Ortadoğu'da Türkiye için riskler ve fırsatlar

Kazakistan'ın başkentini Suriye'deki durumun siyasi çözümüne yönelik müzakereler için bir platform olarak sunması sonucunda, Ocak 2017'de "Astana formatı" katılımcıları Rusya, Türkiye ve İran, 2017'deki ateşkese katıldı. Suriye, geçiş aşaması sayılabilecek bir "bekleme modu" yarattı. "Bekleme rejimi" bir geçiş aşaması olduğundan uzun süre dayanamadı ve bu nedenle "Astana formatı" katılımcıları Suriye'de ateşkesi ancak yedi yıl koruyabildiler.

Ortadoğu'da Türkiye için riskler ve fırsatlar
12 Aralık 2024 - 14:27

Büyük Orta Doğu: 'Bekleme' bitti, değişim aşamasına geçildi

Khagani Caferli

İran Dışişleri Bakanı Abbas Araghchi, Tasnim ajansına yaptığı açıklamada, Tahran'da muhalif grupların Suriye'deki saldırısına ilişkin bilgi bulunduğunu ve bu bilgiyi Suriye hükümetiyle paylaştıklarını söyledi. Yetkili "Reuters" ajansına göre, 8 Aralık'ta Şam'da iktidarı ele geçiren silahlı gruplar, altı ay önce Türkiye'yi geniş çaplı bir saldırı düzenleme niyetleri konusunda uyarmıştı. "Astana formatında" temsil edilen iki ülke, Türkiye ve İran, Suriye'deki silahlı kuvvetlerin saldırıya hazırlandığının farkındaysa Rusya'nın cahil olması mümkün değil. Bu durumda Suriye'de ateşkesi sağlaması beklenen "Astana formatının" bu misyonun üstesinden gelememesi son yıllarda yaşanan jeopolitik değişimlerin bir sonucudur. 34 ay süren savaşta büyük kayıplar veren Ukrayna'ya karşı savaş başlatarak uluslararası ilişkilerden ve küresel ekonomiden dışlanan Rusya'nın "ikinci cephede" askeri operasyonlar yürütememesi ve İran'ın gücünün zayıflaması İsrail'in bölgede Hamas ve "Hizbullah" hareketine yönelik askeri operasyonları, Suriye'de "Astana formatında" ateşkesin sürdürülmesini imkansız hale getirdi. "Astana formatının" Arap ülkelerinin katılımıyla genişletilmesi fikri bu gerçeklik tarafından dikte edilmiş olsa da artık çok geçti. Bu nedenle silahlı grupların Suriye hükümet güçlerine saldırmaya başlamasının ardından Tahran ve Moskova'nın diplomatik çabaları sonuç vermedi.
"Astana formatı"nın misyonunu yerine getirememesi, Suriye'de yaşanan derin ekonomik kriz ve "Bekleme rejimi" döneminde silahlı grupların güçlerini artırarak hükümete karşı seslerini yükseltecek düzeye gelmeleri, son günlerin kaçınılmaz olayları. Hayat Tahrir el Şam terör örgütünün başını çektiği silahlı gruplar, kısa sürede başkent Şam'ı ele geçirmeyi başardı ve Arap Sosyalist Baas Partisi'nin 61 yıllık iktidarına son verdi.
Suriye'de 61 yıllık siyasi rejimin devrilmesinin etkileri tüm bölgede, hatta Büyük Ortadoğu'da hissedilecek. Bilindiği gibi Büyük Ortadoğu coğrafi olarak Türkiye'den Sudan'a, Fas'tan Pakistan'a kadar uzanan geniş bir coğrafyayı kapsıyor. Petrol ve gaz rezervleri açısından dünyanın en büyük bölgelerinden biri olan Büyük Ortadoğu, aynı zamanda Avrupa ile Asya arasındaki kara "köprülerinden" biridir. Dolayısıyla bu coğrafya tüm büyük devletlerin çıkarınadır. Aynı zamanda bu bölgede yaşanan süreçler dünyanın çoğu ülkesini de etkiliyor. Örneğin "Arap Baharı" sonucu bölgede siyasi istikrarın bozulması, Çin'in Orta Doğu'da ciddi ekonomik ve siyasi kayıplara uğramasına neden oldu. Çünkü Çin, enerji taşıyıcılarına (petrol, gaz, kömür) olan talebini ağırlıklı olarak Ortadoğu ülkelerinden ithalat yoluyla karşılıyor.
Suriye'deki silahlı grupların 11 gün süren saldırısı sonucunda Şam'da meydana gelen iktidar değişikliğinin ciddi olaylara yol açacağını söylemeyi mümkün kılan bir diğer önemli nokta ise sadece iktidar değişikliğinin değil aynı zamanda rejim değişikliğinin de yaşanmasıdır. Suriye'de yaşandı. Arap bölgesindeki az sayıda laik devletten biri olan Suriye'nin şeriata dayalı bir rejim kurma ihtimali çok yüksek. Suriye'de şeriat rejiminin kurulması bölgedeki laik devletlerin çoğunda radikal İslamcı hareketlere ilham kaynağı olacak. Bunun bazı belirtileri zaten hissediliyor.
Suriye'de 61 yıllık rejimin devrilmesi Rusya'nın Ortadoğu politikasında çok ciddi bir başarısızlığı olarak değerlendirilebilir. Beşar Esad'ın devrilmesinden önce ve Ukrayna'ya karşı savaşın başlamasından sonra Rusya'nın Ortadoğu'daki nüfuzunun azaldığını da belirtmek gerekir. Hatta pek çok siyasi gözlemci, Ukrayna'ya karşı savaşın başlamasından sonra Rusya'nın Arap coğrafyasındaki etkisinin azaldığı ve 1950'lerdeki Arap-İsrail savaşlarından bu yana en düşük düzeye indiği görüşündeydi. Moskova uzun zamandır Arap devletlerinin ana silah tedarikçilerinden biri olmuştur. Ukrayna'ya karşı savaş, Rusya'nın bu alandaki konumunun keskin bir şekilde zayıflamasına neden oldu. Öte yandan Rusya'nın Batı'nın enerji piyasalarından çekilmesi, Moskova ile bölgenin petrol ve gaz ihracatçısı ülkeleri arasındaki gerilimi artırdı. Rusya'nın ekonomik ilişkilerinin Batı'nın yaptırımlarına maruz kalması tehdidinin yarattığı korku, Moskova'nın Arap coğrafyasındaki nüfuzuna da ciddi zarar verdi. Böyle bir durumda Kremlin'in desteklediği Beşar Esad'ın iktidarının devrilmesi ve Moskova'nın eski cumhurbaşkanına sığınma hakkı tanıması, Rusya'yı Arap coğrafyasında istenmeyen bir duruma dönüştürebilir.
Beşar Esad'ın devrilmesinin etkilerini en güçlü, hatta ilk hissedecek ülkelerden biri de hiç şüphesiz İran'dır. İran, Suriye'nin kontrolünü kaybederek Orta Doğu'da büyük bir güç kaybetti. Bundan sonra İran'ın kendi sınırlarına çekilmesi süreci hızlanacak. Hamas ve Hizbullah'ın uğradığı ezici askeri yenilgilerin ardından Beşar Esad'ın devrilmesi ve İran'ın Şam'daki sadık muhaliflerinin iktidarı ele geçirmesi, İslam Devrimi'nden sonra Tahran'ın dış politikasının tamamen başarısızlığı anlamına geliyor. Tahran'daki mevcut rejimin dış politikasını yeniden düzenlemesinin mümkün olmadığı dikkate alındığında mevcut durum İran için ciddi riskler oluşturacaktır.
Suriye'de 61 yıllık rejimin devrilmesi "Astana formatında" temsil edilen üç devletten ikisi olan Rusya ve İran için ciddi bir başarısızlık olurken, Türkiye bölgedeki konumunu güçlendirdi. Ancak kalıcılığı Türkiye'nin atacağı adımlara ve bu adımlar için NATO müttefiklerinin desteğini alıp almayacağına bağlı olacaktır. Türkiye'nin Suriye'deki 61 yıllık rejimi devirmesinin Türkiye için hem fırsat hem de risk yarattığı söylenebilir.
Bir bütün olarak bakıldığında Suriye'de 61 yıllık rejimin devrilmesi, Büyük Ortadoğu'daki "bekleme rejimini" sona erdirmiş ve bir değişim sürecini başlatarak bu coğrafyadaki tüm ülkeleri etkileyebilecek bir siyasi-ideolojik dalga yaratmıştır.

Kaynak: 12 Aralık 2024, https://525.az/news/281706-boyuk-yaxin-serq-gozleme-rejimi-bitdi-deyisiklikler-merhelesi-basladi


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum