Hüseyin Rahmi Gürpınar: "Hikayeler"

Emine Gürsoy Naskali yönetiminde Hüseyin Rahmi Gürpınar'in "Hikayeler" kitabı yayınlandı.

Hüseyin Rahmi Gürpınar: "Hikayeler"
30 Aralık 2022 - 20:36
Sunuş
Hüseyin Rahmi Gürpınar (1864-1944)
Yaşamı


Hüseyin Rahmi, 1864’te İstanbul’da Ayazpaşa’da doğdu.1 Hünkâr yaveri Mehmet Sait Paşa’nın oğludur. Okur yazar bir kadın olan annesi 22 yaşında veremden vefat ettiğinde Hüseyin Rahmi üç yaşındaydı. Annesinin ölümü üzerine Girit’te görevde bulunan babasının yanına gönderildi ancak babasının yeniden evlenmesiyle altı yaşındayken anneannesinin yanına İstanbul’a geldi.

Yakubağa Mektebi, Beyazıt’taki Mahmudiye Rüştiyesi ve idadide okuyan Hüseyin Rahmi, tarihçi Abdurrahman Şeref Bey’in himayesiyle Mekteb-i Mülkiyeye girdi (1878). Okulun ikinci sınıfında iken ağzından kan gelince yani verem belirtisi üzerine Hüseyin Rahmi öğrenimini yarıda bıraktı (1880). Kısa bir süre Adliye Nezareti Ceza Kaleminde memur, Ticaret Mahkemesinde aza mülazımı olarak çalıştı. Hayatını kalemiyle kazanmaya karar verince 1887’de Tercüman-ı Hakikat gazetesinde yazmaya başladı. Sonra, İkdam ve Sabah gazetelerinde çevirmen ve yazar olarak çalıştı. II. Meşrutiyet Dönemi’nde 37 sayı süren Boşboğaz ile Güllabi adlı bir gazete çıkardı. İbrahim Hilmi Bey ile birlikte çıkardığı Millet gazetesi de uzun ömürlü olmadı. Bundan sonra çalışmalarını İkdam, Söz, Zaman, Vakit, Son Posta, Milliyet ve Cumhuriyet gazetelerinde neşretti. Türkiye Büyük Millet Meclisine 5. ve 6. dönem Kütahya milletvekili olarak katıldı (1936-1943). Ömrünün son yıllarını, 1924’te Heybeliada’da yaptırdığı evde geçirdi. 1944’te yaşama veda etti. Heybeliada’daki Abbas Paşa Mezarlığı’na defnedildi.

Hüseyin Rahmi’nin Heybeliada’daki evi müze olarak düzenlenmiştir.

Yazarlığı
Hüseyin Rahmi Gürpınar; Tanzimat, Servet-i Fünun, Meşrutiyet ve Cumhuriyet dönemlerinde eser vermiş bir yazarımızdır.

Yazarlığa 1884’te Ceride-i Havadis’te yayımlanan “Bir Genç Kızın Âvâze-i Şikâyeti” ve hemen ardından “İ stanbul’da Bir Frenk” hikâyesiyle adım atar. İlk romanı Şık’ı (Ayna) 1887’de tamamlar ve Ahmet Mithat Efendi’nin çıkardığı Tercüman-ı Hakikat’e gönderir. Ertesi gün romanın gazetede tefrika edileceği ve Ahmet Mithat’ın kendisini matbaaya çağırdığı haberi gelir. Hüseyin Rahmi, Ahmet Mithat ile karşılaşmasını şöyle anlatır: “Hazretin huzuruna büyük bir helecanla çıktım. Gür kaşlı, kara sakallı, iri yarı, heybetli bir zat… Beni görünce ilk sorusu şu oldu:
— Kimsin sen çocuğum?
— Şık yazarı Hüseyin Rahmi.

Korktuğuma uğradım. Efendi’nin yüzünde derhâl bir güvensizlik gülümsemesi belirdi. […] Bana pek alaycı gelen bir sesle:
— Oğlum, senin ağzın daha süt kokuyor. Bu roman usta işi. Senin ne kalemin ne yazı gücün ne deneyimin ne de görgün henüz bunu yazmaya yeterli değil. Bu gerçek görünüyor. Sen böyle bir şey tasvirine özenebilirsin ama tek başına başaramazsın. Sana bir yardım eden var. Baban mıdır, ağabeyin midir, arkadaşın mıdır, o kimdir? Söyle…

[…] Koca Ahmet Mithat Efendi’nin bu suçlaması karşısında küçüldüm, büzüldüm, hiçbir söz bulamadım. Sonunda gözlerimden dökülen iki damla, hüzünlü bir yanıt yerine geçti. Bu saf, masumca ağlayışım Efendi’ye dokundu, hemen:
— Ağlama… Ağlama, inandım… dedi.”2

Böylece Hüseyin Rahmi, edebiyat dünyasına Ahmet Mithat Efendi’nin desteğiyle girmiş olur. Ahmet Mithat, Hüseyin Rahmi’yi kızıyla evlendirmeyi düşünecek kadar beğenmekte ve sevmektedir. Hüseyin Rahmi bu evlenme teklifini nazikçe reddeder ve ömrü boyunca hiç evlenmez. İlk romanın bu kadar büyük bir ün kazanmasına Hüseyin Rahmi de hayret eder. Ahmet Mithat bu ünün sebebini şöyle açıklar:

“Oğlum, senin kafandan daha çok şeyler doğacak gibi görünüyor. Eserinin en büyük erdemi, okuyanları kahkahalarla güldürmesidir.”3

Romanlarındaki karakterler ve konular (s.9,10,11)

 Emine Gürsoy Naskali'nin Sunuş yazısından alınmıştır.

 Kitabının tamamını indirmek için: https://www.tdk.gov.tr/huseyin-rahmi-gurpinar-hikayeler/?fbclid=IwAR21hqWqPmV5jMMZ16lZtICchrT3dIZKqcprt3oZviEad-8kQdapooYHbiw

Künye: Hüseyin Rahmi GÜRPINAR, Hikayeler, Yayın yönetmeni: Emine Gürsoy Naskali; (Hazırlayanlar: Ahmet İnce, ve diğerleri...),Türk Dil Kurumu, Ankara, 2022, (ss.1281).

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum