DOĞU TÜRKİSTANLILAR ANNELER GÜNÜ SEVİNCİNDEN MAHRUM

Bugün 10 mayıs, anneler günü. Bizi koşulsuz seven anneleri anmak ve onurlandırmak amacıyla kutlanan bu günde, annelerinden haber alamayan ve zorla onlardan kopartılan Doğu Türkistanlılar, Anneler Günü’nü buruk bir şekilde geçiriyor.

UYGUR TÜRKLERİNDEN BURUK “ANNELER GÜNÜ” MESAJLARI

Türkiye’de ikamet etmekte olan Abdurrehim İmin Paraç, anneler gününde annesinin bayramını kutlayamadığını hatırlatarak, “Annemin adı Hurnisa Hekim. Ona, ‘anne’ diyerek seslenemediğim tam altı yıl geçti. Hatta şimdiye kadar annemin hayatta olup olmadığını bile bilemiyorum.” dedi. Bunun sadece kendi yaşantıları olmadığını, diasporadaki  tüm Uygurların aynı durumda olduğunu dile getiren Paraç, sözlerine şu şekilde devam etti, “Beş çocuğu doğuran ve onları en iyi bir şekilde yetiştiren bir anne olarak Doğu Türkistan’da yaşayan annem, bugün Çinin en korkunç katliamının kurbanı olarak yaşıyor. Üç oğlunun ikisi Uygur olduğu için Çinin kanlı ellerinde hayatta olup olmadığı belirsiz.” 

Annesinin o acılara nasıl dayandığını, son yıllarda neler yaşadığına dair hiçbir şey bilmediğini ve bu durumdan bir evlat olarak utanç duyduğunu ifade eden Paraç, “Benim gibi annesinin bayramını kutlayamayan  yüz binlerce Uygur’dan, Çin’in insanlık dışı işkencelerine maruz kalan milyonlarca annelere selamlar gönderiyorum” diye konuştu.

İstanbul Ticaret Üniversitesi bankacılık ve finans bölümü 3.sınıf öğrencisi olan İlminur Yusuf, uzun yıllar hemşire olarak görev yapan annesiyle en son 2017 Şubat ayında iletişime geçtiğini ve bir ay sonra annesinin toplama kamplarına alındığını öğrendiğini belirtti. Şu ana kadar annesinin nerede olduğu ve hayatta olup olmadığına dair hiç bir haber alamadığını kaydeden İlminur, annesine olan özlemini ileterek, annesine şöyle hitap etti:

“En son sesinizi duyduğum vakit üç sene önce idi, her günüm sizi özlemekle ve bir defa olsa bile sesinizi duymak dileğiyle geçti. Sizin güler yüzünüzü görmektir amacı tüm uykularımın… Ama onlar rüyamda bile sizi benden ayırmaya çalıştı, kaç defa anne diye bağırarak uyandığımı sayamıyorum. Özlemekten ağladığımda kendi kendime annemin kalbi hissedecek diye kendimi zorla durduruyorum. Sevindiğimde gülen, üzüldüğümde benden çok üzülen, hayatı boyunca hep mutlu günlerimi gözleyen annem! Sizinle en kısa zamanda kavuşmak dileğiyle dua ediyorum! Anneler gününüz kutlu olsun iyilikler meleği annem.”

UYGUR HAREKETİ: ANNELER GÜNÜ UYGUR TÜRKLERİ İÇİN AYRILIK VE HÜZÜN DEMEK

Anneler günü münasebetiyle Uygur Hareketi tarafından, “Anneler Günü Uygurlar İçin Ayrılık ve Hüzün Demek” başlığında bir basın bildirisi yayımladı. Bildiride, Çin Komünist Partisi’nin milyonlarca anneyi çocuklarından kopararak; toplama kamplarına aldığı ve zorla fabrikalarda çalıştırılmak üzere Çin’in iç bölgelerine gönderdiğini vurguladı. Yapılan açıklamada, böylelikle anneler ve çocukların birbirinden haber almadıkları hatta bazı durumlarda birbirlerini korumak için aralarındaki iletişimi kesmek zorunda kaldığı gösterildi. Bildiride, yine Doğu Türkistan’daki çocukların babalarından mahrum olmanın üzüntüsünü yaşamakla birlikte, anne sevgisinden ve ilgisinden de yoksun bir şekilde büyümekte olduğu belirtildi.

Çin hükumetinin annesi Dr. Gülşan Abbas’ı kaçırdığını belirten Ziba Murat, “2018 yılının Eylül ayının 11’inden beri annemle irtibatımız koptu. Kız kardeşim, annem kaçırıldıktan sonra ikinci bebeğini dünyaya getirdi ve annem bir başka kız torunu olduğunu bile bilmiyor. Biz çocuklarımızı annemin olmadığı bir dünyada büyütmeyi hiç hayal etmemiştik. Şu an o nerede bilmiyorum” diye konuştu.

Uygur Hareketi Kurucusu ve Direktörü Rushan Abbas, “Çin Komünist Partisi’nin mevcut soykırım fiillerine bakıldığında, en temel insan hakları dahil olmak üzere hiçbir kanunu tanımadığını söylemek gerekir. Uluslararası toplum, insan haklarına saygı konusundaki prensiplere sahip çıkmalı ve Çin hükumetini yaptıklarından dolayı hesap sormalıdır” açıklamasını yaptı.

Uygur Hareketi, Çin hükumeti ve başkan Xi Jinping’in kamplarda bulunan milyonlarca anneyi çocuklarından ayırdığını kaydederek, bu sorumsuz fiiller ve insan hakları ihlali suçlarına bir an evvel son vermesi çağrısı yaptı.

Kaynak: https://qha.com.tr/