Fuat YILMAZER

Fuat YILMAZER

[email protected]

BÜYÜK SAVAŞA DOĞRU MU?

24 Şubat 2020 - 14:02

BÜYÜK SAVAŞA DOĞRU MU?

                Suriye sorununun önemli olduğunu birçok defa yazmıştım. Suriye merkezli İdlib sorunu da büyük bir savaşa yönlendirecek sorun haline geldi. Ülkenin Cumhurbaşkanı bu konuyla ilgili olarak “ Savaş hali içindeyiz” diyor.

                Ortadoğu’nun bir bataklık olduğunu herkes bilir. Orta Doğu içindeki Suriye’ de bataklığın en derin deki çamur deryasıdır. 

                Dış politikada bizi zor güne getirenlerle ilgili tartışmayı sonraya bırakarak top yekûn ortak bir harekât çizgisinde buluşmak durumundayız.

                Önemli manası olan aşkım kelimesi eşine, çocuğuna, kediye, köpeğe, arkadaşa ayırt etmeden söyleyerek içinin boşaltıldığı gibi beka kelimesi de çok sık ve basit yerlerde kullanılarak maalesef anlamında kayma olsa da, bu konuda beka meselemiz olduğuna inanıyorum.

                İdlip’te tehlikeli bir tırmanış var. Bölgede Ruslar, Rus kontrolünde rejim güçleri, İran ve İran’ın kontrolündeki silahlı güçler, Türkiye ve Türkiye’nin desteklediği silahlı muhalif güçler bulunmaktadır. Çok yakın bir yerde de kapışmayı bekleyen olması içinde körükleyen bir ABD var.

                Türklere tarih boyunca dost olan çok fazla millet olmamıştır. Ama Ruslarla uzun zamandır münakaşalı, kavgalı bir geçmişimizin de olduğu unutulmamalı.

                Rusya’nın başında Putin gibi önemli bir lider var. Putin’in görüntüsü ve vücut dilinde, onun herkese karşı mesafeli, martaval atarak konuşmayı sevmeyen, kafasının arkasında önemli bir planı olduğu görülen, çizdiği yolda da kararlı, bilinçli ve kendinden emin hin bir adam görüntüsünü var. Zaten devlet adamı çene ile değil icraatla konuşur.

                İdlip sorununda Ruslar ve onun kontrolündeki rejim güçlerinin amacı nedir?  Serakib kasabasını ve M-5 otoyolunu ele geçirmek. Serakib’in önemi ise M-5 otoyolu ekonominin merkezi durumundaki Halep’i Lazkiye’ye (Akdeniz) bağlayan M-4 otoyoluyla kesiştiği noktada yer almasıdır.

                TSK bu amacı bildiği için Serakib’in dört bir tarafına askeri kontrol merkezleri kurdu ama rejim güçlerini yani Rusları durdurmadı. Serakib kasabası onların eline geçti. İlk şehitlerimiz(8 Mehmetçik)orada verildi. Burada TSK tarafından kurulan tüm gözlem noktaları da onların kontrolündeki bölgenin içinde kaldı. Ve Ruslar yani Rus destekli rejim güçleri ilerlemeye devam ediyor. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı da kesin bir şeklide buradan çıkılmayacağını söylüyor.

                Rus destekli rejim güçleri bunları yaparken, Türkiye ise yakın tarihte hiç görülmeyen oranda bölgeye askeri yığınak yapıyor. Edinilen bilgiye göre Türkiye’den İdlib’e giren tır sayısı 1400, asker sayısı 5 bin ulaştığı söyleniyor.

                İki tarafta kararlı görünüyor. Ruslar ve İranlıların bu bölgeden çekilmeleri şimdiye kadar uyguladıkları stratejilerine ters olur. Bizim çekilmemizde geldiğimiz noktada Türkiye’ye telafisi olmayacak büyük zararlara yol açar.

Bölge tehlikeli gelişmelere gebedir. Liderlerin 5 Mart’ta yapacağı görüşme inşallah iyi bir sonuç getirir.

Sonuç: Başkasının külüne muhtaç olmaktansa kendi eşyamızı ortaya koyarak kendi ateşimiz yakıp ısınmamız zaruridir.