GOLAN TÜRKMENLERİ / Yazan: Ali TOLU

Manisa Celal Bayar Üniversitesi Yeni Türk Dili Ana Bilim Dalı Yüksek Lisans öğrencisi Ali TOLU'nun "GOLAN TÜRKMENLERİ" adlı yazısı...

GOLAN TÜRKMENLERİ / Yazan: Ali TOLU
20 Şubat 2020 - 18:47 - Güncelleme: 20 Şubat 2020 - 18:57

GOLAN TÜRKMENLERİ

Bugün Golan diye bildiğimiz bölgenin asıl ismi, Osmanlı Devleti döneminde “Cevlan” şeklinde adlandırılmıştır. Murat Bardakçı, HaberTürk gazetesindeki 27.03.2019 tarihli köşe yazısında Golan Tepelerinin “Cevlân Nahiyesi” olduğunu belirtmiştir. “Golan” biçimdeki adlandırma 19. yüzyıldan sonra kullanılmaya başlanmıştır. Golan Türkmenleri ise kendi yaşadıkları bölgenin ismini “Colan, Colen ve Cölen” biçiminde söylemektedirler.  

Golan tepelerinin güneyinde Ürdün, batısında İsrail, kuzeyinde Lübnan, doğusunda ise Şam şehri vardır. Golan tepelerinin yükseltisi fazla olduğu için etrafındaki bölgelere nazaran farklı bir iklime sahiptir ve su kaynakları bakımından oldukça zengin bir bölgedir. Golan Türkmenlerinden toplanan bilgilere göre bölgedeki köylerin önemli bir kısmında su kaynakları vardır. 

Bölgenin tarihini kısaca anlatacak olursak Suriye ve Golan tepeleri, ilk olarak Büyük Selçuklu devletiyle Türkleşmeye başlamıştır. Bölge, Selçuklular’dan sonra Memlüklüler devletinin hakimiyeti altına girmiştir. 1516 yılından sonra Yavuz Sultan Selim’in bölgeyi fethetmesiyle beraber Osmanlı hakimiyeti başlamıştır. Yaklaşık 400 yıl kadar bölgeyi kontrol altında tutan Osmanlı,  I. Dünya Savaşı'ndan sonra hakimiyetini kaybetmiş ve bölge Fransız mandasının kontrolüne girmiştir. II. Dünya Savaşı sonrasında ise Golan, Suriye'nin bir parçası olmuştur. 1967 yılına gelindiğinde ise Arap dünyası ile İsrail devleti arasında  “Altı Gün Savaşı” patlak vermiştir. İsrail, bu savaş sırasında Golan tepelerini ele geçirmiştir. 1981'de İsrail, Golan tepelerini tek taraflı olarak ilhak etmiştir. Birleşmiş milletler ise bu durumun hukuki geçerliliğinin olmadığını belirtmiştir. BBC’nin 25 Mart 2019 tarihli haberinde ABD Başkanı Donald Trump’ın ülkesinin İsrail'in Golan Tepeleri üzerindeki egemenliğini tanıdığını ilan eden deklarasyonu imzaladığı belirtilmiştir. Birleşmiş Milletler, ABD’nin bu kararı sonrası belirlenmiş olan politikasında değişiklik olmadığını söylemiştir. Yayınlanan bu deklarasyon sonrası Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ise şu bildiride bulunmuştur: “ABD Yönetimi'nin İsrail tarafından 1967 yılından bu yana işgal altında tutulan Golan Tepeleri üzerindeki İsrail egemenliğini tanıma kararını esefle karşılıyor ve şiddetle kınıyoruz.” CNN TÜRK’ün haberine göre İsrail hükümeti, ABD başkanı Donald Trump’ın bu deklarasyonuna karşılık olarak Golan’daki bir yerleşim yerinin adını “Trump tepeleri” koymuştur.

Golan tepelerindeki nüfusun büyük kısmını Türkmenler ve Araplar oluşturmaktaydı. Çetin Turhan “Suriye Türkmenleri” adlı makalesinde Golan’da yaşayan nüfus hakkında şu bilgileri verir: “1999 tarihinde yapılan nüfus sayımına göre bölgenin nüfusu 400 bin kişidir. Bu tarihte Türkmenlerin sayısı 100 bin civarındaydı. Yani Türkmenler Golan nüfusunun %25’ini oluşturmaktaydı.” Konuştuğumuz Türkmenlerden elde edilen verilere göre Golan tepelerinde 12-16 arasında köy bulunmaktaydı. Bu köyler Kuneytara adlı valiliğe bağlıydı. Türklerin yaşadıkları köyler: Ayn Ayşe, Kadiriye, Rezeniye, Sindiyana, Ayn El Kara, Ayn El Sumsum, El Elika, Ayn El Alak, El Ahmediye, Kefer Neffah, El Mugayyir, Hafar, El Hüseyniyye, El Dabbiyye, Mumsiye, Ayn Zivan. Golan’da Türkmenlerin yanısıra Yörükler de yaşamaktaydı ki bu köylerden üç tanesinin de Yörük köyü olduğu ifade edilmektedir. Ayn Ayşe, Ayn Zivan ve Mumsiye’nin Yörük köyü olduğu bilinmektedir. Yörüklerin, bölgeye Osmanlı devletinin iskanıyla getirildiği düşünülmektedir. Ayrıca Golan tepelerine Kafkasyada yaşayan diğer Türk boylarından da yerleştirilenler vardır. Golan Türkmenlerinin folkloru hakkında araştırması olan Azerbaycanlı akademisyen Ali Şamil, bu konu hakkında şu bilgileri vermiştir: “1878-ci ildə Qafqazdan gələn Qaraçay-Malkarlar, Çərkəzlər, Çeçenlər, Avarlar, Avşarlar və başqa Dağıstan xalqlarının, Kalmıkların bir qismi də bu bölgədə yerləşdirilmişdilər. Bu bölgədə yaşayan Türkmanların arasında Avşar, Peçeneq vb. tayfalardan olanlar da vardı.”  

Golan Türkmenleri, Oğuzların Bayat boyuna mensupturlar. Bu konu hakkında Murat Bardakçı, HaberTürk gazetesindeki 27.03.2019 tarihli yazısında Golan tepelerindeki Türk varlığının geçmişinin 11. yüzyıla dayandığını ve Golan Türkmenlerinin Oğuzların Bayat boyuna mensup olduklarını yazmıştır.

1967 yılında “Altı Gün Savaşı” akabinde Türkmenler, o bölgeden göçe zorlanmışlardır. Golan’dan çıkan Türkmenlerin neredeyse tamamı Şam şehrine, az bir kısmı da Şam’ın kırsal kesimlerine ve Suriye’in diğer vilayetlerine dağılmışlardır. Daha sonra 2011 yılında çıkan Suriye iç savaşıyla Türkiye’ye göç etmeye başlamışlardır. Türkiye’ye geldiklerinde hepsi tek bir şehire toplanmamışlar, farklı şehirlere dağılmışlardır. Türkiye’de en çok Osmaniye’ de Golan Türkmeni bulunmaktadır. Osmaniye’de yaşayan Golan Türkmenlerinin bir bölümü Cevdetiye çadır kentinde bir bölümü de şehrin kenar mahallelerinde yaşamaktadır. Osmaniye’den sonra en çok Golan Türkmeni nüfusunun bulunduğu şehir İstanbul’dur. İstanbul’da yaşayan Golan Türkmenlerinin çoğu Ok meydanı taraflarında kalmaktadırlar.

Türkmenler, Golan tepelerindeyken tarım ve hayvancılıkla uğraşmıştır. Zorunlu bir şekilde göç etmeye başlayan Türkmenlerin çoğu,  Şam’da inşaat işlerinde çalışmaya başlamıştır. Şam’a gelen neslin çocuklarının bir kısmı zanaat öğrenmiştir ve Türkiye’ye geldikten sonra bu işlerini devam ettirmişlerdir.

Suriye devleti, Suriye’de yaşayan Türkmenlerin Araplaşması, Türkiye ile bağının kopması için birçok baskıcı politikayı uygulamıştır. Bu politikalardan biri, Türkçenin kesinlikle yasak olmasıdır. Türkçe yayınların yapılması, eğitim dili olarak Arapçanın yanında Türkçenin de kullanılması yasaklanmıştır. Bu tür politikalarla Türkmenler sindirilmeye çalışılmıştır. Zaten toplum içinde de Arapların Türkmenlere bakışı genel anlamda olumsuz yönde olmuştur.

Bütün bu asimilasyon politikalarına rağmen Golan Türkmenlerindeki milli bilinç yok olmamıştır. Tabi bundaki en büyük sebep, Golan Türkmenlerinin kırsal kesimde yaşamış olmalarıdır. Suriye’de şehir merkezlerinde yaşamış olan Türkmenlerin çoğu kendi dillerini unutup Araplaşmışlardır. Arap asimilasyonundan en çok etkilenenler Humus Türkmenleridir. Bazı Türkmen grupları her ne kadar kendi dillerini unutsalar da Türk olduklarını unutmamışlardır. 

Bir kez değil iki kez zorunlu bir biçimde göç etmiş olan ve şu anda büyük bir kısmı zor şartlar altında yaşayan Golan Türkmenlerine ve diğer Suriye Türkmenlerine soydaşlığımızın gereği olarak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlık hakkı verilmelidir. 

Ali TOLU

 

KAYNAKÇA

Çetin Turhan, Suriye Türkmenleri, Türk Yurdu dergisi, Ocak 2014, sayı:317

Əli Şamil, CОLAN TÜRKMANLARI (folklor və etnoqrafiya örnəkləri), “Elm və təhsil” nəşriyyatı, Bakı, 2014

[Murat Bardakçı, “Golan Tepeleri” denen yer bizim eski “Cevlân Nahiyesi”dir ve Bayat Türkmenleri’nin vatanıdır! HABERTÜRK, 27.03.2019] 

[Golan Tepeleri: ABD, Trump'ın kararıyla İsrail'in egemenliğini tanıdı. BBC, 25 Mart 2019]

[İsrail Golan Tepeleri'ndeki yerleşkeye Trump'ın adını verdi. CNN TÜRK.com,  17.06.2019]

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum