AKIL VİRÜSÜNUN NEDEN OLDUĞU İKİ PANDEMİ: PKK VE FETÖ - Yazan: Mehmet BİLGEHAN

AKIL VİRÜSÜNUN NEDEN OLDUĞU İKİ PANDEMİ: PKK VE FETÖ - Yazan: Mehmet BİLGEHAN
12 Temmuz 2020 - 22:00 - Güncelleme: 12 Temmuz 2020 - 22:08
AKIL VİRÜSÜNUN NEDEN OLDUĞU İKİ PANDEMİ: PKK VE FETÖ
 
Biyoloji, psikoloji ve kognitif bilimi birleştiren bilimsel teori alanında çalışan bilim insanlarının 20 yılı aşkın bir zaman süren -hatta süreyi 1859’a, Charles Darwin’e kadar çekebiliriz- disiplinler arası gayretleri sayesinde memetik adlı yeni bir bilim ortaya çıktı.

Bilimsel olarak izah edildiği gibi Darwin’in doğal ayıklanma ile türlerin evrimi kuramı biyoloji gibi memetik bilimi de evrime dayanmaktadır. Aslında evrim kavramına oldum olası içim ısınmamıştır. Daha gerçekçi bir biçimde Gen ve memetik evrimi, insanın ve kültürün tekâmülü olarak anlamak daha doğru olacaktır.
Bilim insanları modern evrim teorisini aklın çalışma şekline, insanların öğrenme ve büyüme şekline ve kültürün gelişme şekline uyguluyorlar. Bu suretle, psikoloji de Darwin’in biyolojiyi değiştirmesi gibi, memetiki inceleyen bilim adamları tarafından değişime uğratılacaktır.

Kendisini anlamak isteyen insanlar özellikle yönlendirilmekten ve kullanılmaktan kaçınma konularında hayatta büyük bir avantaj elde edecekleri en önemli bilgi aklın çalışma prensibini öğrenmektir.
Böylece hayat denilen rotayı daha iyi yönetebiliriz belki…

Ancak birde madalyanın diğer tarafı var… Memetik ile bilim adamları akıl virüsü denilen zararlıları da keşfetti. Akıl virüsleri tarihin başlangıcından beri bizimle birlikteler fakat devamlı surette değişip başkalaşıyorlar. Aslında akıl virüsü dediğimiz şey; hızla topluma yayılarak insanların düşünce ve yaşantılarını değiştiren bulaşıcı kültür parçalarıdır.

Bunların bir kısmı zararsız, yalnız bir kısmı var ki çok tehlikelidir. Tehlikeli akıl virüsü yayma konusunda en tecrübeli iki kesim; sapkın etnik ve dinî örgütlerdir. Bunların asırlardır evrimleşmiş akıl virüsü alt yapıları var. Bu akıl virüsleri o kadar tehlikelidir ki, insanı kendinden ailesinden, toplumundan ve milletinden uzaklaştırır. Günümüzde akıl virüsünü yayan en tehlikeli etnik ve dinî örgütler: PKK ve FETÖ benzeri örgütlenmelerdir. Ne yazık ki her ikisi de aynı ortak aklın ülkemizde kurdurduğu figürlerdir.

Konuyu biraz açarsak: Memetik bilimle bilim adamlarının dikkat çektiği şey, düşüncelerimizin her zaman kendi düşüncelerimiz olmadığıdır. Düşünce dediğimiz şey bize hem doğrudan diğer insanlardan hem de dolaylı olarak akıl virüslerinden bulaşır.

Belli bir akıl virüsünden bize bulaşan programlamanın faydalı mı yoksa zararlı mı olduğunu hemen anlayamayız. Bu durum akıl virüslerini bizim için tehlikeli ve vahim hale getirmektedir.

Başlangıçta kimse beyni yıkansın diye, PPK’ya ya da FETÖ gibi örgütlere girmiyor.

Ancak sonuç ne yılların birikimi ve değişimine sahip bu akıl virüsü insanın öyle beynini yıkıyor ki… alanında kurmay generalde olsanız, aklınızı kendiniz yönetemiyorsunuz, düşüncenizi siz yönetemiyorsunuz, ailenizi kendiniz kurmadığınız gibi kendi ailenizi de siz yönetemiyorsunuz.

Bu etnik terör örgütüne ya da sapık dinî örgüte girdiğinizde bunların size enjekte ettiği akıl virüsü doğrudan beyninizi işgal edip sizi mankurtlaştırıyor.

Bu akıl virüsü, övündüğünüz aklınızı da siz kullandırtmıyor. Açıkçası aklınızı kaybediyorsunuz, arıyorsunuz, ancak bir daha bulamıyorsunuz. İnsanın aklını kaybetmesi ne acı, akılsız olması ise ne büyük bir kayıp!
Normal olarak her türlü fikir, birilerinin beyninden doğar ancak yayıldıkça ufak tefek değişimlere uğrar; yani bilimsel olarak ifade edersek mutasyonlar oluşur. Toplumda daha uzun varlığını sürdüren fikirler, daha fazla yayılma imkânı bulur ve kendilerinin kopyalarını üretir.

Bu sırada mutasyonlar meydana gelir, fikir her seferinde birazcık farklılaşır, topluma en uyumlular "hayatta kalır", tekrar "ürerler" ve bu sürekli böyle devam eder. İşte bu kültürün tekamülüdür. Buna kültürel tekâmül diyebiliriz.

Genler, ne pahasına olursa olsun üremeyi ve çoğalmayı hedeflerler. Memetik bakımdan kültür yani, insan tecrübesi ne pahasına olursa bir şekilde ürerler ve gelişirler.

İnsana gerekli olan aklı tekâmül üreyip çoğaldığı gibi bu akıl virüsü de aynı şekilde uygun ortam bulduğunda ürer ve çoğalır.

Genler bunu bilinçsiz olarak yaparlar; ancak yine de yaparlar. Organizmalar, genlerin kendilerini kopyalayabilmek için kullandıkları araçlardır. Doğru bir biçimde üreyen ve çoğalan kültürel memetik sayesinde insan, bilgiyi tekâmül ettirerek dünyada barınmak, çeşitli arazilerde hayatta kalabilmek için farklı tür araçları üretme bilgisini sürekli olarak geliştirir: Denizde gemi, havada uçak, barınmak için ev yapmak gibi…

Aslında Genler de evrimsel süreçte farklı çevrelerde hayatta kalabilmek için sürekli seçilim baskısı altında kalmış, en uyumlular seçilmiş, bu uyumluların özelliklerinden ötürü canlılar da kademeli olarak ve sürekli değişmiştir. Bu da genin tekâmülüdür; yani hayatta kalmayı başarmış akıllı ama bencil genlerimiz de sürekli olarak tekâmül etmektedir. Bu tekâmül ile akıllı bir varlık olan insan kendi varlığını, kendi aklı ve düşüncesiyle özgür bir biçimde devam ettirmelidir.

Dünya insanlığının karşı karşıya kaldığı Korona virüsün ortaya koyduğu pandemik vakalara karşı tıp ordusu gerekli önlemleri nasıl alıyorsa, Türk istihbaratı da akıl virüslerine karşı yayılacak pandemik vakalara karşı tetikte olmalıdır. Bunlar uygun ortam buldukları an yeniden üreme ve çoğalma kabiliyetindedirler.
 
Mehmet BİLGEHAN
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum