Önder GÜRCAN

Önder GÜRCAN

[email protected]

ATLANTİS

21 Eylül 2018 - 09:30

ATLANTİS


Önder Gürcan
[email protected]

Tarih öncesi ve sonrasında bu yorgun dünyamızdan kim bilir ne kadar sayıda devlet, imparatorluk ve uygarlık gelip geçmiştir.
Dünya bugünkü günlere çok zorlu ve uzun süreçlerin ardından ulaşabilmiştir.
Dünya uygarlıkları, tarihçiler, coğrafyacılar, seyyahlar, bilim insanları, araştırmacılar, felsefeciler, yazarlar ve arkeologlar tarafından zaman zaman gündeme getirilmektedir.
Tarihçilere göre evren yaklaşık 13 milyar yıllık bir yaşa sahip. Dünya uygarlıklar tarihi  ise 10 500 yıllık bir geçmişe uzanıyor: Mu, Maya, Aztek, İnka, Eski Çin, Mezopotamya, Mısır, Hint, ve diğer uygarlıklar…
Bu uygarlıklardan en dikkat çekicisi ve önemlisi dünya basının dilinden hiç düşmeyen “efsanevi kayıp kıta Atlantis”tir.
Atlantis adı, tarihe ışık tutan bir belge olarak, ilk defa felsefeci Platon’un ( Eflatun) “Kritias” kitabında geçiyor.
*
Atlantis, şimdiye kadar çok sayıda  bilimsel temeldeki makalelere, kitaplara, mitolojik öykülere, masallara, romanlara ve Hollywood sineması filmlerine konu oldu.
Bu kayıp kıta hakkında belgeseller ve diziler yapıldı.
*
Bazı bilim insanları ise “Atlantis Uygarlığı”nı ütopya olarak görmektedir. 
*
Manisalı araştırmacı yazar sayın A.Haydar Aksakal bugüne kadar 18 kitap yayımladı. Bu  kitaplardan biri de “Atlantis’in Gizemi ve Batı Anadolu Uygarlığı.”
İlginç bir araştırma kitabı.
*
Dünyanın seçkin arkeologları ile yakın iş birliği yapan Aksakal’a göre Atlantis Manisa’da.
Nitekim yıllar önce BBC ve bazı İngiliz arkeologları, Atlantis’in Batı Anadolu’da, Manisa (Magnesia)  ve İzmir’de olduğuna dair hazırladıkları bir belgeseli birtakım somut bilgi ve bulguları kanıt göstererek dünyaya duyurmuşlardı.
İngiliz arkeolog Peter James de kaleme aldığı   “The Sunken Kingdom, The Atlantis Mystery Solved” (Batık krallık) isimli yapıtında Atlantis’in Manisa’da, Sipylus Dağı (Spil Dağı)  ve Gediz Ovası’nda bulunduğunu ve bu uygarlığın elde edilebilen somut bilgi ve bulguların ışığı altında kronolojik bir yaklaşımla buradan dünyaya yayıldığını vurgulamıştı.
*
Buna göre, Manisa’da ilk dünya imparatorluğunu kuran Tantalos, Atlantis’i kuran Atlas’ın soyundan geliyordu.
Homerous, İlyada ve Odysseia adlı eserinde Atlas’tan söz eder.
O zamanlar diğer dünya uygarlıkları yoktu.
Bazı arkeologlar da Atlantis’in Mu uygarlığı’nın bir kolonisi olduğunu ileri sürmektedir.
Batı uygarlığı, kültürü ve inanç sistemleri Manisa ve İzmir Bölgesi’nde, Atlantis’te doğmuştu.
Muhteşem Atlantis, Antik Çağ’da güçlü ordusu, yüksek kültürü ve doğal kaynaklarıyla altın devrini  yaşamış, ekonomisini geliştirmiş, Akdeniz, Afrika, Avrupa ve Atlantik kıyılarında ticaret kolonileri kurmuştu.
Ama Atlantis, büyük bir deprem sonucunda Ege Denizin dibine gömülmüştü. 
Ünlü Kaptan Cousto, Atlantis’in Ege Denizi’nde, Santorini Adası’nda olabileceğini söylemişti.
*
Atlantis Efsanesi, iki bin yıldır gizemliliğini koruyor.
Sayın Aksakal, araştırma kitabında “Atlantis ve Batı uygarlığı’nin sırları Manisa ve İzmir Bölgesi’nde aranmalıdır ” sonucuna varmaktadır.
Ne var ki dünya üniversitelerince yapılagelen araştırmalarda Atlantis ile ilgili olarak yeterli bulgu, kanıt ve veri elde edilemedi. 
Spil Dağı ve Gediz Ovası’nda da bugüne kadar geniş kapsamlı ve bilimsel bir arkeolojik analiz  hayata geçirilemedi.