İnam ATA (Asıf Ata) - BİZİM NEVRUZ

Nevruz’un özü, kadim çağlardan beri ruhlarımızda yaşayan izleri bugün de âşık sanatı, muğamat vb. sanatlarda yansımaktadır.

İnam ATA (Asıf Ata) - BİZİM NEVRUZ
21 Mart 2025 - 09:53

İnam Ata'nın (Asıf Ata) "Bizim Nevruz" şiiri, Nevruz'un özünde yer alan manevi Ateş geleneği çizgisinin dokunulmazlığını savunurken, Azerbaycan Nevruz'unun eşsizliğini ve benzersizliğini teyit etmektedir. Nevruz'un teizmden gelen özü, ilk olarak Zerdüştlükte yorumlanmış, daha sonraki değerlerimizde de korunarak, milli kimliğimizin merkezinde yer almıştır.
Nevruz’un özü, kadim çağlardan beri ruhlarımızda yaşayan izleri bugün de âşık sanatı, muğamat vb. sanatlarda yansımaktadır. Hayatının temeli Zerdüşt'ün düşünce sistematiğidir.
Bu kadim düşüncenin Baba Felsefesi'ndeki eşsiz gelişimi, Mutlak İnanç Felsefesi'nin özünde ifadesi, Milli Ruhumuzun yıkılmazlığını, İnsan geleneğine olan liyakatimizi, örnek statümüzü simgeler.
Babamızın "Bizim Nevruz" adlı yazısıyla birlikte "Bizim Sazımız - Bizim Tanrısallığımız" adlı yazımızı da "Türkistan" dergisinin değerli okurlarına sunuyorum. Bu yazılar Nevruz'un ruhunu doğrudan bize aktarıyor ve bize milli yaşamanın temellerini öğretiyor...
SAYGILARIMLA: IŞIĞLI ATALI
***
İNAM ATA (ASIF ATA)
BİZİM NEVRUZ'UMUZ
(Felsefi-sanatsal nokta)
BEN
Zerdüştlüğümüz – ateşe tapınmamız, aydınlanmamız, yenilenmemiz, arınmamız.
Hürmüzdizmimiz – Ahriman’la savaşımız, karanlığı yarıp geçmemiz – kutsal Düşünce, Söz ve Eylem’e yükselişimiz.
İçsel özgünlüğümüz, sonsuz yanışımız, coşkulu farkındalığımız, inancımız.
Kötülükten, açgözlülükten, kıskançlıktan ve korkudan kurtuluşumuz.
...Zerdüştlüğümüzden, kendiliğimizden ayrıldık, tuzağa düştük, kaderle, cennetle, cehennemle -o dünyayla, hurilerle -perilerle- birleştik, yabancılaştık -kendimize dönmemiz gerek!
II
Yenilmezliğimiz – yenilmezliğimiz, katılığımız; Devlerle mücadelemiz, sevincimiz, kahramanca cesaretimiz, şövalyece anlayışımız, inancımız.
Dehşetin titreyişimiz – Yüzümüzün beyazlığı.
Odadaki benzerliğimiz, bizim özgünlüğümüzdür.
İç güzelliğimiz özgünlüğümüzdür.
...Anavatanımızdan, kimliğimizden ayrıldık – bölündük, parçalandık, tabi tutulduk, yabancılaştırıldık – kendimize dönmemiz gerekiyor!
III
Korkumuz – Ateş Ruhumuz, Ahsakalımız, Neslimiz, Dedemiz.
Büyük Ada'ya gelişimiz, cesaretimizin kaynağı, temelimiz, ulus oluşumuz.
Yaşlılığımız – büyüklüğümüz.
...Korkularımızdan ayrıldık: Benliğimizden, yetim kaldık, yabancılaştık - kendimize dönmemiz gerekiyor!
IV
Bizim soyumuz – ebedi tanrısallığımız, insanlığımız, İnsan – Göksel Dünya – dışında Tanrı’yı bilmememiz, ebedi olanın onuru, geri alınamazlığın geleneği.
...İlahi olandan, ilahi olandan ayrıldık: - sıradanlaştık - kendimize dönmeliyiz!
V
Bulanıklığımız – Aşkımız, Mutlak Güzelliğimiz, İlahi Çığlığımız, Kederin Işığı, Kederin Ateşi, Ebedi Mum Işığımız, Kutsal Gözyaşlarımız.
...Fuzuli kimliğimizi yitirdik: Yabancılaştık - şişmanladık - kendimize dönmemiz gerekiyor!
Altıncı
Mughamizmimiz – Yavaş yavaş büyümemiz, mükemmelliğe yükselişimiz, özlemimiz, hasretimiz, hayretimiz, Mutlak'la olan bağlantımız.
...Mugamilikten - Lugmanizmden ayrıldık - bayağılaştık, yabancılaştık - kendimize dönmemiz lazım!
Yedinci
Bizim melodimiz – kuvvetin ve zarafetin birleşimi, kılıçların çarpışması ve tını; Hem şövalyelik hem aşk; hem sabır hem de şefkat.
...Sazlığımızdan ayrıldık: Gerçekten kırıldık. Kendimize dönmemiz lazım, kendimizi yeniden kurmamız lazım...
