Libya'da Türk askerinin cesaretine hayran kaldım

Kritik bölgeler de dahil olmak üzere çoğu zaman Türk askerinin yanında yer alarak müziğiyle onlara katkı sunan ünlü klarnet virtüözü Serkan Çağrı, yaşadığı deneyimleri SavunmaTR ekibiyle paylaştı. 

Vatanın muhafazasını sağlayan Kahraman Türk askerine bir nebze de olsa katkı sağlamaya çalıştıklarını söyleyen Serkan Çağrı, şu şekilde konuştu:

"Türk askerinin moralinin bozuk olduğu zamanlarda müziğimle askerlerimize moral olmak benim için büyük bir mutluluk ve gurur kaynağıdır. Türk vatanının bölünmez bütünlüğünü koruyan savunan canımızı emanet ettiğimiz Türk ordusu, Türk askeri bizim için en büyük gurur kaynağıdır. Kendilerine minnet borcumuz vardır. Dün neyse bugün de aynı şekilde bu ülkenin ordusu her zaman fedakârca ve korkusuzca vatanını ve milletini savunmuştur. Savunmaya da devam ediyor. Bizler de tabii ki bu süreçte onların bulunduğu koşullara müziğimizle morallerine bir nebze de olsa katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Bunun için müziğimle her zaman yanlarında olmaktan gurur ve şeref duyuyorum. Türk ordusunun gücüne gerçekten çocukluğumdan beri hayranlık duyan biriyim. Geçmişte ve bugün ordumuzun cesareti ve fedakarlıkları, olaylara müdahale ediş şekli ve merhameti tüm dünya ülkelerine örnektir. Bu yüzden milletimi ve ordumu seviyorum."

"Türk askerinin yanında olmanın yanlış bir şey olduğunu düşünmek başlı başına yanlıştır"

Türk askerine konser verdiği için aldığı tepkileri değerlendiren Çağrı, siyasi tepkilerin haksız ve yersiz olduğunun altını çizerek şunları kaydetti:

"Bununla ilgili geçmiş zamanda yaptığımız bir ziyarette siyasi bir tepki olmuştu. Türk askerine konser verdiğimizde veya ziyaret ettiğimizde gördüğümüz bu tepkilerin haksız ve yersiz olduğunu düşünüyorum. Hepimiz için önemli olan tek millet tek vatan olgusunu yaşatmak. Bunu da kimseye fırsat vermeden kendi içimizde meselelerimizi hallederek özümüze bağlı kalarak halletmemiz gerekiyor. Türk askerine yaptığımız ziyaretin tepkisi belki farklı açılardan değerlendirebilir ama özünde sanatçının Türk askerine yaptığı ziyaret bence şereftir. Şerefli şekilde bir vatan görevinde bulunanı ziyaret etmek hem sevaptır hem de iyi bir davranıştır. Buna tepki oluşması çok anlamsızdır. Türk askerinin yanında olmanın yanlış bir şey olduğunu düşünmek başlı başına yanlıştır. Bu vatan hepimizin bu vatanın savunucusu olan her bir fert, bu vatanın bölünmez bütünlüğünü savunan herkes bu vatanın öz evladıdır, milletini gerçekten sevendir. Medya aracılığıyla veya bazı kişilerin durumu çarpıtması sonucunda konuyu hiç bilmeyenlerin tepki göstermesi durumu oluşmuştur ve bu üzücü bir durumdur. İyi niyetli bu ziyaretlere gösterilen negatif tepkiler ziyaretin gerçek anlamını kaybetmesine vesile olmaktadır. Sadece bizleri değil askerlerimizi de üzmektedir. Bizim orada askerimizle samimimi sohbetimiz bu tepkiler karşısında gölgelendi. Askerlerimiz ile yaptığımız karşılıklı görüşmelerde daha sonrasında da görüşmek üzere telefonlarımızı alıp vermiştik. Oradaki askerlerden aldığımız telefonlar mesajlar karşısında onların da bu haberler karşısında üzüldüğünü görmek bizi üzmüştür.

