O şimdi rektör

İstanbul Üniversitesi’ndeki görevinden 28 Şubat sürecinde atılan Prof. Dr. Ağırakça, bir süre önce Mardin Artuklu Üniversitesi’ne rektör vekili olarak atanmanın mutluluğunu yaşıyor. Ağırakça, “Bir zamanlar üniversiteden atılan bir öğretim üyesinin bugün rektörlük makamında oturması, 28 Şubat’ın intikamı değil, hakkın ve adaletin tecelli etmesidir” dedi.

O şimdi rektör
13 Aralık 2014 - 08:59

Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi doğrultusunda Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Denetleme Kurulu’nca görevden el çektirilen Artuklu Üniversitesi (MAÜ) Rektörü Prof. Dr. Serdar Bedii Omay’ın yerine rektör vekili olarak göreve başlayan İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Ağırakça, 28 Şubat sürecinde yaşadığı mağduriyetin ardından rektör vekili olarak atanmanın mutluluğunu yaşıyor.

“YAŞADIKLARIMIZI KİMSEYE YAŞATMAYACAĞIZ”

Ağırakça, yaptığı açıklamada, 28 Şubat’ta üniversitelerin ve eğitimin büyük darbe aldığını söyledi.

O dönemde sadece kendisinin değil, çok sayıda akademisyenin zarar gördüğünü ifade eden Ağırakça, bugünün yeni Türkiye’sinde her şeyin değiştiğini kaydetti.

“Herkesin özgürce düşüncelerini ifade edebileceği, kendisini anlatabileceği bir ortamdayız” diyen Ağırakça, yeni Türkiye’de artık özgürlüklerin ve hakların gasp edilmediğini söyledi.

İNTİKAM DEĞİL, HAKKIN TECELLİSİ

Ağırakça, yeni Türkiye’de daha çok kardeşlik daha çok birlik ve beraberlik arzu ettiklerini belirterek, şöyle konuştu:

“28 Şubat döneminde bizi alabildiğine ezdiler. Gazete kupürü ile o dönemde İstanbul Üniversitesi’nin rektörü olan Kemal Alemdaroğlu ve ekibi hakkımda soruşturma başlatmıştı. Beni 28 Şubat’ta mağdur eden görev yaptığım üniversitenin rektörü idi. Üniversitenin kapısından atılmıştım. Odam kapatılmış, kitaplarım paketlenmek suretiyle üniversitenin önüne konulmuştu. Ben bugün onun o gün ihraz ettiği makamı ihraz ediyorum. Bu güzel bir zevk aslında, farklı bir duygu. Bir zamanlar üniversiteden atılan bir öğretim üyesinin bugün rektörlük makamında oturması 28 Şubat’ın intikamı değil, hakkın ve adaletin tecelli etmesidir.”

“ÜNİVERSİTELER BİLİM YUVASI OLMALI”

“Hak ve adalet bugün tecelli etmiştir. Bundan dolayı da hiç kimse Türkiye’de artık zulme ve haksızlığa uğramayacaktır” ifadelerini kullanan Ağırakça, kendilerinin kardeşlikten, birlikten, huzurdan ve sevgiden yana olduklarını vurguladı.

Ağırakça, Türkiye’de üniversitelerin bilim yuvası olmasını istediklerini dile getirerek, siyasetin üniversitelere girmesini istemediklerini kaydetti.

BARIŞ SÜRECİNE TAM DESTEK

Üniversite olarak çözüm sürecine katkı sunmaya devam edeceklerine dikkati çeken Ağırakça, şunları kaydetti: “En çok üzerinde duracağımız konu barış sürecine olan katkımız olacak. Ayrıca MAÜ Yaşayan Diller Enstitüsü’nü daha da geliştirmeye çalışacak, daha güçlü kılacağız. Barış sürecinin üniversitelere her yönüyle katkısı olacaktır. Sempozyum, konferans ve panellerle barış sürecini en iyi şekilde güçlendireceğiz. Lokomotif olacak, herkesi yan yana getireceğiz. Herkes herkesi kucaklayacak ve sevecek. Barış sürecine Artuklu Üniversitesi’nin katkısı vardı, bu katkı daha da büyüyecek.”    

yeni akit gaz.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum