KAYBOLAN ÇIĞLIK-16
Neden diye sormaktan alamıyorum kendimi. Kader, kısmet, nasip, bunlar bana yetmiyor. İçim daralıyor, içim yanıyor, ben böyle biri olmak istemiyorum. Çok daha fazlası olacak, olabilecekken bir hiç olmak istemiyorum.
30 Eylül 2024 - 23:56
KAYBOLAN ÇIĞLIK-16
Aslı Güzel’den ifşa…
Ne zamandır yazmıyorum, bilmiyorum, çok şeyden vazgeçtim, çok şeyi yuttum. Hayallerim, amaçlarım, hedeflerim, ideallerim, asla yapmam dediklerim, asla vazgeçemedim geçemem dediklerim, hepsinden vazgeçtim.
Yaşıyorum ama annemin hatırına, mezarımın olmaması ölmediğim anlamına gelmiyor. Ağır geliyor artık bir şeyleri yutmak, içimi daraltıyor yaşamak, onlar üzülmesin diye hayattayım.
Benden destek alanlar yıkılmasın diye dik duruyorum, ayaktayım. Bomboş ve hissizim, yine bedensel olarak acı içindeyim. Kimseyi hak ettiğimi düşünmüyorum, nokta noktaya yazacağım galiba. Çünkü iç sesim aradan geçen bunca zamana karşın hala onun merhametini istiyor.
Tek istediğim bu galiba, merhamet… Biri saçlarımı okşasın ve bana yanında yeniden hissedeceğimi söylesin. Ne olur sanki yumuşak yaklaşsalar, hiç kimse merhamet göstermiyor. Kimse beni avutmuyor, bak ağlayasım var ama kimseye ağlayamıyorum.
Ona gidersem şefkatle yaklaşır mı emin değilim. Muhtemelen yaklaşmayacak, muhtemelen ağzıma tükürecek ama denemiyorum. Denemeye değer beni anlıyor musun?
Kırılmak umurumda değil, ben sadece şefkat istiyorum. Çok az bile olsa bana şefkat gösterilsin istiyorum. Yazmadım çünkü o cesareti bulamadım, terslerse ben biterdim ve ben bitmeye hazır değilim.
Artık Yirmi yaşındayım, dengesizim, bir an gülüyorum, bir an ağlıyorum. Önceden tarafsızdım hep. Artık hiç tarafsız olamıyorum. Kimim, hayallerim var mı, şu an yaşayan ben miyim, bilmiyorum. Üşümek istiyorum, ruhum buz tutsun, zihnim gene bir şeyleri düşünmeye başlasın, istiyorum. Bıktım galiba…
Yazmaya başlayanla şu andaki kişi ben değilim. Bundan bir ay sonrasında evli birisi olacağım, çok kırgın çok kızgınım herkese. İlk başta da kendime, mecbur kaldığım şeylere, bir ömür bunun pişmanlığını mı yaşayacağım?
Neden diye sormaktan alamıyorum kendimi. Kader, kısmet, nasip, bunlar bana yetmiyor. İçim daralıyor, içim yanıyor, ben böyle biri olmak istemiyorum. Çok daha fazlası olacak, olabilecekken bir hiç olmak istemiyorum.
Sözün bittiği yerdeyim!!!
Ya cihat gerek bize, ya da zalimi helak edecek afet. Ya rab her şeyin hayırlısını bilen ve kalpleri gören sensin. Gördükçe gözümüzden akan yaşları ve titrek ellerle mahzun, acı dolu bir sesle ettiğimiz duaları, en hayırlısını da bilen sensin, veren de sensin.
Muammer AZMAK 23.07.2024
Aslı Güzel’den ifşa…
Ne zamandır yazmıyorum, bilmiyorum, çok şeyden vazgeçtim, çok şeyi yuttum. Hayallerim, amaçlarım, hedeflerim, ideallerim, asla yapmam dediklerim, asla vazgeçemedim geçemem dediklerim, hepsinden vazgeçtim.
Yaşıyorum ama annemin hatırına, mezarımın olmaması ölmediğim anlamına gelmiyor. Ağır geliyor artık bir şeyleri yutmak, içimi daraltıyor yaşamak, onlar üzülmesin diye hayattayım.
Benden destek alanlar yıkılmasın diye dik duruyorum, ayaktayım. Bomboş ve hissizim, yine bedensel olarak acı içindeyim. Kimseyi hak ettiğimi düşünmüyorum, nokta noktaya yazacağım galiba. Çünkü iç sesim aradan geçen bunca zamana karşın hala onun merhametini istiyor.
Tek istediğim bu galiba, merhamet… Biri saçlarımı okşasın ve bana yanında yeniden hissedeceğimi söylesin. Ne olur sanki yumuşak yaklaşsalar, hiç kimse merhamet göstermiyor. Kimse beni avutmuyor, bak ağlayasım var ama kimseye ağlayamıyorum.
Ona gidersem şefkatle yaklaşır mı emin değilim. Muhtemelen yaklaşmayacak, muhtemelen ağzıma tükürecek ama denemiyorum. Denemeye değer beni anlıyor musun?
Kırılmak umurumda değil, ben sadece şefkat istiyorum. Çok az bile olsa bana şefkat gösterilsin istiyorum. Yazmadım çünkü o cesareti bulamadım, terslerse ben biterdim ve ben bitmeye hazır değilim.
Artık Yirmi yaşındayım, dengesizim, bir an gülüyorum, bir an ağlıyorum. Önceden tarafsızdım hep. Artık hiç tarafsız olamıyorum. Kimim, hayallerim var mı, şu an yaşayan ben miyim, bilmiyorum. Üşümek istiyorum, ruhum buz tutsun, zihnim gene bir şeyleri düşünmeye başlasın, istiyorum. Bıktım galiba…
Yazmaya başlayanla şu andaki kişi ben değilim. Bundan bir ay sonrasında evli birisi olacağım, çok kırgın çok kızgınım herkese. İlk başta da kendime, mecbur kaldığım şeylere, bir ömür bunun pişmanlığını mı yaşayacağım?
Neden diye sormaktan alamıyorum kendimi. Kader, kısmet, nasip, bunlar bana yetmiyor. İçim daralıyor, içim yanıyor, ben böyle biri olmak istemiyorum. Çok daha fazlası olacak, olabilecekken bir hiç olmak istemiyorum.
Sözün bittiği yerdeyim!!!
Ya cihat gerek bize, ya da zalimi helak edecek afet. Ya rab her şeyin hayırlısını bilen ve kalpleri gören sensin. Gördükçe gözümüzden akan yaşları ve titrek ellerle mahzun, acı dolu bir sesle ettiğimiz duaları, en hayırlısını da bilen sensin, veren de sensin.
Muammer AZMAK 23.07.2024
FACEBOOK YORUMLAR