VIII
Nevruzumuzdan Zerdüşt Nurunu al, Dede Korkut'un Yaşlılığını al, Babek'in Yeteneğini al, Nesimi Vugar'ın Yeteneğini al, Fuzuli'nin Harikasını al, Muğam'ın Hikmetini al, Saz'ın Azmini al!
NOVRUS'UMUZDAN NOVRUS'U MUTLU EDİN!
12 Güneş Ayı, 10. Yıl, Bakü (12 Mart 1990).
***
İNAM ATA (ASIF ATA)
SÖZLERİMİZ – TANRILARIMIZ
1. Gökyüzü Yolu
Türklerin Tanrısı Gök'tü.
Türkler büyüklüğü bilirlerdi, büyüklüğe taparlardı.
Saz Türk'ün gök yoluydu. Türk sazında gökle birleşmiş, bir olmuştur.
2. "Manevi"
Türk Tanrısına benziyordu ve Tanrısına tutkuyla bağlıydı.
Tanrı Türk'ün hem Babası hem de Oğlu idi.
Türk, Tanrısını yüceltti.
Onu ne kadar çok sever, okşarsa, özlemi ve hayranlığı o kadar çok büyüyor, tutuşuyor ve yanıyordu.
Alıştıkça, yandıkça Allah'a ulaşma azmi artıyordu.
Tutku azalıyordu.
Ruh Dans Etti ve Uçtu.
Tanrısına uzanıyordu ve yanıyordu.
3. “Yanık Aşk”
Türk, devamlı olarak Tanrı Ateşi'nde yanıyordu.
Göğsünde ateş yanıyordu.
Özlem ve hayretle yanıyordu.
Acının ışığında boğuluyordu.
Yanan bir ışık vardı – Yan yana duruyordu.
4. "Celili"
Türk şan ve şerefinin sevinci içindeydi.
Şovk zalimle birleşiyordu.
Havada şiddetli bir tutku yükseliyor, dalgalanıyordu.
Ruhun Kargaşası başlıyordu – Ateşli, Acılı.
Ateşli Tutku yükseliyordu, Ateşli Tutku yükseliyordu – havalanıyordu.
5. "Mısırlı"
Allah'a ibadet edene sabır gerekiyordu.
Kararlılık gerekiyordu.
Dayanat'ta da buna benzer bir ses duyuluyordu.
Şefkat yankılanıyordu, zarafet ihtişam içinde yankılanıyordu.
Ateşli, Acılı Bir Dayanıklılık ortaya çıkıyordu.
Dayanat'ta kılıç şakırtıları duyuluyordu, ayrıca gök gürültüsü de duyuluyordu.
İsteğine ulaşma kararlılığı yankılanıyordu, Yakıcıydı, Acı vericiydi.
Yangına Dayanıklılık ortaya çıkıyordu.
Tanrısallığın Benzerliği ortaya çıkıyordu.
Lütfun Dayanıklılığı ortaya çıkıyordu.
Adanmışlık yakıcıydı.
6. "Çingene"
Türk, cennetin cazibesine çağrılmıştır; – Gökyüzü cazibesini çağırıyor.
Çağırıldığında arar.
Çağrılıyor, kararlılıkla çağrılıyor.
Sürekli çağrılıyor, çağrılıyor.
Tekrar tekrar çağrılıyor.
Ateşe çağrılıyor, çağırıyor.
Acıya çağrılıyor, çağırıyor.
Ateş istiyor.
Acı çağırıyor.
7. Saz – Zerdüştlük
Gök, nurun yurdudur. Sazın Tanrısı Gök'tür.
Saz, Hürmüz'ün Işığı Zerdüşt ile akrabadır.
Yan yana, aydınlatarak.
8. Saz – Hürremdinlik
Saz'ın Goy adında bir Farah'ı var - Acılı, Yakıcı.
Ucaliq adında bir Farah var – Acı veren, Yakan.
Saz – İlahi Yolun Yolu – Acılı, Yakıcı; – Farah’a giden yol;
Neşeli bir yanmadır; – Sabrın ışığıdır, – Sevincin ışığıdır.
9. Saz – Korkudluq
Allah'a ulaşmak Hikmettir.
Saz Allah'a ulaşır.
Saz – Ateş Ruhludur; Korkut, Ateş Ruhu anlamına gelir,
Gorgud bir şairdir; Bu, gökyüzüyle, yücelikle bir bağlantıdır.
10. Saz – Hurufilik
İnsan Tanrı'dır, çünkü İnsan En Yüce'ye ulaşabilir; Mavi ve parlak olabilir.
Allah'a ulaşanın kendisinde tanrılık vardır. Allah'a ulaşmak, kendine ulaşmaktır.
11. Saz – Fuzuli
Saz, Aşkın Işığıdır. Saz ve Fuzuli aynı armoni üzerine kuruludur.
İkisi de Gök Harikaları, Gök Özlemleri.
12. Saz – Muğam
Muğam, İlahîliğe Ulaşma Yoludur; – Saz – Allah Yolu…
Öz birdir.
İkisi de temkinli; Acı verici, yakıcı; – Her ikisinde de Man Becomes Sky’dır.
13. Cennetin Sesi
Sazda Türk panteizmi duyuluyor; Hurafelerden uzak, saçmalıklardan uzak – İlahi, Ateşli, Göksel.
Karanlıklar kırılsın! İçinizdeki Mutlak sizinle olsun!
3 Çiçek Ayı, 15. yıl. Bakü (Nisan 1993).
Kaynak: 18 Mart 2025, turkustan.az


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum