SOĞUK
Kış kışlığını yapmalı, vesselam… İyi varsın soğuk. İyi ki bizi unutmuyorsun.
10 Şubat 2025 - 00:27
SOĞUK
Mevsimin adından mı yoksa özelliğinden mi bilemediğim bir haldir soğuk. Oysa tabiatının gereği kış olmalı ki yazın bereketini yakalayalım.
Soğuğun ardıllarından yağmuru, karı, tipiyi görmeyince ak saçlılar yazın zor geçeceğini söylerlerdi hep. Tecrübelerini gözden geçirenler bunun doğruluğunu her vakit tasdik ederler, zannımca.
Yüksek rakımlarda kar, alçak rakımlarda yağmur, bereketin artmasında başat görev üstlenirler. Tabiatın döngüsü içerisinde birinin varlığı diğerlerinin sebebi ola gelir.
Yeryüzünün ve gökyüzünün temizlikçiliği görevini üstlenmekten öte kıymet ifade eden birçok vazifenin ifasına da memur kılınmışlardır.
Yolculuklarının başlangıcında meydana gelen hava hareketleri ve sonrasında yola çıkıştan zemine varışa kadar kilometrelerce yolculuk esnasında, hayli zararlıyla mücadelenin yorgunluğu geçmeden, yeni vazifelerin yükünü, yüklenirler.
Toprağın bağrına kavuşur kavuşmaz hasretle içerilere nüfuz etmek suretiyle, yolunu gözleyenlerin özlemlerini dindirir. Kendisinden güç alacak nebatatın yangın yerine dönmüşlüklerini serinletir. Yenilenmenin kalk borusunu çalar, adeta soğuk.
Gökten akarken yeryüzüne, görünmez zerrelerden arındırırlar, havamızı. Var olan zenginliklerine ilaveler yaparken iyileştirirler görüşümüzü, neşelendirirler gönlümüzü.
Topraklarımızın süsü, bitkilerimizin olmazsa olmazı, hayat suyu, her dileyenin can yoldaşı olmakla biteviye sürüp giden yaşama mücadelemizin efsane destekçisi olma görevinden bir an olsun gafil olmaz.
Serinleten, ferahlatan olduğu kadar canlandıran, cana can katandır. Her ne kadar üşüme krizleri çıkarsa da –tedbirlerle aşılır- damarlarımızda dolaşan kanın ham maddesidir.
Dar anlamda mahkûm edilmiş olması, onu üşüten günahkâr yapmaz. Aksine dünya olgusundaki ana unsurların halden hale girişinin görünür olmasıdır. O, katı, sıvı, gaz çeşitlemesiyle -dünyanın- bizim besin zincirimizin mimarlığını üstlenir.
Yer altında kendine açtığı meskenlerde, bozulmadan, üzülmeden, darlanmadan, uzun zamanlar talipkârların davetini bekler durur. Aşağıdan, yukarıdan, dereden, tepeden gelen bütün çağrıları, hemen veya akabinde cevaplandırarak ‘ kimse yok mu?’ Sesini cevapsız bırakmaz.
Kış kışlığını yapmalı, vesselam… İyi varsın soğuk. İyi ki bizi unutmuyorsun.
Muammer AZMAK 04.02.2025
Mevsimin adından mı yoksa özelliğinden mi bilemediğim bir haldir soğuk. Oysa tabiatının gereği kış olmalı ki yazın bereketini yakalayalım.
Soğuğun ardıllarından yağmuru, karı, tipiyi görmeyince ak saçlılar yazın zor geçeceğini söylerlerdi hep. Tecrübelerini gözden geçirenler bunun doğruluğunu her vakit tasdik ederler, zannımca.
Yüksek rakımlarda kar, alçak rakımlarda yağmur, bereketin artmasında başat görev üstlenirler. Tabiatın döngüsü içerisinde birinin varlığı diğerlerinin sebebi ola gelir.
Yeryüzünün ve gökyüzünün temizlikçiliği görevini üstlenmekten öte kıymet ifade eden birçok vazifenin ifasına da memur kılınmışlardır.
Yolculuklarının başlangıcında meydana gelen hava hareketleri ve sonrasında yola çıkıştan zemine varışa kadar kilometrelerce yolculuk esnasında, hayli zararlıyla mücadelenin yorgunluğu geçmeden, yeni vazifelerin yükünü, yüklenirler.
Toprağın bağrına kavuşur kavuşmaz hasretle içerilere nüfuz etmek suretiyle, yolunu gözleyenlerin özlemlerini dindirir. Kendisinden güç alacak nebatatın yangın yerine dönmüşlüklerini serinletir. Yenilenmenin kalk borusunu çalar, adeta soğuk.
Gökten akarken yeryüzüne, görünmez zerrelerden arındırırlar, havamızı. Var olan zenginliklerine ilaveler yaparken iyileştirirler görüşümüzü, neşelendirirler gönlümüzü.
Topraklarımızın süsü, bitkilerimizin olmazsa olmazı, hayat suyu, her dileyenin can yoldaşı olmakla biteviye sürüp giden yaşama mücadelemizin efsane destekçisi olma görevinden bir an olsun gafil olmaz.
Serinleten, ferahlatan olduğu kadar canlandıran, cana can katandır. Her ne kadar üşüme krizleri çıkarsa da –tedbirlerle aşılır- damarlarımızda dolaşan kanın ham maddesidir.
Dar anlamda mahkûm edilmiş olması, onu üşüten günahkâr yapmaz. Aksine dünya olgusundaki ana unsurların halden hale girişinin görünür olmasıdır. O, katı, sıvı, gaz çeşitlemesiyle -dünyanın- bizim besin zincirimizin mimarlığını üstlenir.
Yer altında kendine açtığı meskenlerde, bozulmadan, üzülmeden, darlanmadan, uzun zamanlar talipkârların davetini bekler durur. Aşağıdan, yukarıdan, dereden, tepeden gelen bütün çağrıları, hemen veya akabinde cevaplandırarak ‘ kimse yok mu?’ Sesini cevapsız bırakmaz.
Kış kışlığını yapmalı, vesselam… İyi varsın soğuk. İyi ki bizi unutmuyorsun.
Muammer AZMAK 04.02.2025
FACEBOOK YORUMLAR