel bir güç merkezi haline gelmelidir. Türk dünyası böyle bir güç merkezi olabilir. Yol budur ve bunun alternatifi yoktur."
Rus basınında, özellikle Kremlin'e yakın medya kuruluşlarında Azerbaycan'a karşı yürütülen anti-propaganda kampanyasının hız kesmeden devam ettiğini belirtmek gerekir. Son günlerde ülkemizin medyasında zaman zaman eski Sovyet Türk devletlerine yönelik iftira ve tehditlere maruz kalınıyor. Bu bağlamda, imparatorluk zihniyetli medya kaynağı "Tsargrad" öne çıkıyor. Orada yayınlanan makale, Kazak Devlet Başkanı Kassym-Jomart Tokayev hükümetini bir "rejim" olarak adlandırdı ve Kazakistan'ın egemenliğini tehdit eden diğer tehdit edici fikirleri dile getirdi. Kazak yayıncı Arman Shorayev'e göre, Türk halkları Rus saldırganlığına karşı koymak için birleşmelidir. "Tsargrad" kaynağında bu tür materyallerin yayınlanmasını tesadüf olarak görmüyor: "Çünkü yaratıcısı Konstantin Malofeyev, eski imparatorluğa özlem duyan bir Ortodoks oligark ve monarşist."
Analist, Azerbaycan karşıtı kampanyaya atıfta bulunarak, Putin'in bu şekilde kazanabileceğinden on kat daha fazla kaybedeceğini belirtiyor: "Çünkü Rusya'ya gerçekten dost olan ülkelerin sayısı azalıyor. Bu böyle devam ederse, Belarus, Kuzey Kore ve İran dışında hiçbir dostları kalmayacak."
Kazak gazeteci, Türk devletlerini durumdan gerekli sonuçları çıkarmaya çağırdı:
"Siz ve diğer Türkler olarak birleşmeyi tekrar düşünmemiz gerektiğini düşünüyorum. Çünkü birlikte, ortak bir Türk dili ve gelenekleriyle birleşmiş milyonlarca güçlü bir halkı temsil ediyoruz. Ortak güvenlik, ortak bir ordu ve karşılıklı savunma yükümlülükleri konusunda ortak anlaşmalarımız olmalı. Birleşmeliyiz. Bu, Rus saldırganlığına, sömürgeci ve emperyalist politikalara karşı tek güçlü panzehir olacaktır."
Kaynak:13 Şubat 2025, https://www.turkustan.az/news/politics/107638
Siyaset Bilimci Natig Miri, günümüz gerçekleri çerçevesinde Türkiye ve Azerbaycan'ın moderatörlüğünde bir "Türk NATO'su" veya "Turan" askeri ittifakının oluşturulmasının önemini ele alırken Qaynarinfo'ya şunları söyledi:
Meclis Başkanı Miri, Rusya'daki bu tür şovenist paylaşımlara anladıkları dilde cevap verilmesinin önemli olduğunu söyledi:
"Bu, bir propaganda makinesinin harekete geçirildiği anlamına gelir ve buna yanıt verilmelidir. Çünkü propaganda uzun vadeli olursa, halk yavaş yavaş bu yalanlara inanmaya başlar. Bu nedenle, gerçek söylenmeli ve bu propaganda, Azerbaycan ve tüm Türk dünyasının medya kuruluşlarında eğitimsel analizler, araştırmalar ve bilgiler şeklinde düzenli olarak sağlanmalıdır. Başka bir deyişle, bilgi alanı boş bırakılamaz."
Muhataplarımız, Türk dünyasının entegrasyonunu sözle değil, pratik eylemle güçlendirmesi gerektiğini, eylem planının planlı bir şekilde adım adım hayata geçirilmesi gerektiğini kaydediyor:
"Bugün dünya, özellikle Trump'ın ABD başkanı olmasından sonra, her zamankinden daha tehlikeli bir yer haline geldi. ABD, Ukrayna ve diğer savaşları bitirme bahanesiyle dünyadaki hegemonik varlığını sağlamak, bir dizi bölgede etnik temizlik yapmak ve herkesi boyunduruk altına almak istiyor. Bu bağlamda, şu anda Rusya ve ABD arasında gizli görüşmeler devam ediyor. Bu ciddi anlamda tehlikeli bir olay ve sadece dünyadaki savaşı sonlandırmakla kalmayacak, aynı zamanda kutuplaşmayı artıracak ve daha büyük savaşlara yol açacak bir durum yaratacak. Böyle bir durumda Azerbaycan ve diğer Türk devletleri için tek çıkış yolu birlik olmaktır."
Uzman, mevcut durumdan çıkış yolunun Türk dünyasının küresel bir güç haline gelmesinden geçtiğini belirtiyor:
"Bu nedenle, çok geç olmadan, dünyayı bölmek isteyen küresel güçlere karşı koymak için Türk dünyasının kendisi küresel bir güç merkezi haline gelmelidir. Türk dünyası böyle bir güç merkezi olabilir. Yol budur ve bunun alternatifi yoktur."
Rus basınında, özellikle Kremlin'e yakın medya kuruluşlarında Azerbaycan'a karşı yürütülen anti-propaganda kampanyasının hız kesmeden devam ettiğini belirtmek gerekir. Son günlerde ülkemizin medyasında zaman zaman eski Sovyet Türk devletlerine yönelik iftira ve tehditlere maruz kalınıyor. Bu bağlamda, imparatorluk zihniyetli medya kaynağı "Tsargrad" öne çıkıyor. Orada yayınlanan makale, Kazak Devlet Başkanı Kassym-Jomart Tokayev hükümetini bir "rejim" olarak adlandırdı ve Kazakistan'ın egemenliğini tehdit eden diğer tehdit edici fikirleri dile getirdi. Kazak yayıncı Arman Shorayev'e göre, Türk halkları Rus saldırganlığına karşı koymak için birleşmelidir. "Tsargrad" kaynağında bu tür materyallerin yayınlanmasını tesadüf olarak görmüyor: "Çünkü yaratıcısı Konstantin Malofeyev, eski imparatorluğa özlem duyan bir Ortodoks oligark ve monarşist."
Analist, Azerbaycan karşıtı kampanyaya atıfta bulunarak, Putin'in bu şekilde kazanabileceğinden on kat daha fazla kaybedeceğini belirtiyor: "Çünkü Rusya'ya gerçekten dost olan ülkelerin sayısı azalıyor. Bu böyle devam ederse, Belarus, Kuzey Kore ve İran dışında hiçbir dostları kalmayacak."
Kazak gazeteci, Türk devletlerini durumdan gerekli sonuçları çıkarmaya çağırdı:
"Siz ve diğer Türkler olarak birleşmeyi tekrar düşünmemiz gerektiğini düşünüyorum. Çünkü birlikte, ortak bir Türk dili ve gelenekleriyle birleşmiş milyonlarca güçlü bir halkı temsil ediyoruz. Ortak güvenlik, ortak bir ordu ve karşılıklı savunma yükümlülükleri konusunda ortak anlaşmalarımız olmalı. Birleşmeliyiz. Bu, Rus saldırganlığına, sömürgeci ve emperyalist politikalara karşı tek güçlü panzehir olacaktır."
Kaynak:13 Şubat 2025, https://www.turkustan.az/news/politics/107638
FACEBOOK YORUMLAR