Ayrıca Türk askerine bulundukları yerlerde konser verdiğimde tepkiler gördük. Sadece ziyaret değil konser verdiğimiz için de tepki gördük. Verilen tepki beni çok üzdü. Bu ziyaretler tamamen gönüllü ziyaretlerdi. O fedakarlığa bizim bir konser vermemiz hiç de çok değil bunu gönüllü yapmamız da ayrıca söz konusu edilmemelidir. Her zaman seve seve ve her noktada Türk askerimiz için konser veririz. Ancak içinde bulunduğumuz şartları uzaktan görenler bunun da bir maliyet olduğunu düşünerek bir bedel karşılığında orada olduğumuzu düşündü. Biz Libya’da, Bakü’de ve Suriye sınırında yaptığımız konserleri seve seve gönüllü olarak yaptık ve bundan da gurur duyduk. Türk askerinin yanında görülmek onlara konser verirken oradaki fotoğraflardan görünen manzarayı neden eleştirdiklerini anlamadığım tepkiler oldu. Bunlar hoş şeyler değil bu çalışmaların birlik ve beraberliği baltalamaması gerekiyor.

Vatan söz konusu olduğunda her şey teferruattır derler ya o yüzden asker ziyaretlerine kimin gidip gitmediğini sorgulamamak gerekir. Çünkü bunu gölgelemek doğru bir şey değil. Dünyanın her yerinde asker ziyareti yapılır. Özellikle de dünyaca ünlü sanatçılar askerlere moral konserleri vermektedir. Bizim ülkemizde bunun yapılmasını farklı gözle görenler gerçekten bu durumu görmezden gelen ve çarpıtmaya çalışan insanlardır. Ordumuzun siyasi söylemlere malzeme edilmemesi en büyük arzumuz, ordumuzu korumak zorundayız."

"Libya’da Türk askerinin cesaretine hayran kaldım"

Libya, Hatay sınırında Türk askerlerinin yanında yer alan Serkan Çağrı, burada bulunmanın uyandırdığı hissiyatı aşağıdaki cümlelerle ifade etti:

"Türk ordumuzun bulunduğu tüm kritik noktalarda büyük bir hassasiyetle, barışçıl bir şekilde bizi temsil ettiğini görmek bizi Türk milletinin bir ferdi olarak mutlu etti. Hepsi bu vatanın evladı, onların anneleri babaları aileleri onlarla hem gururlanıyorlar hem de ister istemez endişe duyuyorlar ancak Türk askerimizin gittiği noktalarda barış yanlısı olarak bulunduğunu yerinde gördüm. Özellikle Libya’da Türk askerinin cesaretine hayran kaldım. Komutanlarımızın askerlerimizin ne büyük fedakarlıklarda bulunduklarını gördüm. Oranın vatandaşlarına sağlıktan tutun birçok alanda sosyal yaşamlarına katkı sağlamak üzere birçok donanım gönderiliyor. Gün boyu askerlerimizle ve komutanlarımızla sohbet etme şansımız oldu. Kısacası dertleştik. Biz de onların memleket özlemlerini gidermeye çalıştık. Gözlerindeki bakıştan ve bize hissettirdikleri mutluluktan etkilenmemek elde değil. Bize, kardeşini, annesini, babasını görmüş gibi sarıldılar. Bu durum tabii ki bizi çok etkiledi. Bu atmosferde bulunmak bizim için büyük bir şereftir. Her zamanda bu atmosferde bulunmak için elimizden geleni yapmaya hazırız. Kritik noktalarda askerimiz için endişe duyuyoruz. Orada yaşanan olaylara baktığımız içerideki karmaşa ortamının ister istemez askerimize de sıçradığını biliyor olmamız oradaki askerlerimiz için endişelenmemize yol açıyor. Orada tamamen barışçıl ve güvenlik ve sosyal donanımlara kadar yardımsever bir milletin evlatları olarak bulunuyorlar. Bunu orada görmek bizi vatanımızı gururlandıracak bir şeydir."

"Ortak şarkılarını orada duymak onlara gerçekten büyük bir mutluluk veriyor"

Normal konserler ile askerlere verilen konser deneyimlerinin arasındaki farkı aktaran Çağrı, askerlere psikolojik olarak destek vermenin önemine vurgu yaptı: 

"Askerlerimize verdiğimiz konserlerle normal sahnelerimiz arasında yaşadığımız farklı duyguları hissediyoruz. Çünkü oradaki askerlerimiz ailelerinden uzakta görev yapıyorlar. Uzakta oldukları için büyük bir hasretlik var. Bu kolay bir şey değil. O yüzden onların yaşadıkları duygulara tercüman olmak için müziğimizle yer alıyoruz. Dolayısıyla onların duygularına erişebilmek adına repertuvarların da farkı oluyor. Ayrıca her bir askerin gönlünde müziğin hoş bir şey oluşturması onlara psikolojik olarak destek vermesi gönüllerinde bir ferahlık oluşturması daha doğrusu şifa vermesi benim en çok önemsediğim şeylerden. O yüzden böyle ortamlarda titizlikle bir repertuvar yapıyorum. Bazen tabii ki de onların isteklerine de yer vermemiz gerekiyor. Ortak şarkılarını orada duymak onlara gerçekten büyük bir mutluluk veriyor. Dolayısıyla askerlerimizin isteklerini de oluşturuyoruz. O atmosferin içinde bulunmak sizi farklı duygulara sevk ediyor. Zaten müzisyenin en büyük özelliklerinden biri bulunduğu ortama ve şartlara göre etkilenip ona göre müzik yapmasıdır. Bende de öyle oluyor ve o andaki repertuvarı oluşturuyorum. Ben hiçbir konserime önceden repertuvar hazırlamam. Konser alanındaki atmosferi hissettikten sonra oluşturuyorum."

"Mavi vatan bölünmez bir bütündür ve sonuna kadar da nefesimle bunu desteklemeye devam edeceğim"

"Mavi Vatan Nefes alıyor" projesine yönelik fikirlerini paylaşan Çağrı, Mavi Vatan'ın kendisi için çok şey ifade ettiğini belirterek şu değerlendirmelerde bulundu:
 

" 'Mavi Vatan Nefes Alıyor' sloganıyla bir aksiyon çekimi yapmıştım. Bu projeyi uzun yıllar önce düşünmüştüm aslında ama bazı klarnet tutkunları benden önce gerçekleştirdi. Açıkçası şöyle bir şey var küçüklükten beri yükseklik korkum vardı, yıllar içinde bu fobimi aşmak için korkumun üzerine gitmem gerektiğini biliyordum ve bu şekilde yükseklik korkumu aştım. Geçtiğimiz yıllarda Ege’de sular tekrar ısındı ve mavi vatanımızın bölünmez bütünlüğü tekrar söz konusu oldu. Bunun için de ben de bir müzisyen olarak vatanımın tüm sorunlarına müziğimle ortak olmaya çalıştım. Bunu görmezden gelmedim. Bunu başkalarının ne düşüneceğini kimin ne eleştiri yapacağını hesaba katmadan mavi vatanın bu şekilde bir aksiyonla temsil edilebileceğini düşündüm. Bu nedenle Babadağ’da arkadaşlarımla beraber Ayten Alpman’ın Memleketim isimli eserini gökyüzünde çalmaya çalıştım. Umarım bu herkesi mavi vatan üzerindeki duygusunu düşüncesine müzik aracılığı ile birlik beraberlik duygusu oluşturmuştur.

Mavi vatan benim için çok şey ifade ediyor. Bizim olmazsa olmaz haklarımız var ihlal edilmemesi gereken suistimal edilen durumlar karşısında vatan toprağında olduğu kadar mavi vatana da sahip çıkmak gerekir. Herkes bunu aslında kendi işi ile kendi yöntemleri ile yapabilir. Ben her zaman ülkeme destek vermek için müziğimle kurgular yapmış, memleketimin yaşadığı duygu ve düşüncelere müziğimle aracı olmaya çalışmış biriyim. Benim duygu ve düşüncelerim her zaman nettir, net olmaya da devam edecek. Mavi vatan bölünmez bir bütündür ve sonuna kadar da nefesimle bunu desteklemeye devam edeceğim."
Kaynak: