Seyhan Çağlar EMEN

Seyhan Çağlar EMEN

[email protected]

LEBLEBİCİ HUYSUZ DEDE(HIZIR ŞAH) KİMDİR?

08 Mayıs 2018 - 21:02 - Güncelleme: 08 Mayıs 2018 - 21:19

~~                                            LEBLEBİCİ HUYSUZ DEDE KİMDİR?
       Büyüklerimiz anlatırlar ki huysuzluk yapan çocukları aileleri Saruhan türbesinin bahçesinde bulunan ve ismi yazılı olmayan mermer mezarı ziyarete getirirler, mezarın üzerinde bulunan oyuğa leblebi koyarlar ve huysuz çocuğu mezarın etrafında dolaştırırlarmış. Böylece çocuğun huysuzluğunun sona ereceğine inanırlarmış, oysa böyle batıl inançlarla çocuğun huyunun değişmesi ham hayalden öteye geçmeyecek olduğu bir gerçektir. Mezarlardan medet ummak, hurafelere inanmak cahiliye devrinin kalıntılarıdır, Şifa Allahtan’dır ve günümüzde tıp ilmi gelişmiştir. Saruhan Bey türbesinin Doğu tarafındaki haziredeki bu isimsiz mezar, Saruhan Bey’in torunu Hızır Şah’a aittir. Hızır Şah’ın, gerçekten huysuz, geçimsiz, sinsi ve ikiyüzlü, kinci ve fırsatçı bir Saruhanoğulları Bey’i olduğu tarihi bir gerçektir. Hızır Şah kimdir ve bu kötü şöhreti nereden gelmektedir?  


       Hızır Şah, Saruhan Beyi İlyas Bey’in oğludur, İlyas Bey’in 1379 yılında vefatı üzerine tahta geçmiştir ama kardeşi Orhan, O’nun Beyliğini tanımamış ve Hızır Şah ile saltanat mücadelesine girmiştir. Saltanat mücadelesini kaybeden Orhan Manisa’dan uzaklaşmıştır. Hızır Şah, o esnada Osmanlı Beyliği tahtında oturan Sultan I. Murat ile dostluk kurmuştur, Sultan Murat 1389 yılında I. Kosova Savaşında şehit olunca fırsattan faydalanmak isteyen Hızır Şah Osmanlılara karşı Karaman Beyi ile gizlice ittifak kurmuş ve Karaman oğullarını Osmanlı Beyliğinin aleyhine kışkırtmaya başlamıştır.  Böylece iki Beylik arasındaki fitne ateşine odun taşımaya çalışmıştır. Yıldırım Beyazıt, babası I. Murad’ın yerine tahta geçince, Hızır Şah korkudan Osmanlı Beyliğine yaklaşmış, Sultan Yıldırım Beyazıt ordusu ile Manisa’ya gelerek Hızır Şah ile anlaşmış ve sulh yolu ile Manisa’yı topraklarına katmıştır. Hızır Şah’ı ise Saruhan topraklarının Doğu tarafına yönetici olarak tayin etmiştir.  
       Yıldırım Beyazıt, 1402 yılında Ankara Savaşında Timur’a yenilince Timur Han’ın ordusunda bulunan ve daha önce Timur’a sığınan Saruhan oğlu Orhan, tekrar Manisa’ya gelerek tahta geçmiştir. Bu sırada Denizli’de ikamet eden Hızır Şah maiyeti ile beraber Manisa’ya gelerek kardeşi Orhan’ı yakalatıp idam ettirmiştir. Hızır Şah, tahta geçince yine sinsi ve ikiyüzlü politikalar takip ederek Yıldırım Beyazıt’ın oğulları arasındaki taht mücadelesinde bir yandan Çelebi Mehmet’i desteklerken diğer yandan da el altından Karamanoğulları ile dirsek temasında bulunmuş ve gizli ittifak yapmıştır.  Şehzadeler arasındaki taht mücadelesini kazanan Çelebi Mehmet tahta geçince adamlarını Manisa’ya göndererek o esnada Çukur Hamamda eğlenmekte olan Hızır Şah’ı yakalatarak hapse attırmıştır ve hakkında idam cezası verdirmiştir.
       Hızır Şah, idamından önce vasiyette bulunmuş, vasiyetinde ailesine ve vakıf eserlerine ve vakıf gelirlerine dokunulmamasını, cenazesinin dedesi Saruhan Bey’in gömülü olduğu o zamanki adıyla Körhane ( Bugünkü Saruhan Mahallesi) semtindeki türbesinin haziresine defnedilmesini istemiştir. Çelebi Mehmet, Hızır Şah’ın vasiyetini yerine getirilmesini kabul etmiştir. Ne gariptir ki Hızır Şah’ın mermerden yapılmış bakımsız ve kırılmış kabrinde ismini belirtir bir ibare bulunmamaktadır. Yan tarafta bulunan iki adet mezar ise Saruhan Bey türbesinde görev yapan türbedarlara aittir. Hızır Şah, geçimsizliğinin ve huysuzluğunun, sinsi politikalarının bedelini canı ile ödemiştir. Halkımız, Hızır Şah’a hak ettiği ve layık gördüğü Huysuz Dede lakabını takmıştır.
Seyhan Çağlar EMEN
Kaynaklar:
1- Prof. Dr. Feridun EMECEN “ Tarihin İçinde Manisa”
2-  Manisa Vakıflar Emekli Müdürü Nurullah ERTUĞRUL’un araştırması