Kritovulos Tarihi'ni Okumanın Tam Zamanı - Dr. Mahfi Eğilmez

Kritovulos Tarihi'ni Okumanın Tam Zamanı - Dr. Mahfi Eğilmez
19 Temmuz 2020 - 15:33 - Güncelleme: 19 Temmuz 2020 - 15:39

Kritovulos Tarihi'ni Okumanın Tam Zamanı

Asıl adıyla Mihail Kritopulos, bilinen adıyla Kritovulos 1410 yılında Gökçeada’da doğmuş, 1470 yılında Aynaroz’da (Yunanistan) ölmüş. Fatih Sultan Mehmet’in hükümdarlık süresinin 1453 – 1467 yılları arasını kapsayan tarih kitabını padişaha “Bahtiyar, mazhar ve muzaffer, üstün ve yenilmez, Tanrı’nın yardımıyla karanın ve denizin egemeni, şahların şahı, yüce imparator Mehmed’e kullarının kulu adalı Kritovulos’tan” diye yazdığı ithaf mektubuyla takdim etmiş.
Kritovulos, kitabında Osmanlı askerlerinin İstanbul’a girişini şöyle anlatıyor:  
‘Sonra, orada bulunan birçok insan kılıçtan geçirildi…karşı koymaya çalışanlarla dua etmek üzere kiliselere sığınanların tümü, erkek, kadın ya da çocuk olduklarına bakılmaksızın acımasızca öldürüldü…Kıyım konusunda doyuma ulaştıktan ve şehri ele geçirdikten sonra, askerlerden bazıları birliklerine göre dizilmiş halde asillerin konaklarını yağmalayıp talan ettiler, diğerleri kiliseleri yağmaladılar. Kimileri yağmalamak, çalmak, ganimet toplamak, yaş ve sınıf farkı gözetmeksizin erkek, kadın, çocuk, genç, yaşlı, din adamı ve keşişleri öldürmek, kirletmek ve esir almak üzere evlere dağıldılar…Korkunç, yürekler acısı ve herhangi bir trajediden daha acıklı olaylar sergileniyordu…Hangi kötülüğü yapmadılar ki? Yırtıcı vahşi hayvanlar gibi evlerin içine atlayarak kabaca çekiştiriyor, sürüklüyor, parçalıyor, hayasızca kaçırarak yolun ortasında kirletiyorlardı…Kiliselerin kirletilmesi, talan edilerek yağmalanması kelimelerle nasıl anlatılabilir?...Mihraplardan aldıkları kutsal kaplarda içki içip sarhoş oluyor(lardı)…[i]
 
Fethin beklenen süreye göre çok uzaması Fatih’in askeri gayrete getirmek için onlara ‘üç günlük yağma’ sözü vermesine, ancak fetihten sonra girişilen yağmanın şehri yakıp yıkmaya vardığını haber alınca şehre girerek yağmayı durdurmasına yol açtığı söylenir. Kritovulos, kitabında Fatih’in kente girişini şöyle anlatıyor: 
 
‘Bunlardan sonra sultan, Polis’e (İstanbul’a) girerek, büyüklük, konum, parlaklık ve güzelliğini, çok sayıdaki kiliseleriyle kamu binalarının ihtişamını, sıradan halkla seçkinlerin evlerinin hoşluğunu ve limanla tersanelerinin konumunu büyük bir dikkatle teftiş etti…Ölenlerin çokluğunu, evlerin boşaldığını, şehrin tümüyle uğradığı yıkımı, felaket ve tahribatı da gördü. Yapılan bu yıkım ve talan için birden acıma ve pişmanlık duygularına kapılarak gözleri yaşlarla doldu, derin derin iç geçirerek, üzüntüyle: “Nasıl bir şehri talan ve yıkıma terk ettik?” dedi. Canı o derece yanmıştı…Söylencelerde ve tarihi eserlerde anılan, bu şehrin dengi olabilecek büyüklükteki başka eski şehirlerden hiçbirinin fethi bu kadar sert ve haşin olmamıştı.[ii]
 
Kritovulos, yazdığı tarih kitabını Fatih Sultan Mehmet’e takdim ettiği için bunları padişahın onayı olmaksızın yazmış olduğu düşünülemez. Dolayısıyla burada yazılanlar, bir dönemi veya kişiyi kötülemek amaçlı yazılan kitaplardan farklıdır. İstanbul’un fethinde aşırılıklara kaçılmış olabilir ama Portekizlilerin, İspanyolların, İngilizlerin fethettikleri yerlerde yaptıkları farklı değildir. Her dönem, o dönemde geçerli koşullar ışığında değerlendirilmelidir. O nedenle bunları, dünyada başka yerde olmuyormuş gibi abartıp, bir Osmanlı düşmanlığına dönüştürmek doğru değildir. Doğru olmayan bir başka mesele de bu gerçekleri görmezden gelip Osmanlının düşmanlarına hoşgörü gösterdiğinden söz etmektir.
 
Daha önce de bu kitaptan söz etmiş ve okumanızı önermiştim, günümüzde yeniden alevlenen tartışmalar açısından bu kitabı okumanızın, okuduysanız da bir kez daha gözden geçirmenizin tam zamanı olduğunu düşünüyorum.
 

 
[i] Kritovulos Tarihi (1451 – 1467), Çeviren: Ari Çokona, T. İş Bankası Kültür Yayınları, Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi, 208, sayfa 83 – 89.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Günün Başlıkları