Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev'den Zengezur açıklaması
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev: “Zengezur'un Sovyet döneminde Azerbaycan'dan koparılıp Ermenistan'a teslim edilmesi tarihi bir gerçektir”
22 Nisan 2022 - 20:17 - Güncelleme: 22 Nisan 2022 - 20:25
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev: “Zengezur'un Sovyet döneminde Azerbaycan'dan koparılıp Ermenistan'a teslim edilmesi tarihi bir gerçektir”
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev işgalden kurtarılan kültür başkenti Şuşa`da yaptığı konuşmada “Zengezur'un Sovyet döneminde Azerbaycan'dan koparılıp Ermenistan'a teslim edilmesi tarihi bir gerçektir”, dedi.
İlham Aliyev bu gün Azerbaycan`ın Şuşa şehrinde 5. Dünya Azerbaycanlıları Kongresi'nde yaptığı konuşmasında “19. yüzyılda ve 20. yüzyılın başlarında Ermenilerin Azerbaycan topraklarına yeniden yerleştirilmesi, Zengezur'un 1920 yılında Sovyet hükümeti tarafından Azerbaycan'dan koparılıp Ermenistan'a teslim edildiği tarihi bir gerçektir” diye söyledi.
Bunun belgelerle kanıtlandığını belirten Cumhurbaşkanı Aliyev Zengezur`un Kasım 1920'de alınmasının ardından Kafkas Bürosu Karabağ'ı da Azerbaycan almak istediğini dedi: “1921'de Sovyet hükümeti bize karşı başka bir provokasyon hazırlıyordu. Ancak Dağlık Karabağ'ın Azerbaycan'ın bir parçası olarak kalmasına karar verildi. Buna rağmen bir buçuk yıl sonra, 7 Temmuz 1923'te Azerbaycan topraklarında - Dağlık Karabağ Özerk Bölgesi isimli tamamen asılsız, yapay bir varlık kuruldu. Bunun hiçbir temeli yoktu. O zaman, bugünkü Ermenistan'da yaşayan Azerbaycanlıların sayısı, Karabağ'da yaşayan Ermenilerin muhtemelen iki katı kadardı. Ama nedense bu özerk bölge burada yaratıldı, orada değil. Dağlık Karabağ Özerk Bölgesi'ni yarattılar ve aynı zamanda eski Azerbaycan şehri Şuşa'yı da Ermenileştirmek için bunun içine aldılar. Şuşa tek bir kale olarak, yani Şuşa'ya gelmek için Ermenilerin yaşadığı köylerden geçmek gerekiyordu. Şimdi biz Şuşa`ya Zafer yolunu açtık. Askerlerimiz ve subaylarımız o dağın, vadinin ve ormanın içinden ayaklarıyla zafere giden yolu açmışlardır. Yani aynı zamanda bu da bir provokasyondu. Şuşa'yı elimizden almak ve Ermenileştirmek için Şuşa'yı bu yapay örgütlenmeye dahil ettiler. Ama ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar alınmadı. Şuşa o dönemde milli ruhunu her zaman korumuş ve işgal sırasında Ermeniler Şuşa'yı Ermenileştirememişlerdir”.
Devlet Başkanı 1940-1950 yıllarında Azerbaycanlıların Ermenistan'dan toplu olarak göçe zorlanması halkımız için büyük bir trajedi ve haksızlık olarak nitelendirerek Azerbaycanlıların, tarihi topraklarından Azerbaycan'ın Mil-Mugan bölgesine zorla göç ettirildiğini de hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Aliyev İkinci Dünya Savaşı sırasında Sovyet Ordusu’nun yakıtının yüzde 90'nın Azerbaycan tarafından sağlandığını da söyledi. Azerbaycan olmasaydı, Azerbaycan petrolü olmasaydı Sovyetler Birliği savaşı kazanamazdı. Ama 300.000 Azerbaycanlının savaşa gitmesi ve geri dönmemesi de Azerbaycan'a karşı yapılmıştır” diye belirten Devlet Başkanı bu tarihleri bilmenin önemini kaydetti: “Bu tarihi bilmeden 1980-1990 tarihi eksik kalacaktır. 1980'lerin sonlarında başlayan ayrılıkçı eğilimler, Karabağ'ın büyük bölümünü Azerbaycan'dan fiilen kopardı. Halkımız iki asırdır bütün bu acıları yaşadı ve sonunda söz sahibi oldu. Sonunda, düşmanın başını bir "demir yumruk" ile ezdik ve tarihi adalete kavuştuk. Bu nedenle bu tarihi anların diaspora kuruluşlarının gündeminde her zaman olması çok önemli."
Haber: Sevil Ünal Hilálkızı
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev işgalden kurtarılan kültür başkenti Şuşa`da yaptığı konuşmada “Zengezur'un Sovyet döneminde Azerbaycan'dan koparılıp Ermenistan'a teslim edilmesi tarihi bir gerçektir”, dedi.
İlham Aliyev bu gün Azerbaycan`ın Şuşa şehrinde 5. Dünya Azerbaycanlıları Kongresi'nde yaptığı konuşmasında “19. yüzyılda ve 20. yüzyılın başlarında Ermenilerin Azerbaycan topraklarına yeniden yerleştirilmesi, Zengezur'un 1920 yılında Sovyet hükümeti tarafından Azerbaycan'dan koparılıp Ermenistan'a teslim edildiği tarihi bir gerçektir” diye söyledi.
Bunun belgelerle kanıtlandığını belirten Cumhurbaşkanı Aliyev Zengezur`un Kasım 1920'de alınmasının ardından Kafkas Bürosu Karabağ'ı da Azerbaycan almak istediğini dedi: “1921'de Sovyet hükümeti bize karşı başka bir provokasyon hazırlıyordu. Ancak Dağlık Karabağ'ın Azerbaycan'ın bir parçası olarak kalmasına karar verildi. Buna rağmen bir buçuk yıl sonra, 7 Temmuz 1923'te Azerbaycan topraklarında - Dağlık Karabağ Özerk Bölgesi isimli tamamen asılsız, yapay bir varlık kuruldu. Bunun hiçbir temeli yoktu. O zaman, bugünkü Ermenistan'da yaşayan Azerbaycanlıların sayısı, Karabağ'da yaşayan Ermenilerin muhtemelen iki katı kadardı. Ama nedense bu özerk bölge burada yaratıldı, orada değil. Dağlık Karabağ Özerk Bölgesi'ni yarattılar ve aynı zamanda eski Azerbaycan şehri Şuşa'yı da Ermenileştirmek için bunun içine aldılar. Şuşa tek bir kale olarak, yani Şuşa'ya gelmek için Ermenilerin yaşadığı köylerden geçmek gerekiyordu. Şimdi biz Şuşa`ya Zafer yolunu açtık. Askerlerimiz ve subaylarımız o dağın, vadinin ve ormanın içinden ayaklarıyla zafere giden yolu açmışlardır. Yani aynı zamanda bu da bir provokasyondu. Şuşa'yı elimizden almak ve Ermenileştirmek için Şuşa'yı bu yapay örgütlenmeye dahil ettiler. Ama ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar alınmadı. Şuşa o dönemde milli ruhunu her zaman korumuş ve işgal sırasında Ermeniler Şuşa'yı Ermenileştirememişlerdir”.
Devlet Başkanı 1940-1950 yıllarında Azerbaycanlıların Ermenistan'dan toplu olarak göçe zorlanması halkımız için büyük bir trajedi ve haksızlık olarak nitelendirerek Azerbaycanlıların, tarihi topraklarından Azerbaycan'ın Mil-Mugan bölgesine zorla göç ettirildiğini de hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Aliyev İkinci Dünya Savaşı sırasında Sovyet Ordusu’nun yakıtının yüzde 90'nın Azerbaycan tarafından sağlandığını da söyledi. Azerbaycan olmasaydı, Azerbaycan petrolü olmasaydı Sovyetler Birliği savaşı kazanamazdı. Ama 300.000 Azerbaycanlının savaşa gitmesi ve geri dönmemesi de Azerbaycan'a karşı yapılmıştır” diye belirten Devlet Başkanı bu tarihleri bilmenin önemini kaydetti: “Bu tarihi bilmeden 1980-1990 tarihi eksik kalacaktır. 1980'lerin sonlarında başlayan ayrılıkçı eğilimler, Karabağ'ın büyük bölümünü Azerbaycan'dan fiilen kopardı. Halkımız iki asırdır bütün bu acıları yaşadı ve sonunda söz sahibi oldu. Sonunda, düşmanın başını bir "demir yumruk" ile ezdik ve tarihi adalete kavuştuk. Bu nedenle bu tarihi anların diaspora kuruluşlarının gündeminde her zaman olması çok önemli."
Haber: Sevil Ünal Hilálkızı
FACEBOOK YORUMLAR