RUMEYSA ERTEM: MERHAMET DUYGUSU

Yaratılanı sevmektir, yaratandan ötürü.

RUMEYSA ERTEM: MERHAMET DUYGUSU
16 Aralık 2012 - 23:46

 

MERHAMET DUYGUSU

 

Çok canlı vardır, bir ekmek parasına muhtaç…

Çok canlı vardır, yaralı; kırık, dökük. Ya kalbi, ya bedeni…

Çok canlı vardır, bir kaşık yemek, bir tas çorba için kendinden vazgeçecek…

Ve çok canlı vardır, onca varlığın içinde bir küçük muhabbeti eksik olan…

Nerede göstermeye başlar kendini merhamet?

Nedir merhametin aslı?

Acıma duygusu denilen şey, merhametle eş midir?

Bir yaşlının yerinden kalkmaya mecali olmadığını görmek ve ona bir tabak yemek vermek gibi midir merhamet?

 

Merhametin başladığı çizgi, acımasızlığın bittiği noktadır.

“O kişiye göre merhamet, bu kişiye göre merhamet;” diye bir şey yoktur.

Herkesçe eşit, tüm insanlarca aynı anlamı taşımaktadır.

Oysa her canlının yüreğinde, bir tutam miktarı da olsa, merhamet duygusu vardır.

Bunları düşünürken aklıma internette izlediğim bir gerçek düşüyor.

Orman hayvanlarından biri olan vahşi kaplan, bir ağacın arkasında sinsice avını izliyor. Ve bir süre sonra harekete geçmek üzere bir adım geri gidiyor ve hızla koşarak avının boğazını çok sert bir şekilde ağzıyla sıkıyor. Birinci merhamet duygusu burada ortaya çıkıyor. Eğer boğazından değil de, onun kaçamaması için ayağından parçalamaya başlasaydı, o canlının acı çekmesine neden olacaktı. Bu anlamda, boğazından tutuyor ve daha az acı çekerek ölmesini sağlıyor. Canına kıydığı hayvan, hamile bir anne ceylandı. Fakat kaplan bunu daha sonra farkına varacak. Yakaladığı avı afiyetle yer iken ceylanın hamile olduğunu fark ediyor ve bu acıya dayanamayarak kendi canına da kast ediyor. Ve burada da ikinci merhamet duygusu bir adım öne çıkmaktadır. Vahşi bir kaplanın kalbinde bu duygunun olduğunu düşünmek bile, çok garip doğrusu…

Bazen bir çiçeğe de merhamet edilir, bir köpeğe, ya da bir kediye.

Bazen insan kendine de merhamet eder, tüm olumsuzluklara rağmen…

Bir boşluk değildir merhamet, bir sonsuzluktur.

Deniz kadar değil, okyanus kadar derindir çizgisi.

Acıma duygusu değil, insanlık duygusudur.

Bir sevgidir merhamet…

Yaratılanı sevmektir, yaratandan ötürü.

Ve her şeye karşılık, ufak bir tebessümdür.

Bir busedir.

Kalbin merkezinde ki, uzun, yeşillikli, bol sevgili, bol yağışlı bir yoldur.

Sonu yok bu yolun.

Akışlar denizlere doğru…

                                                                     13/12/ 2012 Rümeysa Ertem 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum