Mehmet BOZKUŞ: GÜÇ OLMA YOLUNDA ÇEKİŞME ALANLARI

2021 yılı pandemi,siyaset,uluslararası ilişkiler,bölgesel gelişmeler,serbest ticaret anlaşmaları ile yeni stratejik ortaklık anlaşmaları, Asya’dan Afrika’ya, AB’den,Balkanlara ve Brexit ile yeni planlar dahilinde İngiltere’nin arayışları ,Rusya ile ilişkiler ve Çin’in AB ve Rcep anlaşması ile dünya ticaret sistemlerini ve finans sistemlerini kontrol etme ve yeni yapılanmaların temelini atma ve sessiz güç olarak ülkeler üzerindeki etkinliğinin en büyük yapısı olan ekonomik ihtiyaçlarını karşılamak üzerine kurulu ülkeleri ele geçirme stratejilerinin artacağı ve uluslararası ilişkilerde yumuşak sertlik politikalarının artacağı bir dönem olarak ortaya çıkacaktır.
Gelişmekte olan ülkelerin pandemi ile mücadelede ekonomik birikimlerinin büyük bir kısmını harcamaları ile ortaya çıkan, ekonomik olarak zayıflayan bir çok ülkenin yeni dünya düzeninde nasıl ele geçirilmesi ve yönetilmesi için emperyal devletlerin daha çok sahada yeni savaş ve zayıflatma stratejileri üzerinden saldırılarda bulunacağı, siyasi ve ekonomik saldırılara karşı ülkelerin tedbirler alması gereken bir süreçler dönemindeyiz.
Yeni dünya düzeni ile oluşmaya başlayan bölgesel ve küresel ülkelerin kendi hinterlant yapılanmalarını oluşturmaya başladığı, prestij kaybına uğrayan emperyal

yapıların daha önceden yönettiği bir çok ülkede bu durum ile karşılaşılacaktır.
Emperyal devletlerin yaşamsal alanlarından olan bölgemiz, kriz ve kaos üzerinden enerji ve ticaret yollarının geçiş noktalarının bulunduğu bölgemizde, küresel güçlerin sahada farkılı gruplarla müttefik düşman olarak birbirlerini görecekleri bir süreç başlamıştır.
ABD ve AB’nin Türkiye’nin bölgedeki etkisini yok etme ve ülke yönetimine karşı açıktan ifadeleri ve yayınladıkları raporlar ile siyasetten, ekonomiye kadar bir çok alanda hedefe almaları bunu yapmak için düne kadar yaptıkları bütün hamlelerin Türkiye’nin istikrarlı şekilde cevap vermesi ile başaramayanların yeni stratejiler üzerinden saldırıya başladıkları görülmektedir.
Türkiye’nin dış politika adımlarındaki başarıları ile bölgemizdeki emellerine ulaşmalarının önündeki en büyük engel olarak ülkemizi gördükleridir.
Türkiye’ye karşı istikrar ortamını yok etmek üzere içerideki birlikteliği yıkmak üzerinden siyasi,ekonomik,kültürel,sosyal medya ve manevi değerler üzerinden yeni hamlelerini görmekteyiz.
Türk siyasetinin bunun karşısında mutlaka üretken siyasete dönmesi ve tedbirleri alarak toplumsal bilinçlenme çalışmalarını yapması gerektiğidir.
Türkiye, ABD ve AB ilişkilerinin, Biden yönetime geldikten sonra nasıl şekilleneceği,AB’nin karar alma süreçlerinde Biden yönetiminden güç alarak hareket edeceği ortaya çıktığı,Biden yönetiminin, bölgemizdeki sorunlara

baktığımızda varlığını devam ettirmek isteyeceğini,karar alma süreçlerinde bulunmak isteyeceği bunun içinde elindeki bütün kozları sahneye koyacağı görülmektedir.
Bölgemizde ;
Ukrayna üzerinden Rusya ve ABD çekişmeleri ve AB’nin yaklaşımı,
İsrail üzerinden İran’a karşı oluşturulacak yeni hamleler, Bölgemizdeki etnik yapılar üzerinden ülkelerin karıştırılması, Suriye’de siyasi istikrarsızlık,bölünme,sözde terör devleti oluşturma,sınır yapıları oluşturma yeni devletleri tanıma süreçlerine girilmesi,
Irak içinde karışıklık, İran yanlısı yapılara karşı müdahale,bölünme ile ortaya çıkacak yapılar,
Ortadoğu ülkelerini aşırı derecede silahlandırma politikaları ile ortaya çıkan ülkesel çekişmeler ve küresel enerji yönetimlerinin karşılacağı durumlar,
Petrol karşılığı silah dengesi stratejisinin yeniden değerlendirilmesi,
Brexit sonrası İngiltere’nin Türkiye ve Çin ile yaptığı ticaret anlaşmaları ve ABD’nin yaklaşımı,
AB’nin Çin ile ticaret anlaşması imzalaması,
AB’yi Türkiye’ye karşı kullanmasının yaratacağı etkiler, Suudi Arabistan ve dahilindeki ülkelerdeki yönetimsel korkuların yok edilemesi politikalarının tehdit unsura dönmesi,
ABD savunma sanayi şirketlerinin bölgesel etkilerindeki yeni durumlar,
Libya ve Afrika kıtasındaki etkinlik kırma ve etkinlik artırma , Karadeniz üzerinden Türkiye ile komşuları arasında kriz ve kaos çıkarma hamleleri,

Yunanistan ve Kıbrıs sorunları ile Türkiye’yi istedikleri gibi yönetme talepleri,
Kafkasyada yeni oluşumların önüne geçme,
Rusya,Çin ABD çekişmeleri ile Türkiye’nin etkisi,
Çin’in ortadoğuya askeri olarak intikal etmesi ve yaratacağı etki ile hakimiyet alanında varolmak istemesi ve Hürmüz boğazında oluşacak sorunlar dahil olmak üzere bir çok sorunun çözüm süreçlerinde ABD,Rusya çekişmesine sahne olması beklenirken Türkiye’siz hiç bir karar alınamayacağı dolayısıyla ABD’nin Türkiye’yi kendi yanında tutmak için bir çok alanda yaptırımlar üzerinden tehdit ettiği gerçeğidir.
Küresel güçler, yeni dünya düzeninde yerlerini şekillendirmek için bir çok anlaşmaları diğer ülkeler ile yapmaya başlamaları ile ortaya çıkan yeni güç sisteminde, öncü güç, orta güç ve yumruksal güç yapılanması ile sistemlerini ülkeler üzerinden oluşturduklarıdır.
Türkiye’nin,kendi siyaseti üzerinden kim ve hangi ülke ne söyler söyleminden çıkan, kendi kararları ile karan alan ve uygulayan bir ülke olduğu, demokratik kontrol ve gözetim altında olan bir savunma gücüne sahip olması, gerçeğini ABD ve emperyal yapılanmanın anlaması ve kabul edilmesi ile ilişkilerin düzeleceği gerçeğini görmeleridir.

Mehmet BOZKUŞ