Fuat YILMAZER

Fuat YILMAZER

[email protected]

SOSYAL MEDYA VE KULLANIM ARIZASI

06 Eylül 2019 - 13:00 - Güncelleme: 06 Eylül 2019 - 13:02

SOSYAL MEDYA VE KULLANIM ARIZASI

Zaman ve teknoloji öyle bir hızla ilerliyor ki Türk toplumu değişim ve gelişim fikrine, içeriğine şuurlu şekilde vakıf olmadan yenisine geçiliyor.

Tarım toplumuyken hazır olmadan sanayi toplumuna geçmişimizdeki yaşadığımız sosyal, kültürel ve ahlaki krizler gibi yeni yeni olumsuzluklarla karşılaşıyoruz.

Kafa olarak, bünye olarak hazır olmadan içinde bulunduğumuz fır fır dönen yıllar, bizi şoka uğratıyor.

Nasıl ki şimdi Arap kültüründen kaynaklı erkek egemen toplum yapısından kadın egemenliğini önceleyen modern kültür yapısına hazır olmadan geçme gayreti içindeyken ciddi sorunlar yaşanıyorsa, egemenlik mücadelesi veren iki grup arasında şiddet kol geziyorsa, bu geçişin sağlıklı, alt yapısı olmadğındandır.

İşte bu gelişme ve değişimler sosyal medyada konuşulmaya ve görülmeye başlandığında daha anlamına ve şuuruna varmadan gruplar arasında egemenlik mücadelesi başlatılıyor.

Sosyal medyanın içinde bulunduğu güçler tarafından başlatılan bu mücadele de  gücün etkisi ve varlığı tam anlaşılmadan onu yanlış kullanmanın talihsizliği de yaşanıyor..

Yani zemini sağlamlaştırılmadan yapılan değişimler de ifrat tefrit noktasın da saplanıp kalınıyor. Her zaman ve her yerde makul bir noktanın bulunacağını hiç düşünmüyor, düşündürülmüyor.

                                                     ***

Sosyal medya günümüz iletişim araçlarından en önemlisi ve en güçlülerinden biridir. Bir başka İl’deki yakınımızla görüşmek için bile saatlerce beklemek durumunda kalırken, şimdilerde her şeyden saniyesinde haberdar olan bir toplum noktasına geldik.

Bu hıza da hazır olmadığımız için, hızın kahramanlarından biri olan sosyal medyanın yararları hakkında tereddütte düşüldü..

Günlük, hatta saniyelik bilgilerin haber yapılması, üzerinde konuşulması, yorumlanması konusunda çok ileri seviyede olan sosyal medya, bir toplumun algı mekanizmasına da önemli tesir edecek durumdadır.

Sosyal medyanın kullanıcıları eğer ondan yararlanmak istiyorsa, sosyal medyanın gücünü, konumunu iyi bilmek zorundadır.

Sosyal medya, önemli bir günde toplum içinde çabucak grup kurdurabilen, harekete geçirebilen ve grubun büyümesini de sağlayan önemli bir güçtür.. Toplumun harekete geçirilmesi, susturulması, bazı duygu veya hareketin bastırılması, yönlendirilmesi gibi önemli işlevleri başarabilir.

Sosyal medyada doğru bilgiler olduğu gibi doğru olmayan hatta kasıtlı olarak ortaya atılan bilgiler de bulunabilir.

Türk toplumu sosyal medyanın yaptırım gücünün farkında değil. Bunu biraz daha belirgin açıklamak gerekirse, toplumumuzda Türk milliyetçileri de sosyal medyayı iyi kullanırsan iyi, kötü kullanırsan ne menem bir çirkinlik olduğunun farkında değiller.

Bu da eksikliklerimizin önemli noktalarından biridir. Bazılarına göre sosyal medya kahramanlık yapılacak alanlardan biridir. Bazılarına göre de bilgisini paylaşacağı kendine hayran kitle oluşturacağı bir yer olarak görülür.

Bazıları da sosyal medyada önünde hiçbir engel tanımayan ama yüz yüze olduğu zaman aynı duyguları ve tepkileri ortaya koyamayanların da bulunduğu bir yerdir.

Veya kendi düşüncesinde olmayanlara en galiz küfrün yapılacağı boş meydan olarak gören düşünce sıkıntısı çekenlerde vardır.

Bunların hepsi iletişim çağının farkında olmadığımızı kanıtlıyor.

                                                     ***

İnsan düşünerek, sorgulayarak, araştırarak sonuca ulaşmalıdır.

Maalesef toplumumuzda bu kural işlememektedir. Diyelim ki sosyal medyanın önemli bir kolu olan Facebook’ta bir kişi herhangi bir konuda paylaşım yaptı. Hiç düşünmeden kişinin adını görünce paylaşımın içeriği ne olursa olsun beğeni butonuna basarak körü körüne beğenenler olduğu gibi, tam tersi davrananlar da vardır.. Hâlbuki yazılanları incelemek, yazana bakmak ve ondan sonra da tercihte bulunmak daha mantıklı değil midir?

Daha iyi anlaşılması adına bir örnek vermek gerekirse; iki ayrı kişi aynı konuda zıt görüşlerini ortaya koyan paylaşım yaptı. Her iki kişinin ortak arkadaşlarının önemli bir kısmı her ikisinin paylaşımını beğenmektedir.

Aynı konuda paylaşılan iki zıt bilgi haber doğru olmayacağına göre, burada beğenme tercihi yapanların yanlışlığı var demektir.  

Yapılan bilgi paylaşımı hakkında okunmadan tercih yapılmakta veya okunduğu halde anlamadıkları için kırmamak adına beğeni yapılmaktadır. Ya da fark edilmeyeceğini düşünerek her iki tarafa da arkadaşımsın “mavi boncuk sende” mesajı verilmek istenmektedir.

Bu konunun ayrı bir acı tarafı da paylaşımlara sosyal medyada tahammül edemeyecek kadar dar ve saplantılı görüşler ortaya koyanların olduğudur. Her konuda tenkit olur, karşı çıkılır, kabul edilir veya  edilmez bu ayrı. Ama ülkenin birliği bütünlüğü, istiklal ve istikbal meselesi ve o ülkenin kurucusu na daha dikkatli davranmak, karakter gereğidir.

Bunların hangisi olursa olsun büyük oranda samimiyetsizliği düşündürmektedir. Bu da ne noktalara gelindiğinin işaretidir.

Milletimiz duygusal bir millettir kabul ediyorum. Bu nedenle başlarına büyük felaketler de gelmiştir. Ama bu onların düşünmeden hareket ettiği noktasına götürmez. Türk insanı Türk düşünürü, Türk okumuşu inceleyen sorgulayan, araştıran ve kendine ulaşan bilgileri birçok ameliyelerden geçtikten sonra kabul eden bir yapısı vardır, olması da gerekir.

Bilinçli, sorgulayıcı, araştırıcı, düşünücü ve dürüst çizginin kalınlaşması dileği ile…