BİR BEKLEMEK MESELESİ
BİR BEKLEMEK MESELESİ
Hacer SAĞLAM
Mutluyum demek iddialı bir sözdür. Topraktan koparılmış bir kök, yanıbaşındaki bahçede gövdesiyle göğe uzanmış mısır koçanlarına küs kaldıkça; mutluyum demek en vurucu sözdür işitilecek.
Oysaki haksızlık cinsiyetsizdi; ancak hak diye omuzlarda taşınan buyruklar hep bir cinse hasredildi. İşte ben böylesi bir alemin müstağni kölesiyim efendiler. Sanmayın o ağızlarından salyaları aka aka ebrehelerden bir avuç sıcaklığı bekleyen ellerim var. Benim ellerim kimseciklerle sıcacık bir huzura kanıt değildir. Bu elbet, bendeki yüreği, aleve sırtını dönememiş bir kağıt parçası kadar muhteriz kılıyor. Ancak bilirim ki insan, insanın halifesidir. Öyleyse mutluluk neden insandan insana yuvarlandıkça büyüyen bir kartopu gibi nüksedemez? Neden, sapsarı benizlerde gün ortası gibi parlayan gülücükler bir başka benizden çalınmadır?
Öyleyse size şunu itiraf edeceğim: bu mücadele benim kendimle. Ben ilanihaye cenk ettim budanmış ağaç dallarına sokulmuş allı morlu uçurtma parçalarına dokunmak için. Kalbim taze bilenmiş bir çakı gibi halen. Bir pergelle yüzümün derinliklerindeki çizgilerin üzerinden geçtim. Daha belirgindi artık kıtalar arasındaki fasılalar. Daha belirgindi fezadaki meteorlar.
Mutluyum demek muhsin gönüllerin yorgun sızısıdır.İşte ben böylesi bir sızının müstağni kölesiyim efendiler. Bu sızı cepleri sökülmüş fanilanın içinde tükenmiş bir böğürde gizlidir.
Bir tutam vahdaniyet sevdasıyla zonklayan bir böğürde. İğneden ipliğe suale tutulduğun böğürde. Ben böğrümün en renkli ravzasına sayısız dilekler serptim. Bu dilekler beni kah diriltti kah ölüden beter etti. Yine de vazgeçmedim avazım çıktığı kadar bu dileklere vatan olmaktan. Gün ola, yüreği acıyla dağlananlarla kahkahaları çağlayanlar eşitlene.. Gün ola, çam kozalakları kokan ellerle kremlenmiş parmaklar buluşup tutuşa...
Bu mücadele benim kendimle efendiler. Ben ilanihaye bir göz evin zifiri karanlığında yanmayan bir kandille avundum. Sağır saatlerin gölgesinde sabaha değin perdeme gizlenen rengin mavi olmasını bekledim. Bekledim, elbette vakti yaratan er bugünümü yarınlara tebdil edecekti. Yarınımı bekledim ve bir beklemek meselesiydi hayat.
FACEBOOK YORUMLAR