Orhan Veli / Garip Hareketi

Orhan Veli / Garip Hareketi
14 Nisan 2023 - 10:58

Orhan Veli / Garip Hareketi

​​​​​Burcu BOLAKAN

Garip Hareketi ya da Birinci Yeni Şiiri Orhan Veli Kanık, Melih Cevdet Anday, Oktay Rıfat Horozcu’nun birlikte başlattıkları şiir akımının ismidir. Okul yıllarından itibaren arkadaşlık kurmuş olan Oktay Rıfat, Melih Cevdet ve Orhan Veli Cumhuriyet Dönemi Türk şiirinde bir dönüşümün başlangıç noktasını oluşturmaktadır. Ankara Erkek Lisesi’nde pekişen dostlukları edebiyat tutkusu ve şiir sevgisi yoğunlaşarak bir harekete dönüşecektir. Üç arkadaş öncelikle lisenin yayın organı olan Sesimiz dergisinde ilk ürünlerini yayımlarlar. İlk şiirlerinde vezinli kafiyeli şiir çalışmaları yapan gençlerin şiirlerinde Ahmet Hamdi Tanpınar, Necip Fazıl Kısakürek, Ahmet Muhip Dıranas gibi isimlerin etkileri hissedilir.
Orhan Veli’nin ilk şiirleri yaşadığı dönemin özelliklerini gösterir. Vezinli kâfiyeli hatta şairane denebilecek şiirler kaleme alır. Orhan Veli’nin şiirlerinde ilk mühim kırılma noktası ise Hilmi Ziya Ülken’in çıkardığı İnsan dergisinin Ekim 1938 5. sayısında neşrettiği Kitabe-i Seng-i Mezar adlı şiirdir.  Bazı çevreler tarafından beğenilmiş olan şiir bazı çevreler tarafından çokça eleştirilmiştir. 1941 yılında yayımlanan Garip adlı kitapta Orhan Veli tarafından hazırlanan bir önsöz yer almaktadır. Orhan Veli’nin önsözünde şiirde değişiklik yapma konusundaki kesin tutumları net bir şekilde hissedilir. Kitap kapağında Orhan Veli’nin ismi yer almaktadır, Oktay Rıfat ve Melih Cevdet’in ismi ise kitabın içinde yer alır. Ayrıca kitap kapağında ‘‘Bu kitap sizi alışılmış şeylerden şüpheye davet edecektir.’’ diye yazar. Garip hareketinin ismi de bu kitaptan kaynaklanmaktadır. Kitabın ilk şiiri ‘‘Kuş ve Bulut’’ ve son şiiri ‘‘Ağaç’’ Oktay Rıfat ve Orhan Veli tarafından ortaklaşa kaleme alınmıştır. (Kolcu, 2009, s. 7-10)

Kuş ve Bulut
Kuşçu amca!
Bizim kuşumuz da var,
Ağacımız da.
Sen bize bulut ver sade.
Yüz paralık.

Ağaç
Ağaca bir taş attım;
Düşmedi taşım,
Düşmedi taşım.
Taşımı ağaç yedi;
Taşımı isterim,
Taşımı isterim! (Yalçın, s. 21,66)

Kitabe-i Seng-i Mezar
Hiçbir şeyden çekmedi dünyada
Nasırdan çektiği kadar;
Hatta çirkin yaratıldığından bile
O kadar müteessir değildi;
Kundurası vurmadığı zamanlarda
Anmazdı ama Allah'ın adını,
Günahkâr da sayılmazdı.
Yazık oldu Süleyman Efendi’ye.

Ankara, Nisan 1938. (İnsan, 1.10.1938)

II
Mesele falan değildi öyle,
To be or not to be kendisi için;
Bir akşam uyudu;
Uyanmayıverdi.
Aldılar, götürdüler.
Yıkandı, namazı kılındı, gömüldü.
Duysalar öldüğünü alacaklılar
Haklarını helal ederler elbet.
Alacağına gelince...
Alacağı yoktu zaten rahmetlinin.

Ocak 1940 (Varlık, 15.3.1940)

III
Tüfeğini deppoya koydular,
Esvabını başkasına verdiler.
Artık ne torbasında ekmek kırıntısı,
Ne matarasında dudaklarının izi;
Öyle bir ruzigar ki,
Kendi gitti,
İsmi bile kalmadı yadigâr.
Yalnız şu beyit kaldı,
Kahve ocağında, el yazısıyla:
"Ölüm Allah'ın emri,
"Ayrılık olmasaydı."

Eylül 1941 (İnsan, 1.8.1943) (Bütün Şiirleri Orhan Veli, 2017, s. 45-47)

Orhan Veli ve arkadaşları getirdikleri şiir anlayışı ile kendilerinden önceki şairleri etkiledikleri gibi 1940-1950 yılları arasında yazan kendi kuşaklarından şairler üzerinde de etkili olmuşlardır. Kendilerinden önce şiir yazmaya başlayan isimler arasında Garip etkisine Cahit Sıtkı, Ziya Osman, Tanpınar gibi şairler gösterilebilir. Kendi kuşaklarından Cahit Külebi, Necati Cumalı, Rüştü Onur, Muzaffer Tayyip Uslu gibi isimler etkilenmişler ve değişen oranlarda bu akıma zaman zaman kapılmışlardır. Bazı çevreler tarafından Garip Akımı ‘‘küçük adamın’’ şiirini yazmak isterken, şiirde ilgi merkezi olan genel insani trajedisini çıkarmış oldukları konusunda eleştirilir. 1950’li yılların ortalarında Garip Akımının açtığı yoldan gelişen İkinci Yeni Şairleri, Garip’in akla çok bağlı, düz anlatımlı şiirinin yerine imaja dayalı bir anlayış geliştirmiştir. Garipçilere Birinci Yeni adı ise İkinci Yeni Şairlerin ortaya çıkışından sonra verilmiştir.
Tanpınar’ın etkilenmesi:
Ahmet Hamdi Tanpınar’ın vezinsiz şiire geçişi oldukça geç olmuştur. Onun bu tarz şiirleri 1949-1953 yılları arasında yayımlanan sekiz şiirden ibaret kalmıştır. Tanpınar’ın şiirlerinden ‘‘Başımızın Üstünde Bir Bulutun’’ ve ‘‘Son Yağma’’ adlı şiirleri dize bakımından kırklı yıllarda yaygınlaşan kısa şiir anlayışının etkisinde kabul edilebilir.

Başımızın üstünde bir bulutun
Güneşe asılmış gölgesi
Uzakta toz hâlinde dağılan
Yoğurtçu sesi
Gün bitmeden başladı içimizde
Yarınsız insanların gecesi.

Ahmet Hamdi Tanpınar’ın vezinsiz şiire yönelmesinde Garip hareketinin etki payı vardır. Ancak, kırklı yılların egemen şiir anlayışından etkilenişi geniş boyutlara varmamıştır. Ahmet Hamdi Tanpınar, ellili yılların sonunda yayımlanan bir makalesinde Garip Akımının Türk şiirindeki yerini, öncelikle şiiri doğallaştırmak ve Türk şiirinin hâkim vasfı olan müzikaliteyi sarsmak bakımlarından önemli bir konuma yerleştirmiştir. (Sazyek, 2016, s. 406, 407)
 

Kaynaklar

Bütün Şiirleri Orhan Veli (45 b.). (2017). İstanbul: Yapı Kredi Yayınları. s. 45-47.
Kolcu, Ali İhsan. (2009). Orhan Veli'nin Poetikası. Erzurum: Salkım Söğüt Yayınları. s. 7-10.
Sazyek, Hakan. (2016). Cumhuriyet Döneminde Garip Hareketi (4 b.). Ankara: Akçağ Yayınları. s. 406,407.
Yalçın, Murat. (Kitap Editörü). (2019). Garip- Şiir Hakkında Düşünceler ve Melih Cevdet, Oktay Rıfat, Orhan Veli'den Seçilmiş Şiirler / Orhan veli (6 b.). İstanbul: Yapı Kredi Yayınları. s. 21,66.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum