II. Murat Döneminde Türkçe yazmak
II. Murad’ın saltanatının başlarında, 1424-25 yılında Balıkirli Devletoğlu Yusuf "Türkçe yazmakta mahzur olmadığını" yazarak dönemin kültürel anlayışını da ortaya koymuştur.
Balıkesirli Devletoğlu Yusuf, II. Murat döneminde Türkçe için adeta çığlık atıyor:
"İtdüğümçün siz bana itmen ‘itâb
İy nice gördük ulu ‘âlimleri
‘İlm ile hem ‘âmil ü kâmilleri
Türk dilince düzdiler bunca kitâb
Ma‘nî yüzinden götürdiler nikâb
Kimse anı görüp inkâr itmedi
Hem idenler (Türkçe söyleyenler) dahı hiç ar itmedi
Özrini hem anda kıldılar beyân
Hayr-ı nâs olmak dilediler hemân
Yani ma‘nî fehm olur bî-iltibâs
Menfa‘at görür pes andan cümle nâs
Pes bularunla benim özrim biter
Nazmıçün dahı manzume yiter
(…)
Bu kitâbun dahı lafzı Türkîdür
Kendüden ‘âlimleri bu ürkidür
Lîk çün ma‘nî-durur maksûd hemân
Türkî dilince n’ola ger olmaz ziyân
Türkçe dir dersi müderrisler iy ahı
Hem muhaddisler müfessirler dahı
Bu-Hanife kim odur sahib-i usûl
Ma‘nîdür Kur’ân didi bir kavl ol
Pârisice Kur’ân’ı caiz gördi pes
Kim namazda okısan kılsan heves
Eyle olsa her ne dilce olsa ger
Lafz alet ma‘nî olur mu‘teber
Hatta İmamı azamdan hareketle Balıkesirli Devletoğlu Yusuf’ Arapça ve Farsça ibadet yapılıyorsa Türkçe ibadet yapılacağını anlatır Vikâyetü’r-Rivaye’yi kitabında. Aktaran Hakan Erdem’in 18 Şubat 2018 tarihli Karar Gazetesindeki yazısında
FACEBOOK YORUMLAR