Seyhan Çağlar EMEN

Seyhan Çağlar EMEN

[email protected]

OSMANOĞULLARININ SERANCAMI 3

03 Eylül 2015 - 09:22

                                            OSMANOĞULLARININ SERANCAMI  3

       Sultan Abdülaziz’in oğlu Şehzade Şevket Efendi, amcası Sultan 2. Abdülhamit’in torunu Adile Hanım Sultan ile evlenerek kızı Nermin Sultan ile yaşarken 1924 yılında sürgüne giderler. Mısır’a yerleşirler ancak hiçbir ülkenin vatandaşı olmazlar ve vatansız yaşarlar. Daha sonraki yıllarda eşi Adile Sultan ile kemik erimesi hastalığına yakalanan kızı Nermin Sultan Güney Fransa’da Nice şehrine yerleşirler. 2. Dünya Sav aşından önce anneannesi  Naime Sultan ile Nermin Sultan Arnavutluk’un başkenti Tiran’a giderler, Arnavutluk kralı Ahmet ZAGO, Sultan 2. Abdülhamit’in damadıdır ve Nermin Sultan’ın dedesidir. Nermin Sultan burada nişanlanır. Önce Naime Sultan vefat eder sonra da Nermin Sultan’ın nişanlısı Enver Hoca’nın militanları tarafından kurşuna dizilir. Nermin Sultan bir İngiliz gemisi ile Mısır’a babasının yanına kaçar. Mısır’da Albay Cemal Abdulnasır askeri darbe yapınca Şehzade Şevket Efendiye 24 saatte Mısır’ı terk etmesi tebliğ edilir.Şehzade  Şevket Efendi, Kahire’deki Türk Büyükelçiliğine müracaat ederek pasaport ister ama bizim elçi “Siz Türk değilsiniz” diyerek elçilikten kovar.

       Şevket Efendi ve kızı önce Cezayir’e sığınarak B.M. de görev alan Nermin Sultanın maaşı ile geçinirler zira Nermin Sultan altı yabancı dil bilmektedir. Abdulnasır’ın baskısıyla Cezayir’de de barınamazlar, ne acıdır ki Fransız elçisi durumu öğrenince baba ile kızını çağırarak Pasaport verirler, pasaportlarındaki milliyet bölümüne OSMANLI  yazmışlardır. Artık Fransa’da Bagnols- sur- Ceze’de basit bir evde yaşamaktadırlar, evde bir yatak ile yemek masası olarak kullandıkları bir sebze kasası bulunmaktadır. 1973 yılında Şevket Efendi  hırsızlık süsü verilmiş bir cinayete kurban gitmiştir, oysa evde çalınacak hiçbir şey yoktur. Cenazesi  kızı Nermin Sultan tarafından yıkanır, kefenlenir ve papazların yardımı ile toprağa verilir, zira o şehirde kızından başka Müslüman yoktur. Şehzade Şevket Efendi ölmeden bir gün  önce kızına ”Hükümetimiz  yakın zamanda bizlere İstanbul’a dönüş yasasını çıkaracak ama acaba ben görebilecek miyim?” diyor, ölümünden bir yıl sonra 1974 yılında af çıkıyor ama  şehzade o günleri göremiyor.

       Nermin Sultan yatağa bağımlı hale düşüyor, yatalak olunca ve hiçbir geliri olmayınca Fransız hükümeti fakir aylığı bağlıyor ve 25 yıl boyunca yatalak yaşıyor, vücudu hareket edemiyor, görme yeteneğini kaybediyor ama bilincini kaybetmiyor. 1923 yılında sarayda doğan Nermin Sultan 1999 yılı Şubat ayında Bognols –sur-Ceze Devlet hastanesi muhtaçlar koğuşunda 76 yaşında iken vefat ediyor ve cenazesini Dr. Charles ve eşi kaldırıyor.Lütfullah SİMAVİ hatıralarında yayınladı:  Sultan vahdettin, sarayı terk ederken başmabeyinci  Lütfullah Efendiyi çağırarak masasındaki altın divit takımını devlet malıdır diyerek  tutanakla teslim ediyor. 1926 yılında Atatürk Adana gezisinde iken Vahdettin’in ölüm haberini alınca “ Beyler, Sultan Vahdettin Hazretleri vefat etmiş, Allah rahmet eylesin, dürüst  insandı, istese idi giderken hazinenin bir kısmını yanında götürebilirdi” diyor. Son halife Abdülmecit Efendinin naşının bile Türkiye’ye getirilmesine izin verilmedi, 1944 yılında Paris’te vefat etti,on yıl camide beklettirildikten sonra toprağa verilmek üzere 1954 yılında cenazesi  Medine’ye götürüldü.

          Bütün bu çilelere rağmen Osmanlı hanedanı üyeleri asaletinden ve şerefinden taviz vermemiş, Türk milletine ve devletine ihanet etmemiştir. Bir tek Abdülhamit’in ablasının oğlu  Prens Sabahattin hain çıkmış, onun da soysuzluğu babasına çekmiştir  zira babası da hainlik yapmıştır. Türkiye Cumhuriyeti   devleti,  Osmanlı devletinin devamıdır, kurucuları olan asker ve sivil kadrolar Osmanlı vatandaşıdır, sadece rejim değişmiştir, bayrak aynı, din, dil, tarih, kültür, millet, milli ülkü ve milli hedefler aynıdır. Annem ve babam dahil ailemizin tüm büyükleri Osmanlı vatandaşı idi. Altın çamura düşmekle pul olmaz, değerini kaybetmez.