Afranur KARABAŞ :ZOR İNSANLARIZ

Kimsenin ne benden haberi var, ne de benim onlardan. Belki de bu karanlıkta oturanlar benim dostlarım veya düşmanlarım…

Afranur KARABAŞ :ZOR İNSANLARIZ
18 Ekim 2016 - 21:24

 

ZOR İNSANLARIZ

 

Gecenin karanlığında, bu oda da, bir başıma ama bu karanlıkta, milyonlarca insanla beraber oturuyorum. Kimsenin ne benden haberi var, ne de benim onlardan. Belki de bu karanlıkta oturanlar benim dostlarım veya düşmanlarım…

Sonuçta oturma eylemini gerçekleştiriyoruz; farklı evlerde, odalarda, balkonlarda, ama o karanlıkta. Oysaki gündüz ne kadar da neşeli bir haldeyiz, sanki aynı kişi değiliz, farklı bir kişiliğiz, hâlbuki tek fark maskeler, sahte yüzler…

Sabah kalkıyorsun; işine, okuluna veya ne bileyim işte, o gün ne yapman gerekiyorsa, onun için hazırlanıp evden, yurttan, çıkıyorsun ve kum saati ters dönüyor, aleyhine işliyor. Sana verilen gün içindeki saat, akmaya başlıyor, ilk iş yolda, hep tebessüm etmen gerekiyor, mecbursun [aslında değilsin ama ”toplum”] ilk görev tamam mı?

İki ye geçiyorsun, geleceğin mekânda hep pozitif davranmalısın çünkü bu isteniyor, lakin hiç isteklerimiz sorulmuyor, maalesef…

Sana verilen zamanın sonuna geldin, çünkü kum saati ters döndü, yani bugünlük tiyatral gösteri yeter... Yatman gereken yere geldin ve gecede ki karanlığa teslim oldun, gün boyu neler yaptığını sorguluyorsun ve yarın bunu yapmak istemiyorum diyorsun. Plan kuruyorsun, fakat yarın nasıl bir güne uyanacağını bilmiyorsun…

Sonra oturuyorsun, bugün o maskeyi güneş ışığından dolayı mı taktım diyorsun? Yoksa insanların laflarından dolayı mı taktım? Ortalık sus- pus…

Maalesef ki cevap bulamıyorsun, çünkü her zaman ki gibi kaçmak istiyorsun her şeyden, gerçekler ile yüzleşmek istemiyorsun. Sonra karanlığa dönüp diyorsun ki; Gündüzden daha iyi sır saklayansın, sakla beni… Oysa gündüz öyle mi ya… Her şey ortada, hem de apaçık bir halde…

Gündüz; gerçekleri, acıları, yalanları, yaralarımızı, düşünceleri, çığlıkları ve yalnız kalmış insanları güneşin altında toplardı, peki ya sen öyle misin?

Değilsin, gökyüzünde yıldızların ve ayınla ışık saçan bir gecesin… Saklayansın, gizleyensin, örtensin…

Zifiri karanlıkta her şeyi içine çekersin. Bizler belki de bu yüzden çaba göstermiyoruz. Zira karanlık girdapta, gerçekler boğulacağı için… Biz de kendimizi girdaba bırakmış sürükleniyoruz… Şuursuzca…

İşte bu sebeplerden zor insanlarız. Bizim, gerçeklere değil de o girdapta, boğulmaya ihtiyacımız var, herhalde…

18.10.2016 Afranur KARABAŞ  

 

                                          

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 3 Yorum
  • sevim akar
    7 yıl önce

    kuzen yıne zırvenın tadını cikartıyor basarıların devımı olur demıycem oluyo zatenrn seni çok sevıyorum

  • BÜŞRA ÖZTÜRK
    7 yıl önce

    ÇOK GÜZEL...

  • Rabia aksu
    7 yıl önce

    Sevgili Afra'nın yazmaya devam etmesi işe yaramış. Her seferinde daha da güçlü ve özgünleşmen dileğiyle...