Suriye krizinin en büyük kazananı Erdoğan olacak mı?
İngiltere'de yayın yapan Fınancial Times gazetesi ve internet sitesinde Suriye'de yaşanan gelişmeler ve Türkiye'nin rolü üzerine bir analiz yazısı yayınlandı.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 13 yıldır Suriye'de süregelen iç savaşın getirdiği istikrarsızlık ve insani krizlerle boğuştuktan sonra, bölgedeki etkisini artırmış görünüyor.
Suriye'deki silahlı muhalefeti destekleyen Türkiye'nin, Esad rejiminin çöküşünden sonra yeni bir siyasi ve diplomatik gerçeklik inşa ettiği öne sürülüyor.
Erdoğan, başından beri Suriye’deki muhalefeti destekleyerek Esad yönetiminin devrilmesini hedefledi. ABD ve diğer Batılı ülkelerin geri çekildiği bir dönemde, Ankara muhalefete desteğini sürdürdü. Türkiye bu süreçte 3 milyondan fazla Suriyeli mülteciyi kabul etti ve Suriye içindeki muhalif gruplara lojistik ve askeri yardım sağladı.
Esad'ın Çöküşü ve Yeni Dinamikler
Son haftalarda Suriye’de muhalif gruplar, özellikle Türkiye'nin dolaylı etkisi altındaki Hayat Tahrir el-Şam (HTS), sahada önemli ilerlemeler kaydetti. Ancak bu grupların Türkiye üzerindeki etkisi ve gelecekteki konumu belirsizliğini koruyor. Erdoğan’ın Esad’a yakınlaşma girişimleri sonuçsuz kalırken, Ankara İdlib’deki muhalefete desteğini sürdürüyor ve Suriye’nin kuzeyindeki bazı bölgeleri etkili bir şekilde kontrol etmeye devam ediyor.
Bölgesel Güç Dengesi
Esad rejiminin çöküşü, Türkiye’nin Suriye’deki en güçlü dış aktörlerden biri olmasını sağlarken, Rusya ve İran ile olan karmaşık ilişkilerde de dengeyi değiştirebilir. Türkiye, bu durumdan ekonomik ve siyasi kazanç sağlamayı hedefliyor. Özellikle inşaat sektörü, Suriye’nin yeniden inşasında önemli bir rol oynamayı bekliyor.
Belirsizlik ve Riskler
Ancak Suriye’deki durum hâlâ oldukça kırılgan. Yeni bir hükümetin nasıl bir yapı alacağı, Kürtlerin rolü ve mülteci krizi gibi konular belirsizliğini koruyor. Ayrıca, Suriye’deki olayların kontrolden çıkması durumunda, daha fazla mülteci dalgasının Türkiye’ye yönelmesi riski de mevcut.
Sonuç
Suriye'deki kriz ve değişen güç dengeleri, Türkiye için hem fırsatlar hem de riskler barındırıyor. Erdoğan, diplomatik ve ekonomik avantajlar sağlamayı hedeflerken, bölgedeki karmaşık dinamiklerin nasıl şekilleneceği, Türkiye’nin stratejik konumunu ve gelecekteki etkisini belirleyecek.
Kaynak:
FACEBOOK YORUMLAR