MELİSA ARSLAN YAZDI: SON GELIŞMELER IŞIĞINDA TÜRK KONSEYI

Türk Konseyi Nahçıvan Anlaşması’na göre Türk Dili konuşan ülkeler arasındaki iş birliğinin sağlanması için kurulan şemsiye bir örgüttür.

MELİSA ARSLAN YAZDI: SON GELIŞMELER IŞIĞINDA TÜRK KONSEYI
18 Nisan 2020 - 17:12 - Güncelleme: 18 Nisan 2020 - 17:20

SON GELIŞMELER IŞIĞINDA TÜRK KONSEYI

MELİSA ARSLAN

Kazakistan, Kırgızistan, Türkiye ve Azerbaycan’ın taraf olduğu uluslararası anlaşma niteliğindeki Nahçıvan Anlaşması ile kurulan Türk Konseyi hükumetler arası uluslararası bir örgüttür. 1992 yılından itibaren gerçekleştirilen zirveler sürecinin kurumsallaşarak uluslararası bir örgüte dönüşmesinin temelini oluşturan Türk Dili konuşan Ülkeler İş birliği Konseyi’nin Kurulmasına Dair Nahçıvan Anlaşması 3 Ekim 2009 tarihinde Nahçıvan’da düzenlenen 9. zirve toplantısı sonucunda imzalanmıştır. Türk Konseyi Nahçıvan Anlaşması’na göre Türk Dili konuşan ülkeler arasındaki iş birliğinin sağlanması için kurulan şemsiye bir örgüttür.

Esnek bir yapıya sahip ve üyelerine tercih hakkı tanımaktadır. Ayrıca alınan kararları bağlayıcılıktan ziyade tavsiye niteliğindedir. Türk Konseyi’ni Türk Dünyası’nın siyasi çatı kuruluşu hâline dönüştüren Nahçıvan Anlaşması’nın 1. maddesine göre Türk Konseyi bir iş birliği mekanizmasıdır. Türk Konseyi çerçevesinde Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenterler Asamblesi (TÜRKPA), Türk Akademisi, Türk Kültür ve Mirası Vakfı, Türk İş Konseyi gibi kuruluşlar faaliyette bulunmaktadır. Bu açıdan çatı veya şemsiye örgüttür. Türk Akademisi, Türk Kültür ve Mirası Vakfı, TÜRKSOY, Türk Konseyi’nin uzmanlık kuruluşları iken TÜRKPA ve Türk İş Konseyi ilgili kuruluşlarıdır. Nahçıvan anlaşmasının üçüncü maddesine göre örgüt beş ana organı bünyesinde bulundurmaktadır.

Nahçıvan Anlaşmasına göre konseye üyelik mümkündür. Üyelik için herhangi bir oylama şart koşulmamaktadır. Üyelik için temel şart; üyelik için başvuracak ülkenin Türk dili konuşan bir ülke olması gerekliliğidir. Türk konseyi genel amaçlı bir bölgesel örgüttür. Halklar arasında ortak dil, tarih, gelenek ve kültür temel alınarak kurulan Türk Konseyi sadece kültürel amaçları barındıran bir örgütten ziyade siyasi, ekonomik, ticari, kültürel, hukuki vb. birçok alanda gerçekleştirmeyi hedeflediği çok yönlü amaçlara sahiptir. Türk Konseyinde, 2018 yılında Kırgızistan’da gerçekleştirilen 6. Türk Konseyi Devlet Başkanları Zirvesi’nde temelleri atılan ve 2019 yılının son aylarında somut hâle gelen bazı gelişmeler yaşanmıştır. Türk Dili Konuşan Ülkeler arasında yer alan ancak uzun yıllardır örgüte üye olmak konusunda çekingen duran Özbekistan 2019 yılında örgüte tam üye olma kararını açıklamıştır. Özbekistan’ın üyeliği Türk Dili Konuşan Ülkeler İş birliği Konseyi Devlet Başkanları 7. Zirvesi’nde resmiyet kazanacaktır. Aynı zamanda tarafsızlık politikasını dış politika aracı olarak benimseyen Türkmenistan da örgüte gözlemci ülke olarak katılmak istediğini belirtmiştir. Ayrıca Türk Dünyası uzmanları 15 Ekim 2019’da Bakü’de gerçekleştirilecek Türk Konseyi Devlet Başkanları 7. Zirvesi’nde Türkmenistan’ın konseye tam üye olabileceğini de düşünmektedir. Bunlara ek olarak Türk Konseyi gözlemci üyesi Macaristan’da Türk Konseyi’nin Avrupa Temsilciliği’nin açılmasına karar verilmiştir. Konsey’deki bu gelişmeler örgüte, üye devletlere, Türk Dünyası’na genel olarak bölge güvenliğine olumlu yönde katkı sağlayacaktır.

Özbekistan Devlet Başkanı Şevket Mirziyoyev’in “Bu ülkeye yeni bir imaj getirmeye, demokratik bir devlet ve adil bir toplum kurmaya kararlıyız. Sadece potansiyelimizi ve olası fırsatları tarafsız bir şekilde anlayabilmek için değil aynı zamanda eksikliklerimizi ve hatalarımızı giderebilmek için kendimize dışardan baktık” sözleriyle Özbekistan’ın tam üyelik kararı örtüşmektedir. Prof. Dr. Kürşad Zorlu Özbekistan’ın konseye tam üye olma kararında Erdoğan – Mirziyoyev ilişkilerinin, Kazakistan kurucu Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev’in Konseyin onursal başkanı olmasının ve diplomatik aşamada Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun çabalarının etkili olduğunu ifade etmektedir. Ayrıca konseydeki son gelişmelerde Türk konseyi Genel Sekreteri Baghdad Amreyev’in bilgi ve tecrübesinin de önemli olduğunu ifade etmektedir. Özbekistan’ın tam üyeliği bölgesel ve uluslararası sorunları çözmede birlikte hareket etme iradesini kuvvetlendirecek, çok taraflı veya ikili iş birliğinin artırılması ve geliştirilmesi hususunda konseyin faaliyetlerini artıracaktır.

Nahçıvan Anlaşması’na göre üye devletler, özel bir konuyu görüşmek için ilgili bakanlıkların kurum ve teşkilatlarının başkanlarının toplantılarını düzenlemeyi kararlaştırabilirler. (Madde 14) Özbekistan’ın üyeliği bu madde açısından bakıldığında Özbekistan kaynaklı konuşulması veya iş birliği yapılması istenen bölgeyi ilgilendiren konuların tartışılmasında konseye imkân tanımaktadır. Büyük ve derin bir mirasa sahip olan Özbekistan’ın üyeliği Türk Kültür ve Mirası Vakfı, Türk Akademisi, TÜRKSOY gibi Türk Konseyi’nin ilişki içerisinde olduğu kurumların faaliyetlerini ve işlevselliğini artıracaktır. Özbekistan Türk Konseyi aracılığıyla konseyin ilişki içerisinde olduğu beş kurumla doğrudan, Ekonomik İş birliği Organizasyonu, İslam İş birliği Teşkilatı ve yapıcı ilişkiler geliştirdiği Avrupa Güvenlik ve İş birliği Teşkilatı ile Konsey üzerinden dolaylı olarak ilişki kurabilecektir. 26 Nisan 2013’te Türk Konseyi eski Genel Sekreteri Halil Akıncı İstanbul Süreci III. Balkanlar Konferansı’nda uluslararası örgüt olarak bölgeyi sahiplendiklerini ve Afganistan’ın güvenlik ve refahını sağlama konusunda kendilerine görev düştüğünü ifade etmiştir. Bölgenin güvenliği özellikle Afganistan’ın güvenliği Türk Konseyi açısından önemlidir. Bu bağlamda Afganistan’la ortak sınıra sahip olan Özbekistan’ın Konsey’e üyeliği Afganistan’da istikrarın sağlanmasında Özbekistan’a büyük bir rol biçmektedir.

Üye devletlerin Dışişleri Bakanlıklarından Özbekistan’ın üyelik kararına dair açıklamalar yapılmıştır. Kazakistan Dışişleri Bakanlığı’ndan 16 Eylül 2019’da yapılan resmî açıklamada Özbekistan’ın daimî üyeliğini memnuniyetle karşıladıklarını ve bu üyeliğin Türk Dünyası’nın bütünleşme sürecine büyük katkı sağlayacağı belirtilmiştir. 12 Eylül 2019’da 105. Dönem Kaymakamlık kursu programında Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Özbekistan’ın Türk Konseyi sekretaryasına başvurarak katılma kararı aldığını ve Türkmenistan’ın gözlemci ülke olarak başlamak istediğini açıklamış ve bu gelişmeler vasıtasıyla Türk Konseyi’nin bölgesel bir aktör olacağını vurgulamıştır. Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada Türk Dili konuşan ülkeler arasındaki dayanışmanın güçleneceğine, tarihsel ve kültürel kardeşliğin gelişeceğine ve halkların ortak refahı ve esenliği için yürütülen işbirliğinin artacağına vurgu yapılmıştır. Türk Konseyi’ni kuran Nahçıvan Anlaşması’nın. yıldönümünde Özbekistan’ın üyelik kararının Azerbaycan açısından sembolik bir değere sahip olduğunu ve 15 Ekim 2019’da Bakü’de gerçekleşecek. Türk Konseyi Zirvesi’nde Şevkat Mirziyoyev başkanlığındaki Özbek delegasyonuna ev sahipliği yapmanın büyük onur verdiğini belirtmişlerdir14. Kırgızistan Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada Özbekistan’ın tam üyeliğinin Türk Dili konuşan ülkeler arasındaki dostluk ve birliğin güçlenmesine katkı yapacağı belirtilmiştir. Türk Konseyi Genel Sekreteri Baghdad Amreyev ise Özbekistan’ın Nahçıvan Anlaşması’nın onay sürecini 14 Eylül 2019’da tamamladığını ve bu üyelik aracılığıyla gelecek yıllarda Türk Dili konuşan ülkeler arasındaki kardeşlik bağının güçleneceğini ve yeni boyutlar kazanacağını ifade etmiştir.

Özbekistan’ın Türk Konseyi’ne üyeliğiyle birlikte konsey faaliyetlerini arttıracaktır. Türk Konseyi’nin Türk devletleri arasındaki ekonomik bütünleşmeyi güçlendirmeye çalıştığı dönemde Özbekistan’ın üyeliği Türk Dünyası’nın bütünleşmesini güçlendirecektir. Macaristan’ın Türk Konseyi’ne gözlemci üyeliği ve 19 Eylül 2019’da Konsey’in resmi ofisinin Macaristan’da açılması dil ve tarih ortaklığının bir meyvesidir.

Türk Konseyi 10. Olağanüstü Dışişleri Bakanları toplantısı 19 Eylül 2019 yılında Türk Konseyi Genel Sekreteri Baghdad Amreyev, Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Mammadyarov, Kırgızistan Dışişleri Bakanı Chingiz Aidarbekov, Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Kazakistan’ın Macaristan büyükelçisi Nurbah Rustemov’un katılımlarıyla Macaristan Dışişleri ve Ticaret Bakanı H.E. Peter Szijjorta’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilmiştir. Aynı gün Macaristan’da açılmasına karar verilen Türk Konseyi temsilciliğinin açılış töreni gerçekleştirilmiş ve toplantı bu binada yapılmıştır. Taraflar Türk Konseyi’nin Avrupa temsilciliğinin açılışının önemini vurgulamış, Türk Konseyi’nin 2025 vizyonunu ve Macaristan’ın Türk Kültür ve Miras Vakfı’nda gözlemci ülke olma başvurusunu tartışmışlardır. Dahası temsilciliğin, Türk Dili Konuşan Ülkeler arasında daha kapsamlı işbirliği ortamının oluşmasında oynayacağı kilit rolün altı çizilmiştir. Macaristan’daki söz konusu temsilciliğin açılmasının temelini 2018 yılında Kırgızistan’ın Çolpan Ata kentinde gerçekleştirilen ve Macaristan’ın gözlemci ülke sıfatıyla katıldığı19 Türk Konseyi’nin 6. Zirvesi oluşturmaktadır. Özellikle bu zirveyle birlikte Türk Konseyi ve Macaristan arasındaki ilişkilerin derinleştiği vurgulanmaktadır.

Macaristan hem Türk Dili Konuşan Ülkeler hem de Türk Konseyi ile daha yakın bağlar kuracaktır. Macaristan’da açılan temsilcilik sadece Türk Konseyi’nin Macaristan ile olan ilişkisini güçlendirmesine katkıda bulunmayacak ayrıca Türk Konseyi’nin Avrupa Birliği başta olmak üzere Avrupa kurumlarıyla arasındaki işbirliğinin gelişmesine yardımcı olacaktır. Ayrıca Macaristan Türk Konseyi’nin ilgili kuruluşları ile geniş kapsamlı işbirliği alanları geliştirme fırsatına sahip olacaktır21. Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto yeni dünya düzeninde dini, kültürel ve tarihi mirasını koruyan ulusal çıkarlarını savunan ve kimliğini korumak için direnenlerin kazanan aktörler olacağını vurgulamıştır. Peter, bu temsilciliğin açılışının Doğu ve Batı arasındaki işbirliğini geliştirmek için Macaristan’ın çabaladığının göstergesi olduğunu ifade etmiştir. Macaristan Başbakanı Victor Orban’ın da vurguladığı gibi Türk-Macar kültür ve tarih mirasının inşa edilmesi, Macaristan ve Konseye taraf devletler arasında işbirliğinin geliştirilmesi tüm taraflara yarar sağlayacaktır.

Son gelişmelere paralel olarak Konsey, üye devletler arasında geniş kapsamlı ilişkileri arttırmak maksadıyla yeni işbirliği alanları tasarlayacaktır. Üye devletler arasında siyasi, ekonomik ve toplumsal işbirliğinin artması ve sürekli hâle gelmesi üye ülkelerin gerçek bir Türk birliği oluşturmalarına katkı sağlayacaktır. Üye devletleri ilgilendiren konularda görüş alışverişinin yapılmasını mümkün kılan yıllık gerçekleştirilen devlet başkanları zirvesi sayesinde Özbekistan’da ulusal veya bölgesel çaptaki konularda özellikle Afganistan başta olmak üzere bölge güvenliğini ilgilendiren konularda görüş alışverişinde bulunup söz hakkına sahip olacaktır. Ayrıca yaşanan sorunlar karşısında tüm Türk devletlerinin tek vücut olmasının yolu açılacaktır.

Özbekistan’ın Türk Konseyi’ne tam üyeliği, Macaristan’da Türk Konseyi temsilciliğinin açılması ve Türkmenistan’ın gözlemci üye olması Türk Dünyası’nın siyasi çatı kuruluşu olan Türk Konseyi’nin uluslararası sistemde küresel ve bölgesel bir aktör hâline gelmesine ivme kazandıracaktır. Türk Dünyası daha fazla birbirine kenetlenecektir. Bu son gelişmelerle birlikte, H. Mackinder ve Alfred Mahan gibi jeostratejislerin teorilerinde önemini belirttikleri Avrasya’da Türk Konseyi kendi payına düşen rolü yerine getirme kabiliyetini artıracaktır.

ANKASAM Avrasya Masası Kıdemli Araştırmacısı Dr. Abdrasul Isakov, Türkmenistan’ın Konsey’de gözlemci üye, Özbekistan’ın ise tam üye olması ayrıca örgütün Macaristan üzerinden açılım yapmasının Avrasya’da bulunan Türk devletleri için önemli bir kazanım olduğunu belirtmektedir. Türk Konseyi’ndeki son gelişmeler ışığında örgüt uluslararası meselelere yönelik ortak bir Türk söylemi oluşturma şansına sahip olacaktır. Özbekistan ve Türk Konseyi’ne üye ülkeler karşılıklı olarak birçok alanda ve sektörde işbirliği yapma fırsatına sahip olacak ve bu işbirliği yatırımcılar için de faydalı olacaktır. Prof. Dr. Kürşad Zorlu’nun da ifade ettiği gibi bu son gelişmeler, Avrupa’ya ulaşmayı hedefleyen transit yolun ve Kuşak-Yol Girişimi kapsamındaki orta koridorun canlanmasında etkili bir işleve sahip olacaktır. Sonuç olarak, Türk dili konuşan ülkeler arasındaki ikili ve çok taraflı işbirliği yeni ve işlevi sürekli artan bir seviyeye ulaşacaktır. Örgütün benimsediği amaçları gerçekleştirmek, birlik ruhuyla hareket ederek işbirliğini artırmak, Avrasya’da etkili bir örgüt olmak gibi birçok amacı gerçekleştirmek için tüm üye devletler ortak çabalarını artırmalıdır.

Kaynakça:

Terzioğlu, S.S., Uluslararası Hukuk Açısından Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi, Uluslararası Hukuk ve Politika, 9/36, 2013.

Ruslan Rehimov, 13.10.2019, Türk konseyi liderleri Bakü’de toplanacak, AA, https:// www.aa.com.tr/tr/dunya/turk-konseyi-liderleri-bakude-toplanacak-/1611907 Erişim Tarihi: 14.10.2019.

Zorlu, K. (16.09.2019) Türk Konseyi tarihi bir dönüm noktasında, Anadolu Ajansı, https://www.aa.com.tr/tr/analiz/turk-konseyi-tarihi-bir-donum-noktasinda/1585009?fbclid=IwAR024na1bG6hzMvKej6jnKHxE2Y5Eg4yQTAhkkogaopRsBpO2_mwIIEmKVo, Erişim Tarihi: 17.09.2019.

Yılmaz, M., 18.09.2019, Türk Keneşi Macaristan’da ofis açıyor, AA, https:// www.aa.com.tr/tr/dunya/turk-kenesi-macaristanda-ofis-aciyor/1587723?fbclid=IwAR18irfNcGvq0u6JIPMwlqVCQeMK1sC7yl1cDeZcq7yudo6KHds9t8TtvKY, Erişim Tarihi:21.09.2019.

Çiviler, A. (Şubat 2014), Avrasya’da Bölgesel Bir İşleyiş Mekanizması: Türk Konseyi, Rapor No:2 AVİM.

Yazıyı aldığımız kaynak: http://twesco.org/wp-content/uploads/2020/01/GLOBAL-Turk-1-2-2019.pdf

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum